Levent Köprülü

Levent Köprülü

-

Tüm Yazıları

Türkiye’de üretilen araçların iç pazarda da Avrupa’daki yeni normlara uygun olması zorunluluğunun doğru bir karar olduğunu belirten Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış CEO’su Bozkurt, vergi sisteminin de güncellenmesi gerektiğini söyledi.

Bir süredir tartışılan, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın, Türkiye’de üretim yapan otomotiv firmalarına yeni emisyon seviyelerine geçiş için tanıdığı süre bugün doluyor. Böylelikle üretici firmalar, 1 Ekim tarihinden itibaren iç pazarda satacakları araçları da, AB’de geçerli en son emisyon standartlarına uygun motorlara sahip olarak üretecek. Böylece AB’de 2017’de devreye giren ve gerçek sürüş şartlarında test edilmiş emisyon değerlerine sahip motor şartına ilişkin düzenleme, Türkiye’de de geçerli olacak.

Uyum sağlamak zorundayız



Başta Tofaş, Oyak Renault ve Ford Otosan olmak üzere Türkiye’de üretim yapan firmalar, Eylül 2019’da yürürlüğe girecek emisyon takviminin 1.5 yıl daha uzatılmasını istemiş, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı da, firmaların taleplerini kamuoyunda tartışmaya açmıştı. Bakanlık, özellikle otomotiv firmaları ve kamuoyundan gelen değerlendirmeler sonrası, mutabakat oluşmadığı gerekçesiyle ertelemeye gitmedi. Bu da, karara olumlu yaklaşanlar ve olumsuz bulanlar şeklinde sektörü ikiye böldü.

Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış CEO’su Ali Haydar Bozkurt, zaten bir yıl ertelenmiş emisyon geçiş takviminin uzatılmamasına olumlu bakanlardan. Bakanlığın devrim niteliğinde bir karar aldığını ifade eden Bozkurt, “Halkımızın sağlığının Avrupalılardan daha az kıymetli olmadığını gösterdiler” ifadesini kullandı. Türkiye otomotiv tarihinde ilk defa böyle bir adım atıldığını ifade eden Bozkurt, “Bugüne kadar her geçiş dönemi, son dakikada 2-3 yıl ertelenirdi... İlk kez bu kararla bakanlık, bakış açısının farklı olacağı mesajını verdi. Artık Türkiye’de otomotiv teknolojileri, dünya teknolojileriyle paralel hale gelecek. Bu çalışmaların bir kısmı Toyota’ya fayda sağlar, bir kısmı da sağlamayabilir. Ama bu önemli değil. Ülke ekonomimize ve otomotiv sektörümüze orta ve uzun vadede önemli katkılar sağlayacağını düşünüyoruz” diye konuştu.

‘Dışarıda kalabiliriz!’

Otomotiv sektörünün çok önemli bir dönüşüm yaşadığını, eski uygulamalar, vergi ve teşviklerde ısrarın, Türkiye’yi, dünya otomotiv sektörünün gittiği yönün dışında bırakabileceğini savunan Bozkurt, vergi sisteminde de değişime dikkat çekti.

Uyum sağlamak zorundayız



Motor hacmine dayalı vergi sisteminden vazgeçilmesi ve 1.6 lt takıntısından kurtulmak gerektiğini anlatan Bozkurt, “Dünyadaki iyi vergi uygulamalarına bakarak, motorun verimliliği ve çevreci oluşu gibi konuları ön planda tutan bir vergi sistemi oluşturmalıyız. Öyle bir yapı kuralım ki; hem devletin vergilerinde kayıp olmasın hem de modern teknolojiye ayak uyduran bir sistemimiz olsun” dedi.

Haberin Devamı

Vergi sisteminin dünyaya paralel hale getirilmesinin, yeni yatırımların da önünü açacağını savunan Bozkurt, “Hem Türkiye’deki mevcutların ilave model yatırımları için hem de henüz Türkiye’ye gelmemiş ama gelmeyi ciddi şekilde düşünen markaların da cesaretlenmesi için bu sistemi değiştirmemiz gerekiyor. Otomotiv üretim üssü olmak için her şeye sahip bir ülkeyken, önümüzdeki en önemli sıkıntı, bu vergi sistemi ve belirsizlik. Mevcut vergi sistemimiz devam edemez, dünyadan ayrışırız” değerlendirmesini yaptı.

Sadece iki kişi için geldiler

Lüks otomobil üreticisi Lexus’un yeni modeli “LC 500h” coupe, Türkiye’de satışa sunuldu. Hibrit motora sahip bu özel Lexus’tan Türkiye’de bu yıl yalnızca 2 adet satılacak. Yaklaşık 1.7 milyon TL’lik fiyata sahip olan araç, 3.5 lt V6 benzinli ve bir de elektrik motoruna sahip.

