Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Huylu huyundan vazgeçmezmiş.. Dün yeniden başladılar..
Nedir o diyeceksiniz?
İktidarın vurduğuna sen de vur politikası..
Bir süredir yapmıyorlardı; normalleşiyoruz diye sevinmiştim.. Ara vermeleri meğerse, molaymış..
Dün itibariyle serbest atış devreye sokuldu..
Vur abalıya faaliyeti diyelim..
Bu kez hedef tiyatrocular..
Başbakan siz kimsiniz diye çıkıştı ya.. Despot olmakla suçladı ya.. Başbakan bir vurduysa onlar beş vuracak..
Linç ayinine katılmayı bayılıyorlar.. Düşme ihtimali olana vurmayı, sendeleyene yumruk atmayı adet edindiler.. Kim önce çakacak diye yarışıyorlar!..
*
Neler yazmadılar ki.
Tiyatro sanatçıları bağnaz tutucu, halkı küçümseyen, yarı cahil, burnundan kıl aldırmayan bir kitleymiş..
Bu hepsinin en büyük amacı memur olmakmış..
Zaten kıyameti bunun için koparıyorlarmış.. Sanat icra etmek için değil memur kalabilmek için!.
*
Diyorlar ki; sanatçı geçinen bu insanları toplumun sırtında taşımanın bir anlamı var mı?
Ya adam gibi sanat icra etsinler, ya da kapının önüne koyalım..
Tiyatroculara hitabet tarzı da şu..
Asalak tayfası!
Yazılan çizilen bu minvalde lafı fazla uzatmayalım.. Konumuz tiyatrocular değil, bu tavır..
*
Yeni değil, daha önce de yaptılar.. İktidar kime kızarsa onlar beş kat, on kat kızıyor.. Anında karalama kampanyası başlatıyorlar..
Hatırlayın, bir süre önce tıp fakültelerindeki hocalar için de yapmışlardı.
Hocaların ne paragözlüğü kalmıştı, ne avantacılığı!
Doktorları itibarsızlaştırma yarışına giriştiler de ne oldu..
En değerli hocalar, dalında bir numara olan hocalar, sadece doktor değil, uzman yetiştiren hocalar üniversiteden ayrıldı..
Kim kaybetti!
Hocalar kaybetmedi, biz kaybettik..
Tıp fakülteleri kan kaybetti, değer kaybetti..
Kimin umurunda diyorsanız o başka!. Dilerim dört, beş yıl sonra ‘ah vah çekmeyiz’..
*
Lafı uzatmayalım aynısı tiyatroda da olacak..

Haberin Devamı

Muhafazakar tiyatro furyası
Özelleştirme maskesi altında tiyatroların kapısına kilit vurulunca neler olacağına bakalım..
Muhafazakar tiyatro furyası başlayacak..
Merdivenaltı tiyatroları mantar gibi bitecek.. Ne gruplar türeyecektir, ne topluluklar..
Senaryoyu kapan ya belediyenin kapısını çalacak ya da Kültür Bakanlığı’na koşacak..
Araya siyasetçiler girecek, torpil tavan yapacak..
Devlet sponsorluğu az buz bir şey mi?
Parayı kaptın mı, sırtın yere gelmez..
*
Hazır bu işi ballandıracak kadro da var..
‘Tufeyli tayfası’nı gönderdik işin cılkı çıktı, kalite sizlere ömür diye yazacak halleri yok ya..
Methiye düzecekler..
*
Peki seyirci bulamazlarsa..
Bulurlar..
Muhtarlar ne güne duruyor.. Onlar seyirci toplar, belediyeler otobüs kaldırır, kumanyalı, promosyonlu seferler düzenlenir..
Olur biter..
Tiyatro halka indi diye manşet bile çakarlar..

Haberin Devamı

Başbakan’ın tavrı demokrasi sorunu
Niye diyeceksiniz?
Sorun yerel yönetimin sorunu.. Adı üstünde şehir tiyatrosu, belediye tiyatrosu..
Karar merci kim?
Yerel yönetim.. Halka hesap verecek olan kim? Belediye Başkanı.. Başı ağrıyacak veya alkışlanacak olan kim? Başkanla birlikte bu kararı alan belediye meclis üyeleri..
Yani sorun tiyatrocularla, belediyeciler arasında..
Yerel..
Müdahale eden kim?
Merkezi iktidar.. Başbakan..
Kapatacağız diyen de o!..
*
Ne oldu yerinden yönetim! Yerel yönetim!.. Şehir tiyatrosundaki oyunlara bile merkezi yönetim müdahale ediyorsa..
Demokrasi sorunu var demektir..