ÜNLÜ Fransız devrimcisi Robespierre, kralcılara ve "karşı devrimcilere", devrimi korumak için teröre başvurmuştur.
Jakobenler de, O'nun örgüte egemen olması nedeniyle devrim karşıtlarına, uygulanan terör eylemlerinde yer almışlar.
Robespierre "demokrasi yolunun hem erdem, hem de terörden geçtiğini" ileri sürer.
Taner Timur "Jakoben yönetimin, mazur gösterilmesine olanak görmediğimiz diktatörlüğüne ve terörüne karşılık, bir de demokratik yönü vardır" der.(X)
* * *
VE Jakobenleri şöyle anlatır:
"Jakobenler, aydınlanma, henüz dar bir elitin sınırlarını aşmadığı köylü bir toplumda, özgürlük ve özellikle eşitlik ilkesini geniş kitlelere yaymışlardır. Onlar sayesinde aristokratik unvanlar kalkmış ve vatandaş sözlüğü, genel hitap şeklini almıştır. Yine onlar sayesinde rejimin ancak cumhuriyet olabileceği fikri bir ulusal uzlaşma (consensus) halini almıştır. Muhafazakar çevrelerin de katılımıyla, - çok küçük bir monarşist azınlığı dışında - Jakobenlerin baş sloganı CUMHURİYETÇİLİK, bugün Fransız kimliğinin temel ilkelerindendir."
* * *
JAKOBENLERLE, Kemalistler arasında benzer noktalar yok mudur?
Elbette vardır, şu yukarıda anlatılanlar, bu benzerliğin açık örneğidir.
Prof. Taner Timur, bu benzerliğin izahını da şöyle yapar:
"Kemalistler de, Jakobenler gibi uluslarının yaratıcısı olmuşlar ve paradoksal bir biçimde, bir (demokratikdiktatörlük) uygulamışlardır.
Rejimin şiddete başvurmasına rağmen, hukuken iktidar tekeline sahip bir hanedanı, tasfiye ettikleri için, toplumsal açıdan demokratik bir işlev görmüşlerdir."
* * *
SON yirmi yılda, "anti - Jakoben" hücum, belli bir küreselleşme ideolojisi bağlamında yoğunlaşmış, adeta fikir terörüne dönüşmüştür.
Jakobenlik, anti - demokratik yollarla, şiddete başvurarak kurulmuş tüm keyfi yönetimlerin adı haline gelmiştir.
Prof. Taner Timur, bunu, tarihi referanslarından koparılmış, aldatıcı bir formül, ideolojik bir slogan olarak nitelendirmiştir.
"12 Mart" ve "12 Eylül" yönetimleri, "Kemalizmi bayrak yaptıkları ölçüde, böyle bir kullanıma elverişli bir ortam sağlamışlar" anti - Jakobenler'in ekmeğine yağ sürmüşlerdir.
Taner Timur'a "anti - Jakoben polemikçiler bununla da kalmamış, demokrasi sözcüğüne sığınarak yürüttükleri demagojilerini 1923 devrimine kadar uzanan bir karalama kampanyasına dönüştürmüşlerdir." der.
* * *
SANIRIZ Jakobenler hakkında bir gazete köşe yazısının elverdiği ölçüde, bir bilim adamının değerlendirmesiyle, bir fikir edindiniz.
Hele o son değerlendirme:
"1923 devrimine kadar uzanan karalama kampanyası..."
Cumhuriyet'in, 1923'te kurulduğunu bilmeyen var mı?
-------
(X)Sürüden Ayrılanlar - İMGE Kitabevi
Özay Şendir
Futbolcu transferi değil terörsüz Türkiye
6 Temmuz 2025
Abbas Güçlü
Üniversite tercihi ve mezuna kalmak?
6 Temmuz 2025
Zeynep Aktaş
Bankalar atağa geçti endeks pozitife döndü
6 Temmuz 2025
Ali Eyüboğlu
Şehirde festival ve cezaevinde konser
6 Temmuz 2025
Güldener Sonumut
Almanya’nın sıra dışı nükleer hevesi
6 Temmuz 2025