Hazine-i evrak: Milliyet

11 Mayıs 2025

Daha önce 1993’te Başbakanlık Osmanlı Arşivi’nde, İstanbul Valiliği’nin bünyesinde olan, 1848’de Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk arşiv yapısı olarak hizmete açılmış Hazine-i Evrak (Belge Hazinesi) binasında staj yapmıştım. Eski harfleri ve hat sanatını çok sevmeme rağmen gönlüm modern bir arşivde çalışmaktan yanaydı. Aynı yıl Tarih Vakfı’nda bir staj daha yaptım. Suraiya Faroqhi, Stefanos Yerasimos ve Mete Tunçay gibi hayran olduğum tarihçiler zaman zaman gelirlerdi.

Tadımlık olarak da gelmiş geçmiş en iyi yıldönümü ekinde (1985) yer alan Altan Erbulak ve Haslet Soyöz imzalı, gazete binasında çalışan herkesin (matbaa işçileri dahil) bulunduğu tam sayfa karikatürü (bence duygusal bir anıt) meraklıların ilgisine sunuyorum.

İstanbul Üniversitesi Arşivcilik Bölümü’nün hocaları da Kemal Beydilli, Erdoğan Merçil, Mehmet İpşirli ve “Osmanlı Belgelerinin Dili” isimli muazzam bir esere imza atmış olan Mübahat Kütükoğlu gibi ünlü tarihçilerdi. Başbakanlık Devlet Arşivleri

Yazının Devamı

Bir zaman makinesi: Milliyet

4 Mayıs 2025

Düzenli olarak gazete okumaya 1980’lerin sonunda İstanbul Şişli Lisesi’nde okurken başladım. O zamanlar sınıfa gazete getirmek teşvik edilen bir uygulamaydı. Ben de bayiden macenta renkli logosunu çok beğendiğim Milliyet gazetesini alır sınıfa getirirdim. Siyasetle ilgilenmediğim için doğrudan kültür sanat sayfasını açardım, köşe yazarlarına bakar ve ilginç dizi yazılarını merakla okurdum.


Ansiklopedilerin kralı Büyük Larousse tanıtımı: 27 Kasım 1992, Milliyet

Ancak gazete okuma tutkusu son sınıfta başıma bela oldu. Okul dergisini çıkartan ekipteydik, bir duvar gazetemiz vardı. Ocak 1992’de bir gün Milliyet’in kültür-sanat sayfasından kesip aldığım bir köşe yazısını duvar gazetesine raptiyeledim. Selim İleri’nin Tahsin Yücel’in bir kitabı üzerine yazdığı bir yazıydı. Fakat nedense savunma vermem istendi, yazı yırtılıp çöpe atıldığı için de kendimi savunamıyordum. Bunun üzerine o günkü gazeteyi bulmak için Milliyet’in Cağaloğlu binasına gittim. Danışmada Zehra Hanım vardı, çok ilgilendi benimle ve

Yazının Devamı

Kopyalanan saatin kopyası

27 Nisan 2025

Saatler sadece zamanı ölçmez, aynı zamanda şakacı da olabilir. Saat endüstrisi genellikle asık suratlı veya aşırı ciddidir, yüzlerce yıllık tarihe sahip pek çok marka şıklıktan ödün vermez, parodiden kaçınır, cilalı, ihtişamlı ve saygın olma derdindedir.

Ama bazen şakacı biri çıkıp bütün bu ağır abi tavırlarına, kılı kırk yaran hassasiyetteki ölçümlere ve koleksiyoncuların paranın bolluğu ölçüsünde şiddetini artıran ciddiyetine ince bir espriyle karşılık verir. Studio Underdog saat dünyasının belki de en eğlenceli markası olarak tam da bu işi yapıyor: Bütün saldırılara kahkaha atarak yanıt veriyor.

Londra merkezli yeni ve bağımsız bir

marka olan Studio Underdog, pandemi döneminde Instagram’da ünlü oldu, şimdiyse saat tasarımlarını dünya genelinde binlerce kişiye ulaştırıyor. Studio Underdog, yeni bir saat üretirken müzelere ve 1970’li yılların tasarımlarına bakmıyor çünkü markanın ilham perisi mutfakta oturuyor: karpuz (Watermelon), pembe limonata (Pink Lem0nade), patlıcan (Aubergine), kabak (Pumpkin), yaban

Yazının Devamı

Zamanın durduğu o an

20 Nisan 2025

Birkin ve Kelly başta olmak üzere ikonik çantaları ve eşarplarıyla tanınan Hermès, yüksek saatçilik alanında da saygı duyulan önemli bir marka.

Hermès, bir hafta süren ve 7 Nisan’da sona eren Watches and Wonders 2025 fuarında, zaman ölçümünün olağan akışını bozan “askıda zaman” veya “askıya alınan zaman” anlamına gelen “Le temps suspendu” isimli patentli ilginç bir mekanizmaya sahip bazı saatler duyurdu. Saniye ibresi saat yönünün tersine dönen pembe altın kasalı Hermès Cut Le Temps Suspendu modeli özellikle ilginçti.

“Le temps suspendu” bir anlık sessizlik veya bir olayın ortasında yaşanan kısa bir duraksama anı gibi durumlar için kullanılan Fransızca bir ibare. Mecazi anlamda ise yoğun duyguların yaşandığı anlarda zaman algısının değişmesi, geçmiş ile bugün, rüya ile gerçek arasında asılı kalmış bir zaman gibi soyut bir kavramı ifade ediyor. En doğru çeviri ise “zamanın durduğu o an” olabilir.

