Anayasa değişikliği ne getiriyor? Çocuklar, yaşlılar ve özürlüler için ilave tedbirler alınmasını, pozitif ayrımcılık yapılmasını getiriyormuş.
Güzel..
Peki şu anda engellilerin hayatlarını kolaylaştıracak ek düzenlemeler yok mu?
Varmış ama yeterli değilmiş!..
Yapılmaması için engel var mı?
Yok..
Yok ama anayasal güvence altına alınsa fena mı olur diyorlar; yarın ne olur ne olmaz, biri gelir uygulamayı ihlal eder, yok sayar, ortadan kaldırır..
Mesela!..
Aşağı yukarı artık her yerde engelli sürücüler için otoparklarda özel alanlar ayrılıyor.. Uyarı işareti konuluyor, ihlal edene ceza kesiliyor..
Pozitif ayrımcılığa, yaşamın içinden küçük bir örnektir..
Biri gelir kaldırırsa..
Biri gelir güç kullanarak ihlal ederse.. Anayasa değişikliği bunun için..
*
Anladım..
*
Geçen gün gazeteci dostum Hakan Aygün ile telefonda konuşuyoruz.. Söz döndü dolaştı Anayasa’nın bu maddesine geldi..
Dinle bak diye başladı anlatmaya: “Bizim Şile’yi bilirsin. Kışın in cin top oynar, yazın Bodrum gibi patlar. Şimdi de bu halde.. Küçük bir meydanı vardır, 30 araç ancak park eder. 30 araçlık yerin iki aracı engellilere ayrılmıştır. Polis çok hassastır. Kışın bile birkaç dakikalığına aracını bırakana ceza yazar. Bu yaz hariç. Bu yaz engellilere park yeri yok.”
Nasıl yani dedim!..
“AKP, üzerinde ‘evet’ yazan kampanya karavanını engelliler için ayrılan park yerine çekti.. Engelli araçlara yer kalmadı.”
Polis ne yapıyor diye araya girdim..
Ne yapabilir ki.
Eee..
Anayasa değişikliği ile bağlantısını sen kur..
*
Hale bakın..
İktidar, pozitif ayrımcılığı anayasaya koyduk, evet oyu verin kampanyasını pozitif ayrımcılığı ortadan kaldırarak yapıyor.. Onların hakkını hiçe sayarak yapıyor..
*
Anlaşılan şu..
Pozitif ayrımcılığın sınırı AKP’nin karavanında bitiyor..
Balyoz gibi 27 Nisan senaryosu!
Kimi, hiçbir belgeye bilgiye, duyuma, söylentiye dayanarak bu sonuca varmadım diyerek muhteşem bir komplo teorisi attırıyor..
Kimi gerçekmiş gibi çatır çatır yazıyor..
Efendim, 1 Mart tezkeresi geçseymiş Türkiye’de darbe olacakmış.. Balyozcular bütün planlarını buna göre kurmuşlar, reddedilince afallamışlar..
Plan program yapılmış ama tezkere reddedilince (CHP oylarıyla) cıs çıplak açığa çıkmışlar..
*
Darbe nasıl olacakmış?
ABD askerleri Türkiye üzerinden Irak’a giderken Birinci Ordu’dakiler de camileri bombalayarak karışıklık çıkartacak, terörü azdıracak; halk galeyana gelince, önce tüm yurtta sıkıyönetim ilan edecekler sonra Amerikan yanlısı darbe yapacaklarmış..
(1 Mart tezkeresi geçsin diye uğraşan Gül ile Erdoğan’ı senaryonun neresine oturtuyorlar acaba!)
Madem hayat hiçbir belgeye, bilgiye, duyuma, söylentiye dayanmadan yazılan ama gerçekmiş gibi sunular senaryolarla akıp gidiyor, izninizle bir tane de ben yazayım..
*
Nisan ayının ortalarıdır.. Başbakan’ın başı sıkışıktır.. Genelkurmay Başkanı, bana birkaç gün müsaade edin ben hallederim der..
27 Mayıs akşamı viskisini yudumlarken malum bildiriyi yazar.. Siteye koyar.. Ortalık gerilir.. Hükümet karşı bildiri ile cevap verir..
Herkes şimdi ne olacak derken Başbakan ile Genelkurmay Başkanı Dolmabahçe’de buluşur..
Genelkurmay Başkanı, beğendin mi diye sorar..
Başbakan şaşırır...
Genelkurmay Başkanı bildiriyi der; sonucu şahane olacak..
İddiaya girerler.. İddiayı 22 Temmuz’da Genelkurmay Başkanı kazanır..
Zırhlı araç ister, ayrıcalık ister..
*
Bu işte acemiyim, yıllardır komplo teorileri yazanlara soruyorum..
Becermiş miyim?
Con Ahmet’in devridaim makinesi
Taş atan çocuklar yasası çıktı.. Terörist muamelesi görmekten kurtuldular, artık çocuk muamelesi görecekler..
AKP yanlısı medyada bir sevinç bir sevinç..
AKP demokratikleşme konusunda büyük bir adım daha atmış gibi sunuyorlar.. 12 yaşında içeri tıkılan çocukların öykülerini yayınlıyorlar..
Tamam da o 11, 12 yaşındaki çocukları terörist diye içeri tıkmayı emreden yasayı kim çıkarmıştı..
AKP..
*
SBS hikâyesinde de aynısı oldu..
11 yaşındaki çocuklara her yıl sınav şartı getiren, dershanelere mahkûm eden uygulamayı kim başlatmıştı?
AKP Hükümeti..
AKP’li Bakan..
Çocuklar telef oldu diye iptal eden kim?
AKP Hükümeti..
AKP’li Bakan..
*
Sanki Con Ahmet’in devridaim makinesindeyiz..
