Erdemir'i bizim devletimiz kurdu. Hani şu beğenmediğimiz devlet var ya... Kurmak için para buldu. Yönetecek Türk gençlerini buldu. Erdemir'i "memur statüsündeki" genç yöneticiler kâra geçirdi.Şimdi ise, Türkiye'nin en büyük sermaye grubu, "Erdemir'in yarısını satın alacak büyüklükte bir finansman yükünün altına girmeyi ve de Erdemir'i yönetmeyi göze alamadığından yönetim sorumluluğunu üstlenecek bir yabancı grup ile ortak oldu.Hatırlayınız... Geçen yılın eylül ayı başında devletin kurup büyüttüğü Tüpraş ve Erdemir gibi temel sanayi kuruluşları özelleştirme kapsamında satışa çıkarıldığında, "Milliyetçilik damarımız kabarmıştı!" Yabancılar alacak yerde Türk sermaye grupları alsın deniliyordu. Özelleştirme kapsamında satışa çıkarılan Erdemir'in hisse senetlerinin yüzde 49.3'ünü 2.7 milyar dolara Oyak satın aldı. Gerekli parayı bulmanın ve de Erdemir'i yönetmenin güçlüğü karşısında, aldığı hisselerin yüzde 41'ini Arcelor firmasına sattı. İşte o günlerde, Oyak'ın 44'üncü kuruluş yılında, Antalya'da bir toplantıda Genel Müdürü, Oyak'ın, Koç ve Sabancı'nın önünde koşmaya başladığını açıkladı.Genel Müdür önce Oyak için Deloitte, Koç ve Sabancı için Pricewaterhouse Coopers isimli bağımsız denetim kuruluşlarının raporlarına dayalı olarak bir değerlendirme yaptı. Tüpraş ihalesine gireceklerini, Ziraat Bankası'nı satın alacaklarını söyledi. Oyak bayileri bu açıklamaları ayakta alkışladı.Tüpraş'ın satışında Oyak yarıştan koptu. Devletin kurup büyüttüğü ve kârlı hale getirdiği dev sanayi kuruluşunun yüzde 51.0 payını Koç-Shell ortaklığı satın aldı. İhale tarihinden bu yana 3 ay geçti. Koç grubu finansman için temaslarını sürdürüyor. Yabancı ortakla işbirliği yapıp yapmayacağı belli değil. Alırız / yaparız demek kolay Sayın okuyucularım, görüyorsunuz, Cumhuriyet'in 82'nci yılında Türkiye'de en büyük, en üçlü sermaye gruplarımız bile, "büyük/ekonomik ölçekli/küresel pazara çıkabilecek güçte" sanayi tesislerini kurabilecek, bırakınız kurmayı kurulmuşların yarı hissesini satın alabilecek sermaye birikimine sahip değil. Bu tür tesisleri yönetecek profesyonel yönetim kadrolarına sahip değil.İşte bu ülkede devlet bunun için "kamu işletmelerini kurdu". İşte devlet bunun için (o küçümsenen bürokratik kadroyu yetiştirerek) dev işletmeleri yönetecek ve kâra geçirecek insanları işbaşına getirdi.Devletin daha önce kurduklarını satıyoruz. Devlet, bundan sonra ekonomik büyüklükte sanayi tesisi kurmayacak... İyi de kim kuracak? Görüyoruz, en büyük sermaye gruplarımız bunu yapacak (hatta devletin kurduklarının yarısını alacak) sermayeye ve profesyonel kadroya/bilgi birikimine sahip değil... Şimdi bunları yazmak "devletçiliğe" övgü mü sayılacak? Özel sektör düşmanlığı mı sayılacak? guras@milliyet.com.tr Almak/yapmak zor