Türkiyeyi reddetmek!12 Aralıkta tarih vermemek!Bir başka soru:AB içindeki bir Türkiye mi, yoksa dışındaki bir Türkiye mi Avrupa açısından problem olur? Yanıt: AB dışındaki Türkiye... Türkiyeyi dışlamış bir Avrupa başına bela almış olur.Ankarada, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, yani ODTÜde İşletme Topluluğu Kulübünün düzenlediği bir panelde vurguladığım noktaların özeti bunlardı.Benim katıldığım panelin konusu:Avrupa Birliği için Türkiyenin üyeliği ne ifade ediyor?Evet, Türkiye Lozandan sonra tarihsel bir dönüm noktasında bulunuyor. Ama bu yalnız Türkiye için değil, AB için de öyle. Çünkü 12 Aralık Kopenhag Zirvesinde tarih vermez ve Türkiyenin yolunu keserse, muhteşem bir tarihi hatanın altına imza atmış olacak.Bir başka deyişle:AB Türkiyeyi reddederek, 11 Eylül dünyasını ve bu dünyada Türkiyenin yerini okuyamamış olacak. 11 Eylül sonrasında stratejik kartların Amerika tarafından yeniden karıldığını ve Türkiyenin soğuk savaş dünyasında Almanyanın oynadığı kilit role ve yere oturmaya başladığını görmemiş olacak Avrupa Birliği...Nedir 11 Eylül dünyası?Amerika, teröre savaş açtı bu dünyada. Ve dedi ki, "Ya yanımdasın, ya da karşımda; bir başka seçeneğin yok!"Nedir bu terör?İslam coğrafyasından kaynaklanıyor ve İslam dini adına yürütülüyor.Nedir temel amacı?İslamla demokrasinin, insan haklarının, hukukun üstünlüğünün bağdaşmadığını göstermek... Batıyı Batı yapan din ve vicdan özgürlüğü, düşünce ve girişim özgürlüklerinden oluşan değerler saç ayağının İslamiyete ters düştüğünü kanıtlamak... Ve İslam dünyasında Batıyla ittifak içinde olan rejimleri devirip petrole el koymak...Bütün dertleri bu.İslamiyetle Hıristiyanlığı çatıştırmak!Eğer Avrupa Birliği olarak sen kalkıp 1963te seninle Ortaklık Anlaşması imzalamış, 1970te ekonomik birliği öngören Katma Protokolü yapmış, 1987de tam üyelik başvurusunda bulunmuş, 1995te seninle Gümrük Birliğini başlatmış, 1999da senden adaylığı resmen almış, yarım yüzyıldır başta Avrupa Konseyi olmak üzere futbol, müzik, bilim gibi birçok alanda Avrupa platformlarının aktif üyesi olan, üstelik nüfusunun büyük çoğunluğu Müslüman, demokratik laik Cumhuriyet rejimini bazı eksikleriyle de olsa yaşayan 70 milyonluk bir Türkiyeyi reddedersen ne mi olur?Türkiyede büyük bir istikrarsızlık ve düş kırıklığına yol açarsın. Bu bir.İkincisi ,Talibanizm de zil takıp oynar, Bin Ladinizm de. Yalnız onlar değil Vahhabizm de, Humeynizm de keyiften göbek atar. "İşte biz size demedik mi?" derler kendi kitlelerine, zevkten dört köşe ellerini oğuşturarak, "İslamla bu işler olmaz, Avrupa da bir Hıristiyan Kulübüdür diye..."Daha şimdiden, Türkiyeye tarih konusunda Arap basınında çıkmaya başlayan olumsuz sesler kulaklarınıza çalınmıyor mu? Okumuyor musunuz "Türkiye sonunda özüne dönüyor!" yorumlarını? Bunların ne anlama geldiğini size anlatan yok mu?Türkiyeye bu saatten sonra Kopenhagda tarih vermeyen, ret yolunu ardına kadar açan Avrupa Birliği, emin olun, İslam coğrafyasında yeşil faşizmlerin, yeşil fanatizmlerin değirmenine oluk oluk su akıtmaya başlar.Bunun farkında değil mi AB?Avrupada siyasal partiler, siyasetçiler, Avrupa medyasındaki meslektaşlarımızın çoğunluğu ne yazık ki 11 Eylül dünyasını henüz tam olarak okuyabilmiş değiller. Stratejik kartların yeniden karıldığı bu dünyayı tam algıladıkları söylenemez. Öylesine bir hava içindeler ki, "Durdurun dünyayı inecek var!" diyorlar sanki...Oysa dünya dönüyor.Dünyaya adapte olmaları lazım.Türk modeli ve enerji coğrafyasının kalbindeki Türkiyenin jeostratejik konumu 11 Eylül dünyasında öylesine ön plana çıktı ki, bunu görmezlikten gelmek ya da anlamamak AB açısından tam bir gaflet, yeni deyişle aymazlıktır.Bu tarihsel yanlışı yapacak mı AB?Bu yanlış aynı zamanda AByi son derece problemli bir dünyayla komşu yapabilir. Bozulacak Türk - Yunan ilişkileriyle Ege ve Doğu Akdenizde istikrarsızlıkla karşı karşıya kalabilir. Balkanlar, Kafkasya, Ortadoğu üçgeninde, hatta Orta Asyada Türkiyeyle sürtüşen, yer yer çatışan politikaların sahibi bir ABnin global güç olma iddiası çok büyük darbeler yer.Oysa, bütün bunların tersidir ABnin çıkarına olan. ABden tarih alarak üyelik yolunda hızla ilerleyen bir Türkiye, siyasal ve ekonomik istikrarıyla, büyük askeri gücüyle Avrupanın gücüne ve nüfuzunun yayılmasına çok şeyler katar. Hem kendi pazarı hem Türkiyeden ulaşılacak çevre pazarlar, AB ekonomisi için çok daha fazla önem kazanır. Ve problemli dünyayla arasına koca bir tampon devlet koymuş olur.Kısacası:Türkiyenin 12 Aralıkta tarih alarak AB üyeliği yolunda hızlanması, yalnız Türkiye için değil, Yunanistan için de, Kıbrıs Türkleriyle Rumları için de, Avrupa için de iyi olacak.Herkes kazançlı çıkacak. Tabii tersi de doğru, yani hep birlikte kaybedeceğiz.Ancak ABnin Talibanları, Bin Ladinleri sevindireceğine ihtimal vermiyorum.ODTÜde, İşletme Topluluğu Kulübünün panelinde söylediklerimin özeti böyleydi. h.cemal@milliyet.com.tr Talibanizmi, Bin Ladinizmi, Humeynizmi, Vahhabizmi zil takıp nasıl oynatabilir Avrupa Birliği? Bunun tek bir yolu var: