Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Dün Beyoğlu cıvıl cıvıldı... Tünel’e kadar ki cadde o kadar kalabalıktı ki, yolda yürürken kendimi belediye otobüsünde ön kapıdan arka kapıya ilerleyen bir yolcu gibi hissediyordum. Beyoğlu’nu dolduranlar orta yaş ve orta gelir grubunun altındaki kızlar erkekler, hanımlar beylerdi...
Soğuk havaya rağmen her şey nefisti... Vitali Hakko’nun yıllar süren gayreti sonuç vermiş, hayali gerçekleşmişti. Beyoğlu yaşıyordu... Ama o müzik sesi yok mu? Sağlı sollu sıralanan dükkanların bazılarının vitrinlerini kaldırmışlar. Dükkanlar işporta tezgahı haline dönüşmüş. Bu tür dükkan sahipleri müşteri çekmek için müzik çalarlarına plağı koymuşlar. Sesi sonuna kadar açmışlar. Sağdan soldan yükselen sesler insanı çıldırtacak!..
Ey İstanbul’un yeni Valisi, yeni Emniyet Müdürü... Bir gün lütfedip İstanbul’un Büyükşehir ve Beyoğlu Belediye başkanları ile birlikte şu "Cadde - i Kebiröde bir defacık olsun yürüyünüz. Belki çarpıklık sizi de rahatsız eder. Vitrinsiz dükkanlara vitrin zorunluluğu getirir, müzik kirliliğine de son verdirirsiniz... Para da istemez... Bedavadan alkış alırsınız...

Ak Sanat’ta Taktak’ın sergisi var
Gelelim Beyoğlu’ndaki sergilere... Aksanat Galerisi’nde hem kişiliği ile hem sanatı ile beğeni gören ressam Yusuf Taktak’ın sergisini gezdim. Yusuf Taktak’ın resimlerinde öne çıkan tema "bisiklet ve üçgenödir. Yusuf Taktak’a göre "üçgen" çadırdır. Mekanı anlatır. "Bisiklet" insansız yürümediğinden insanı anlatır. Duran çadır, hareket eden bisiklet insanın zamanı sorgulamasına imkan verir. Yusuf Taktak şimdilerde üçgen ve bisiklete, bir de uygarlıkların simgesi olan "dikilitaş"ı ekledi. Dikilitaşın üzerindeki yazılarla, simgelerle, işaretlerle kendini anlatıyor. Aksanat’ın giriş katında dikilitaş, üst katında üçgen ve bisiklet temalı tablolar yer alıyor. Yusuf Taktak’ın "Zamanlararası" adını taşıyan bu sergisi, 17’nci kişisel sergisi.
Sonra Galatasaray’daki Yapı Kredi Sanat Galerisi’ne gittim. Burada Osmanlı saray ressamı Fausto Zonaro’nun sergisi var. Zonaro’nun yurtdışındaki ailesi, ressamın İstanbul’daki yaşamı ile ilgili belge, resim ve eşyaları ve de kendi koleksiyonlarındaki resimleri göndermiş. Yapı Kredi Sanat Galerisi çalışanları nefis bir düzenleme yapmış. Sergi 20 Mart’ta sona erecek. Mutlaka görünüz.
Yapı Kredi ile Galatasaray Lisesi arasındaki sokaktan aşağıya indim. Galatasaray’ın arka duvarına bitişik Apelyan Apartmanı’nın giriş katındaki Nuran Terzioğlu’nun Apel Sanat Galerisi’nde Kurucu Koçanoğlu’nun "Işıklı Geçmiş Zaman" sergisini gezdim. Sanatçı değişik biçimdeki lambaları, ışık veren cisimleri kullanarak modern ama insanı etkileyen tasarımlar ortaya çıkarmış.
Görülmesi ve gezilmesi gereken Homer ve Mektup kitapevlerinin önünden geçerek Yapı Kredi Yayınevi’nde yeni yayınlardan satın aldım. Sonra Tünel’e doğru yürüdüm.
Garanti Bankası’nın Güncel Sanat Merkezi Platform’da "Otel" temalı düzenlemede Gülsün Karamustafa’nın 72 siyah - beyaz fotoğraftan oluşan "Otel Odası" yapıtını izledim. Biraz daha ilerideki Borusan Sanat Merkezi’nde İspanyol kuratör Rose Martinez’in "Evrensel Yabancılar" isimli fotoğraf sergisi vardı. Üst katlardaki müzik dinleti odaları ile müzik kütüphanesini gençler doldurmuş, müzik dinliyor, kitap okuyorlardı.
Anlayacağınız dün her şeye rağmen Beyoğlu yaşıyordu.