“Le temps suspendu” mekanizması da tam olarak bu işi

Yazının Devamı

Rolex ve diğerleri

13 Nisan 2025

Geçen hafta Cenevre’de Watches & Wonders (W&W) fuarında tarihe geçen ilkler ve yenilikler duyuruldu: Vacheron Constantin, 270. yıldönümünde büyük bir başarıya imza attı ve 41 farklı özellik taşıyan, şimdiye kadar yapılmış en karmaşık kol saatini sundu. Bulgari 1,85 mm inceliğindeki Octo Finissimo Ultra Tourbillon ile dünyanın en ince tourbillon (yerçekiminin etkisini dengeleyen mekanizmalı) saati rekorunu kırdı. Grand Seiko da “Ice Forest” modeliyle yılda ±20 saniye (günlük ±0,3 saniye!) sapma gibi inanılmaz bir değer sunan, gücünü zemberekten alan mekanizmasıyla en dakik saat yarışında birinci oldu. Chopard ise 25. yılını kutladığı L.U.C Quattro modelinde her biri 47 cm olan toplamda 1 metre 88 santimetre uzunluğunda yay içeren birbirine bağlı dört zembereğe sahip dünyanın ilk elle kurulan mekanizmasını duyurdu. Bu mekanizmanın özelliği 216 saat (yaklaşık 9 gün) boyunca çalışmayı garantileyecek kadar yeterli enerjiyi depolayabilmesi!


Land-Dweller koleksiyonundaki saatler için özel olarak yeni bir “düz

Yazının Devamı

2025 Watches &Wonders fuar notları

6 Nisan 2025

Cenevre’de (1-7 Nisan) düzenlenen ve bu yıl 60 markayla rekor katılıma sahne olan Watches & Wonders (W&W), saat dünyasının en büyük ve en önemli fuarı. Bir bilim ve sanat dalı olarak saatçiliğin geldiği noktayı ve gelecekteki yönünü görmek isteyenler için bir pusula işlevi gören W&W, bu yıl başta Bulgari olmak üzere Christiaan van der Klaauw, Genus, Kross Studio, Armin Strom, HYT, MB&F ve MeisterSinger gibi yenilikçi ve bağımsız markaların katılımıyla daha da zenginleşti.

Katılımcı sayısındaki artışın arkasında sektörde yaşanan dönüşüm var. Bir dönem saat dünyasının merkezi sayılan Baselworld fuarının hantallaşarak önemini yitirmesiyle birlikte markalar yeni bir platform arayışına girmişti. Bu boşluğu önce Richemont grubunun öncülüğünde düzenlenen SIHH (Salon International de la Haute Horlogerie) doldurdu. SIHH daha sonra Watches & Wonders adını aldı ve Rolex, Patek Philippe, Chanel, Hermès ve LVMH grubu gibi dev katılımcıların desteğiyle sektörün en önemli etkinliği oldu. Öte yandan Bulgari

Yazının Devamı

Analog fotoğrafçılık ve Nodus

30 Mart 2025

Bu sıralar bütün saat meraklıları 1 Nisan’da Cenevre’de kapılarını açacak olan Watches and Wonders fuarıyla ilgileniyor. Neyse ki saat dünyası İsviçre’den ibaret değil, bugün biraz daha uzakta Los Angeles’ta yaşayan Wesley Kwok ve Cullen Chen isimli iki arkadaşın 2017’de kurdukları Nodus’tan söz etmek istiyorum.

Cullen Chen, üniversitede Seiko saatlerinin beğenmediği kozmetik unsuru parçalarını değiştirerek saat dünyasına adım attı. Wesley Kwok ise babasının hediye ettiği bir Tissot’nun ardından saatler üzerine düşünmeye başlamıştı. İkisi de müzik sektöründe çalışmaya başladıktan sonra buluştukları bir gün bileklerindeki saatlerden konuştular. Sonra “eğlenceli” diyerek hayallerindeki saati tasarlamaya başladılar. Başlangıçta sadece bir hobi olan bu merak, tasarladıkları saatin ne kadara mal olacağını merak ettiklerinde başka bir evreye geçti. Çin ve Hong Kong’daki saat fabrikalarını gezdiklerinde bir saat markası kurmaya karar vermişlerdi.

En büyük hedefleri kendileri gibi saat meraklısı olan

Yazının Devamı

Franz Kafka’nın saati

23 Mart 2025

Kafka’nın yazdığı son kısa öykülerden biri olan “Bir Açlık Sanatçısı” (1922) adlı öyküde bir sirk sanatçısın son gösterisi konu edilir. Öykünün kahramanı olan açlık sanatçısı kırk gün boyunca aç kalmak üzere bir kafese kapatılır. Bugün tuhaf geliyor ama açlık gösterileri 20. yüzyılın başlarında sirkte ya da panayırlarda yaygın bir performanstı. Elbette açlık sanatçısının bir hayvan kafesinde sergilenmesi Kafka’nın icadıdır. Kafka öyküsüne “Son birkaç on yılda açlık sanatçılarına olan ilgi önemli ölçüde azaldı.” diye başlar. Açlık gösterileri I. Dünya Savaşı’nın neden olduğu sıkıntılardan sonra popülerliğini yitirmiştir.

Ancak sanatına derinden bağlı olan açlık sanatçısı kırk günlük sınırın çok ötesine geçer, kimse bu durumun farkında değildir, sanatçı kafeste unutulur. Neticede “açlık sanatçısı” açlıktan ölür. Kafesin içinde açlık

Yazının Devamı