Uyum sağlamak zorundayız



Aracın toplam gücüyse 359 beygiri buluyor. LC500’ün sadece 477 beygirlik 5.0 lt atmosferik benzinli motora sahip versiyonu da, sipariş üzerine Türkiye’ye getirilebilecek.

Uyum sağlamak zorundayız


200 bine yakın kişiyi ağırladı

Haberin Devamı

Bu yıl ikinci kez düzenlenen, bir otomobil ve fuar etkinliği olarak nitelenen “V Weekend Motoring” festivali, 3 günde 200 bine yakın ziyaretçiyi ağırladı. Festivalin düzenlendiği Intercity İstanbul Park’a gelenler, çeşitli markaların en yeni otomobil modellerinden pist araçlarına, klasiklerden motosikletlere kadar sayısız aracı yakından görüp, kimisini test etme imkânı yakaladı. Etkinliğe 72 otomobil, ticari araç ve motosiklet markası katıldı.

Uyum sağlamak zorundayız



Intercity Yönetim Kurulu Başkanı Vural Ak, festivalin otomotiv sektörüne taze bir kan getirdiğini belirterek “Bu yıl ikincisini gerçekleştirdiğimiz V Weekend Motoring festivaliyle sektöre hareketlilik getirmeyi amaçladık... Festivalde her gün gerçekleştirilen drift gösterileri, test sürüşleri, off-road etkinlikleri, motosiklet gösterileri, sirk ve çocuklara yönelik etkinlikler halkın çok ilgisini çekti ve inanılmaz boyutta bir ilgi gördü. Yakın zamanda Avrupa ve birçok başka ülkede bu tip organizasyonların yapılacağını öğrendik. Dünyaya örnek olmuş olmaktan da mutluyuz” dedi.

Tucson’a sportif versiyon

Hyundai’nin başarılı modeli Tucson, “Style Plus”tan sonra şimdi de yepyeni ve dinamik bir versiyona kavuşuyor. Hyundai’nin motorsporlarında elde ettiği deneyimlerden esinlenerek hazırladığı “N-Line”, dış tasarımda yapılan sportif dokunuşlar haricinde, gövde ve kabin içindeki aksesuar değişiklikleriyle de dikkat çekiyor. Tucson N-Line’ın 1.6 lt dizel (7 ileri DCT) şanzımanlı 4x4 çekişli versiyonu, 276 bin TL’lik tavsiye edilen kampanyalı fiyata sahip.

Uyum sağlamak zorundayız



“Tucson N Line” ile özellikle yüksek performans tutkunlarını hedefleyen Hyundai, bu versiyonu sadece 1.6 lt dizel motorla getiriyor. 136 beygirlik dizel motor, 7 ileri DCT şanzıman ve dört tekerlekten çekiş sistemiyle kombine edilmiş. Donanım olarak N-Line’a özgü sportif gövde kitinin dışında, “Elite” modeline ek olarak full LED ön farlar, LED arka stoplar, akıllı bagaj kapağı, elektrikli sürücü koltuğu gibi tasarım ve konfor öğeleri de araçta yer alıyor. Tucson N-Line, güncel versiyondan farklı olarak, petek tarzı ön ızgara, farklı ön tampon ve parlak siyah jantlarla sunuluyor. N-Line versiyonunda özel süspansiyon sistemi de sportif sürüş zevkini artırıyor.

Tofaş’tan 2 milyon Doblo

Uyum sağlamak zorundayız



Dünya pazarlarına ihraç edilmek hedefiyle 2000 yılında Türkiye’de üretilmeye başlanan Fiat Doblo, önemli bir eşiği daha aştı ve 2 milyonuncu Doblo, Tofaş’ın Bursa’daki bantlarından indirildi. Tofaş’ın 50 yılı aşan tarihinde, önemli ürün projelerini hayata geçirdiğini hatırlatan şirketin CEO’su Cengiz Eroldu, “Doblo, 19 yıldır Türkiye’de büyük ilgi görürken, dünyanın pek çok ülkesinde de kullanıcıların tercihi oldu. Segmentinin yaratıcısı olmasının haricinde, fikri ve sınai hakları da Tofaş’a ait olan Doblo’nun mevcut neslinin geliştirilmesinde Tofaş çalışanları önemli sorumluluklar aldı. Doblo projesindeki deneyimlerimizin, yeni projeleri fabrikamıza çekilebilmesinde önemli etkisi oldu” dedi. Eroldu, “Üretimi 2 milyon adedi geçen Doblo’nun yaklaşık 1.5 milyon adetini ihraç etme gururunu yaşıyoruz. ABD’den Avrupa’ya, dünyanın pek çok ülkesinde güvenle kullanılmakta ve 4 nesildir tüketicilerin beğenisini kazanmaya devam ediyor” diye konuştu.