Hasan Cemal

Hasan Cemal

Tüm Yazıları

Erez'in güvenoyu şansı var mı? Var. İlk açıklamaları olumlu. Bütün partilere eşit mesafede olacağını söylemesi, "Büyük bir uzlaşma arıyorum" demesi iyiye yorumlanacak işaretler. Şu yakınlarda "ya değişim ya ölüm" diyen, "Sadi Irmak modeli" hükümetleri ihanet olarak niteleyen Erez fazlasıyla iddialı biçimde sahneye çıkıyor. Bu noktaya dikkat! Türkiye'nin hükümetsizlikten bir an kurtulması dileğiyle...


Soru: Yalım Erez'e nasıl gelindi? Çünkü bir gün önce ibre İsmet Sezgin'i gösteriyordu. Çankaya Köşkü'nde esen hava da öyleydi. İsmet Abi formülünün Cumhurbaşkanı Demirel nezdinde de kabul görebileceği anlaşılıyordu.
Nitekim, DSP lideri Ecevit geçen pazartesi günü görevi iade etmek üzere Çankaya'ya çıktığında İsmet Abi formülüne sıcak baktığını Demirel'e belli etmişti. Ama bu konuda anahtarı elinde tutan siyasi parti lideri bir başkasıydı:
ANAP lideri Yılmaz...
Yılmaz, Demirel'e kendi önceliğinin İsmet Sezgin değil, Yalım Erez olduğunu söyleyince işler değişti. Çünkü güvenoyu alabilecek bir hükümet aranacaksa, bu güvenoyu yine Anasol - D hükümetinin güvenoyu tabanından çıkacaktı. Yani en başta ANAP, DSP, DTP, bağımsızlar ve bir de tabii CHP'den...
Nedenleri malumdu:
28 Şubat...
Fazilet'in üstündeki çarpı...
Çiller'in üstündeki çizgi...
Bu durumda güvenoyu deyince, önce 55. hükümetin güvenoyu tabanı akla geliyordu. Bugünün parlamento aritmetiğinde tek çare olarak bu gözüküyordu. O yüzden Yılmaz, Demirel'e Erez deyince işler bir anda değişti. İsmet Abi formülü inişe geçti. Çünkü ANAP liderine rağmen bu formülü işletmek neredeyse imkansızdı.
Ecevit ne diyecekti?
Tercihini, Erez'den yana koyacak mıydı? Bu konuda DSP lideri Ecevit'le Yılmaz pazartesi gecesi anlaştılar. Ve Demirel'e mutabakatlarını bildirince, Erez'in yeni hükümeti kurmakla görevlendirilmesi kesinleşti.
Ama tabii sorular bitmedi.

DTP lideri Cindoruk'tan dinledim:
"Bundan dört beş ay önceydi. Yılmaz, Ecevit ve ben toplantı yapıyorduk. Mesut Yılmaz sordu, 'Yalım Erez ANAP'a girmek istiyor, ne dersiniz?' diye. Ecevit de, ben de herhangi bir sakıncası yok cevabını vermiştik."
Cindoruk, kendisine Yalım Erez'in güvenoyu şansını sorduğum zaman anlattı bunu...
Akla gelen sorular malum:
Erez'in kuracağı hükümet ANAP'ın damgasını mı taşıyacak? Ya da gensoruyla devrilen Yılmaz hükümetinin şu ya da bu şekilde devamı mı olacak?
Bu bakımdan CHP lideri Baykal'ın kafasında bazı soru işaretleri yok değil. Bu atamadan pek öyle memnun olduğu söylenemez. Ancak üslubu yine de dikkatli...
Baykal, Erez'in kurmak istediği hükümetin "yapısı"nı görmeden, daha işin başında konuşmak istemiyor. Ama bu arada Erez'le ilgili olarak CHP'nin şu aşamada "özel bir sahiplenme ve destek içinde olamayacağı"nı belirtiyor. CHP liderinin altını çizdiği bir nokta daha var: Erez'in görevlendirilmesinde medyanın rolü...
Demek ki Erez, CHP'nin desteğini sağlamak istiyorsa, kuracağı hükümetin yapısına özen göstermek durumunda...
Bunun farkında. Nitekim Çankaya çıkışındaki şu sözleri çok açık Erez'in:
"Bütün partilere eşit mesafedeyim. Tüm siyasi partilerle temas edeceğim. Hiçbir peşin hükümet formülüyle yola çıkmıyorum."
Yalım Erez'in bu sözleri yalnız CHP değil, Fazilet Partisi açısından da önem taşıyor. Dün sabah Fazilet'in sözcülerinden Cemil Çiçek'le konuşurken şöyle dedi:
"Ecevit ayrımcılık yapmamış olsaydı, Fazilet'i dışlamasaydı, hükümeti kurabilirdi. Bizim bir şartımız var: Seçimlerin her ikisinin birden 18 Nisan'da yapılması... Erez'de de Ecevit'in ayrımcılığını görürsek, güvenoyu vermeyiz."
Peki Erez, Fazilet'i dışlayacak mı?
İlk açıklamaları bu bakımdan dikkatli gideceğini gösteriyor. İlk görüşmesini Fazilet Genel Başkanı Recai Kutan'la yapacak. Ayrıca bütün partilere eşit mesafede olacağını tekrarlıyor. Kulislerde de Erez'in Fazilet'ten birkaç bakan almak isteyeceğine dair haberler dolaşıyor. Ama buna şimdilik ihtiyatla yaklaşmak daha doğru...
DYP'ye gelince...
Çiller ve Doğru Yol kampından ilk tepkiler olumsuz. DYP'li sözcülerden biri dün sabah şöyle diyordu: "Erez'i görevlendirmek demek, eskinin yeni varyantı demektir. Meclis'e dayatma demektir. Güvenoyu şansı olmaz."

Erez'in güvenoyu şansı var mı?
Var.
Nitekim, dün hükümeti kurma görevini almasından sonra yaptığımız konuşmada, "Göreceksin. En yüksen güvenoyunu alacağım" derken iyimserdi.
Bu çerçevede Erez'in İlk açıklamaları da olumlu. Bütün partilere "eşit mesafe"de olacağını söylemesi, hiçbir peşin hükümet formülüyle yola çıkmadığını belirtirken, "Büyük bir uzlaşma arıyorum" demesi iyiye yorumlanacak işaretler...
Bir noktaya dikkat:
Çok yakın geçmişte "ya değişim ya ölüm" diyen, "Sadi Irmak modeli" hükümetleri "ihanet" olarak niteleyen Yalım Erez fazlasıyla iddialı biçimde sahneye çıkıyor.
Yazımı yine Türkiye'nin daha fazla hükümetsiz kalmaması dileğiyle noktalıyorum.



Yazara E-Posta: h.cemal@milliyet.com.tr