Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Hükümet kanadından olsun, Kürt kesiminden olsun birileri devreye girdi ki..
Sağduyu hakim oldu ki..
İmralı’da yatan Öcalan kardeşiyle haber gönderdi..
Amaca ulaşıldı, açlık grevlerini bırakın..
Aslında amaca çoktan ulaşılmıştı.. Mesele ülkenin gündemine geldi, herkes ne istendiğini anladı, büyük çoğunluk hak verdi..
Neydi bu istekler..
Abdullah Öcalan’a tecrit kaldırılsın..
Kürtçe savunmaya izin verilsin..
Ana dilde eğitim kabul edilsin..
İlk ikisinde sorun yoktu zaten.. Üçüncüsünün nasıl olacağı tartışmalı konuydu.. İktidar partisi ilk iki isteğe hayır demiyordu.. Yasa teklifi Meclis’e gönderildi.
O zaman..
O zaman neden bir hafta önce on gün önce bitmedi.. Tehlike sınırına gelindi.. Neden günlerce yüreklerimiz ağzımızda dolaştık..
Kürt tarafından bir irade çıkıp; tamam demedi de ondan..

(Bu arada Öcalan devlete de, Kandil’e de yeter artık beni kullanmayın dememiş miydi? Kandile de KCK’lılara da, BDP’lilere de ne haliniz varsa görün diye rest çekmemiş miydi? Onlara küsmemiş miydi?
Neyse bu başka mevzu ..)

Öyle veya böyle mesele halloldu.. Cezaevinden tabutlar çıkmadı, demokrasimiz ayaza kesmedi..
Dün HaberTürk’te Elif Şafak kişisel tarihi üzerinden Kürt meselesine bakışını anlatmış son noktayı şöyle koymuştu..
Ben de yazının sonunu onun kalemine bırakayım..

“Lakin haberlerimiz iç acıcı değil. Arpa boyu yol gittiğimiz demokraside geri adım atmaktan söz ediyoruz; idam cezası gene gündemde. Sen uçun kuşlar doğduğum yere, şimdi dağlarda mor sümbül vardır” demiştin. Mor sümbüller değil açlık grevleri var. İlk ölümleri bekliyoruz ilk kar yağışını bekler gibi. O zaman anlayacağız ki kış gelmiş, ayaza kesilmiş demokrasimiz. Biz hayatı kutsayan bir ülke niye olamadık olamıyoruz”
(...) On sene sonra bugünkü kavgaların ve zıtlaşmaların hiçbir anlamı kalmayacak ama yok olup giden insanlar bir daha geri gelmeyecek.”

Haberin Devamı

REFERANDUMA YASAK

Yine gece yarısı operasyonuyla.. İki milletvekilinin önerisiyle Şişli’nin üç mahallesi Sarıyer’e bağlanmıştı..
Maslak, Ayazağa Huzur...
Bu; iktidar partisinin hem yerel seçimde Sarıyer’i kazanma atraksiyonuydu hem de Sarıgül’ü zayıflatma hamlesiydi..
Peki orada oturanlar Sarıyer ilçesine geçmek istiyor mu? Orada oturanlar Sarıgül’den memnun değil mi?
Bilmiyoruz..
Bilmek için gidip sormak lazım.. Bir iki kişiye değil binlerce kişiye sormak lazım.. Şişli Belediye Başkanı Sarıgül de bunu yapmaya kalktı..
Halkın eğilimini ölçmek istedi.. Bir nevi gayrı resmi referandum..

Bu sefer de gece yarısı devreye polis girdi.. Referandumu yasakladı.. .
Siyasal iktidar lafa gelince her şeyi halka sormaktan yana.. Kendi yaptırdığı anketlerle politika belirliyor.. Halk bunu istiyor diye rakiplerine kafa tutuyor..
Ama aynı iktidar istediği sonuç çıkmayacağını anlayınca polisi devreye soktu..

Hemen örnek vereyim.. BBP bir süre önce bir çok ilde sandık koyarak mini referandum yaptı.. İdamı sordu..
Çıkan sonuç; halk idam cezası konulsun istiyordu..
Başbakan bu anketi dikkate alarak idamın geri getirilmesini tartışmaya açtı; halk istiyor dedi kendinin de taraftar olduğunu söyledi..
O referandum gibi ankete polis müdahale etmedi..

Bizim demokrasimiz böyle.. İktidarın işine gelmiyorsa halkın eğilimini bile ölçemiyorsun.. Anket bile yapamıyorsun.. Mahalleliye hangi belediyeyi istiyorsun diye fikrini soramıyorsun.. İktidar buna bile tahammül edemiyor..
Devreye polis giriyor!..

Haberin Devamı

CHP’nin Taksim çıkmazı

Haberin Devamı

Çamlica’ya Sultanahmet Camii’nin kopyasının düşünülmesi kimsenin içine sinmedi..O tepeye cami isteyen de, istemeyen de karşı çıkıyor..
Kopya camii herkese saçma geldi.. Muhafazakar kesimden de sesler yükselmeye başladı..
Aslında benzer bir durum Taksim için de geçerli.. Taksim meydanına 31 Mart ayaklanmasının simgesi sayılan Topçu Kışlası yeniden kondurulmaya çalışılıyor.. Bu uğurda ağaçlar kesilecek, meydan betonarme olacak..

Mesele sadece kışla değil.. Taksim’in akıbeti meçhul.. Dört bir taraftan tünellerle trafik aşağıya indirilecekti.. Proje böyleydi, Koruma Kurulu onay vermedi.. Sadece Tarlabaşı meydanı ile Cumhuriyet Caddesi’nden yerin altına inilecek.
Diğer yerlerin ne olacağı meçhul..
Gümüşsuyu’nun Sıraselviler’in ne olacağı bilinmiyor.. Bilinmiyor ama kepçeler girdi kazı başladı..
Tabii protestolar da bitmiyor.. Taksim civarında her gün küçük de olsa eylem var.. Zaman zaman CHP milletvekilleri de katılıyor..
Bir tanesine CHP Genel Sekreteri Bihlun Tamaylıgil ile İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi de katılmıştı.. İstanbul İl örgütü destek vermişti..
Bir başkasında Melda Onur ile Şafak Pavey’i görmüştük.. Topçu Kışlası’nın yeniden yapılmasını protesto ediyorlardı..

CHP vekiller Taksim’de yapılacaklara karşı çıktı ama o proje sadece AKP’nin ürünü değil..
Topçu Kışlası dahil AKP-CHP ürünü.. Belediye Meclisi’nden CHP’li üyelerin de oyunu alarak geçti..
Şöyle bir durum çıktı.. CHP’li yerel meclis üyelerinin kararını CHP’nin ana meclisteki (TBMM) üyeleri protesto etmiş oldu..
CHP’nin Taksim çıkmazı demem bundan..