Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Dünkü yazımızda bankacılığın önündeki engellerden birinin yetersiz boyutta kalması olduğunu belirtmiştik. Rekabet eden banka sayısı da fazla olunca, banka başına düşen aktif büyüklüğü sınırlı kalıyor. Böylece ortalama masraflar yüksek kaldığından, yeterince kar elde edemiyor. Dolayısıyla sermayeler zayıf kalıyor.Bankacılığın önündeki engellerden bir diğeri de devletin getirdiği yükler, yükümlülükler. Bankalar her işlemden vergi ödüyor. Bunlardan biri de Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi. Bu kalemden Maliye 2003 yılında 1 katrilyonun üzerinde vergi geliri bekliyor. Dolayısıyla 100 katrilyonluk devlet bütçesi içinde bu vergilerin payı yüzde 1i buluyor. Az buz değil.Maliye Bakanlığı, özellikle faiz - dışı hedefin zar zor tuttuğu bir süreçte bu vergileri kaldırmayı istemiyor. Ancak IMFnin görüşü farklı. IMFnin hedefleri içinde bu konu da var. Son gözden geçirme sürecinde bu tür vergilerin kalkması yönünde bir plan hazırlandı ve IMFye sunuldu. Şimdi önümüzdeki 6. gözden geçirmede bir takvim belirlenecek ve bu tür vergilerin kalkması 7. gözden geçirmeyle sağlanacak.Geçenlerde düzenlenen ODTÜ Ekonomi Kongresinde bu konu işlendi. BDDKda görevli olan Şeref Saygılı, Yasemin Türker Kaya ve Münir Yaylanın ele aldığı ampirik çalışmada bu vergilerin büyüme üzerindeki olumsuz etkileri ölçülmeye çalışılmış. Yani bu vergiler olmasa krediler ne kadar artar veya ucuzlar. Çünkü ucuz ve bol kredi, büyümeye elverir.Kullanılan ilk yöntem mali aracılık hizmetlerinin dolaylı ölçümü (MAHDÖ), ikincisi ise girdi - çıktı analizi. Bu ilk yöntem bir milli gelir ölçüm sistemi. Bu yöntemde, bankacılık hizmetleri, toplam aracılık hizmetlerinden seçilen referans faizin ima ettiği tutarın düşülmesiyle elde ediliyor. Referans faiz kavramının kullanılmasıyla bankacılık hizmetleri olarak hesaplanan ve ekonomideki sektörlerden girdi olarak düşülen kısım azalıyor, dolayısıyla da katma değer (GSYİH) artıyor. Elde edilen sonuçlar; finansal hizmetlerin 1998 - 2002 döneminde vergisiz durumda milli gelirin ortalama yüzde 2.1 oranında daha yüksek olacağını ortaya koyuyor.Yapılan ikinci analiz de 1996 girdi - çıktı tablosu ve temel regresyon analizlerini ele alıyor. Böylece aracılık maliyetlerindeki değişmelerin ekonomik büyüme üzerindeki etkisi araştırılıyor. Bu kapsamda, ileri ve geri bağlantı katsayıları kullanılarak aracılık maliyetlerinin azalmasının ekonomik büyüme üzerindeki olası etkileri inceleniyor. Elde edilen bu bulgular da, aracılık maliyetlerinin azalmasının büyüme üzerinde beklenen olumlu etkilerini doğruluyor.Bu vergilerden kurtulduğumuzda büyüme artacak. Gelir yükselince belki de kaybettiğimizden daha fazla vergiye kavuşacağız. Bankaların da dediği bu değil mi? Pekiyi neden bu yapılmıyor? Anlaşılan IMFnin bastırması gerekiyor. hgunes@milliyet.com.tr Sağlam bir bankacılık kesimi aynı zamanda sağlam bir reel sektör demek. Bu kesim güçlü olmadan diğer kesimler büyüyemez. Çünkü kredi mekanizması olmadan diğer sektörlerin gelişmesi sağlanamaz, sıkıntıya girer.