Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İşin özeti şu.. Kemal, söz veriyorum deyince..
Sen kimsin ki söz veriyorsun.. Bu işler sözle mözle olur mu?
Dimitri, söz veriyorum deyince..
Tamam o zaman, mesele yok.. Sağol, varol..
Meseleyi detaylandıralım..
*
Bir iki ay falan önce..
Kemal Kılıçdaroğlu, topluma çeşitli vaatlerde bulundu...
Dokunulmazlık kalkacak.. Demokrat bir anayasa yapacağız... YÖK olmayacak.. Yoksulluğa çare bulacağız dedi..
Bütün bunları söyledikten sonra ekledi; ben Kemal’im size söz veriyorum, yapacağım..
Konu akçeli bir mesele haline geldi, itiraz hazırdı; kaynak bulamaz...
CHP lideri; Ben Kemal’im bulurum dedi..
İktidar da, iktidarı destekleyen medya da çok kızdı..
O günlerde koparılan velveleyi hatırladınız mı?
Ben Kemal’im bulurum ne demek, söz vermekle olmaz..
*
Önceki gün..
Başbakan Rusya’ya gitti.. Devlet Başkanı Dimitri Medvedev ile görüştü..
Konu malum..
Rusların Mersin Akkuyu’da yapacağı nükleer santral..
Görüşme tam da; Fukuşima’daki nükleer felaketin dünyayı sarstığı günlere denk geldi..
Görüşme tam da; nükleer santralların güvenliğinin tartışıldığı ortamda yapıldı..
Görüşme tam da; nükleer santralların masaya yatırıldığı döneme denk geldi..
Dimitri’ye soruldu tabii..
Bize yapacağınız nükleer santral güvenli olacak mı?
On numara olacak demiş..
Nasıl anlayacağız!.
Söz veriyorum..
Dimitri sözü yani..
Dimitri’nin sözü anında senet yapıldı, bizim santral çok farklı olacak manşetleri atıldı..
Kimse; Dimitri, bu işler sözle mözle olmaz demedi..

Haberin Devamı

Türkiye neden daha muhafazakârlaşıyor
Tabii ki AKP sadece yoksul kesimden oy almıyor..
Dar gelirliden de alıyor, iyi gelirliden de alıyor, zenginden de alıyor..
O ayrı..
Benim dün yaptığım yoksullukla muhafazakârlaşma ilişkisinin tespitiydi..
Yoksulu bırakın.. Dar gelirliyi düşünün, karınca kararınca kendine yeteni.. O kesim de muhafazakârlaşıyor..
Sosyal psikolojinin son zamanlarda üzerinde en çok durduğu konuların başında bu geliyor..
Gelir seviyesi azaldıkça din kimliğinin öne çıkarılması, muhafazakârlaşma, durumu değiştirecek, iyileştirecek adımlara karşı çıkma, statükoyu koruma hali..
*
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yaptığı araştırmalara bakarsanız bu söylediklerim rakamlarla kanıtlanıyor..
Şu gerçeği göz ardı etmeyelim..
Ülke zenginleşiyor, ekonomi hızla büyüyor, refah artıyor..
Doğru..
Yeni yeni zenginler çıkıyor, zenginler, zenginliklerine zenginlik katıyor..
Bu da doğru..
Ama şu da bir gerçek ki..
Gelir dağılımındaki uçurum kapanmıyor..
Ülke zenginleşiyor ama o zenginlik büyük kitlelere yansımıyor..
İşçi, memur, emekli, küçük esnaf görmüyor..
Enflasyona karşı ezdirtmedik deniliyor ama büyümeden pay verilmediği için aslında onlar gıdım gıdım küçülüyor..
(Kanıt TÜİK verileri..)
Bu da o insanları giderek muhafazakârlaştırıyor.. O iklimi kalıcı hale getiriyor..
2011 yılının mart ayında..
Türkiye’nin fotoğrafı budur..

Haberin Devamı


KEMAL’İN SÖZÜ DİMİTRİ’NİN SÖZÜ

Tsunami bitti kepçe gitti..
Bağcılar’daki evi hatırladınız mı?
Yanındaki arazideki hafriyat fazla yapılınca, hesapsız kitapsız yapılınca yalpalayan binayı..
Bina yatınca, çareyi kepçeyi dayamakta bulmuşlardı..
Kepçe dayanmasa bina cumburloptu..
*
10 gün oldu, kepçeyle bina kardeş oldu.. Yetkililer gidip geldi, her kafadan bir ses çıktı, kimi onarılır dedi; kimi yıkılmalı..
Günler gelip geçti.. Kepçe çalışmıyor, öyle boş boş duruyor diye müteahhit para ödemeyince kepçeci, kepçesini aldı gitti..
Zaten tsunami de bitti.. Deprem derseniz..
Boş verin depremi derim.. Dua edin de yağmur bardaktan boşanırcasına yağmasın..
Ahmakıslatan cinsi de yeter mi?
O kadarını bilemem..