İktidar partisi öyle bir teklif sundu ki diğer partilerin ‘olur’ vermesi, teklifin Meclis’ten geçmesi imkansız..
O kadar acayip ki eleştirilecek tarafı bile yok..
Çöpe at gitsin cinsinden..
Özeti şu..
Başkan seçilecek, başkan ekibini kuracak, o ekibi beş yıl boyunca kimse denetleyemeyecek.. Başkanın dediği dedik çaldığı düdük olacak..
Başkan valileri de atayacak, kaymakamları da, emniyet müdürlerini de, yüksek yargı üyelerini de, müsteşarları da, daire başkanlarını da, genel müdürleri de, il müdürlerini de..
81 ildeki devlet kadrolarının tümünü başkan atayacak..
Onlarla birlikte ülkeyi yönetecek..
İstediği gibi at koşturacak..
Bunun adı kuvvetler ayrılığı değil, Meclis’i devre dışı bırakma operasyonudur.. Denetimsiz, dikensiz gül bahçesi yaratma girişimidir..
*
Böyle yönetilen ülkeler yok değil var.. Ama adına demokrasi denmiyor.. Başka şey deniyor..
Modern diktatörlük falan deniyor..
Yeni sistemde hükümeti artık halk denetleyecekmiş!
Ne zaman denetleyecek?
Beş yılda bir seçimden seçime.. Kandırmacaya bakın..
Böyle bir denetim mekanizması olur mu?
Neyse lafı uzatmayalım..
Bu iş olmaz..
Olmayacağını zaten iktidar partisi de biliyor.. Ölümü gösterip sıtmaya razı etme politikası uyguluyor..
Ölümü gösterdi.. En kötüsünü teklif etti..
Ne oluyoruz dedirtti.. Telaş yarattı..
Bir süre daha konuşulsun, şapkadan başka tavşan çıkaracak.. O da olmazsa başka tavşan..
En sonunda..
Eee, size de bir şey beğendiremiyoruz diye isyan edecekler.. Ucube sistemin düzeltilmemesinin suçunu muhalefete yıkacaklar..
Dört yıl savaş yok
Obama kazandı, herkes rahat bi nefes aldı.. Eskiden böyle değildi, ABD’deki başkanlık seçimi ABD vatandaşları kadar bizi de ilgilendirmeye başladı..
New Yorklu kadar
Nevşehirliyi de..
Başkan kötü çıkarsa, başkan maceraperest çıkarsa sadece New Yorklunun değil.. Nevşehirlinin de başı belaya giriyor..
Çoğu zaman daha fazla giriyor..
Bu sebepten olsa gerek haber kanalları sanki seçim Türkiye’deymiş gibi izlediler..
24 saat canlı yayın yaptılar..
Halkın ilgisi de vardı.. Çünkü dünyada şöyle bir imaj var..
Cumhuriyetçiler askeri çözümden yana.. Demokratlar diplomatik çözümden yana.. Gerçi Obama ‘diplomatik çözümle’ pek bir şey çözemedi ama Cumhuriyetçi Bush’un ‘askeri çözümle’ verdiği tahribat ortada..
Askeri çözüm; çözüm değil..
*
Dün sabahtan itibaren bundan sonra ne olur muhabbeti başladı.. Çok fazla bi değişiklik olmaz.. Obama dün ne yaptıysa yarın da onu yapar..
İsrail’in dolduruşuna gelmez.. İran’ı vurmaz.. Ortadoğu’da karışıklık çıkarmaz..
Kısaca..
Önümüzdeki dört yıl savaş olmaz derim..
İsrail hariç dünyadaki sevinç dalgasının nedeni bu..
Şemdin Sakık bombası
Gizli tanıklıktan açık tanıklığa geçen Şemdin Sakık’ın söylediklerine baktım öyle vay be dedirten bi şey yok..
Olması da zaten mümkün değil..
Gördüklerini, bildiklerini değil duyduklarını aktarıyor.. Dünkü oturumda kendini pompalamış.. Öcalan’ın Şam’dan kendisinin yaptığı plan sayesinde getirildiğini söylemiş..
Yakında ulusal kahraman ilan edilirse şaşırmam..
Neyse bu başka konu.. O dönem o kadar karanlık ki ne söylesen gider.. Ne söylesen alıcısı çıkar..
Peki belge var mı?
Önemli olan burası..
Mesela 1993’te öldürülen Tuğgeneral Aydın için devlet içinden bir ekip vurdu demiş.. Generali helikopterden iner inmez bir asker vurdu, o askeri de başka bir asker vurdu demiş...
Doğru mu acaba?
Savcının elinde belge, bilgi var mı bilmiyorum.. Sakık bunları savcıya yıllar önce anlatmış, iddiaları araştırıldı mı? Olayı gören yeni tanıklara ulaşıldı mı? Generalin öldürülme dosyasının içi tamamlandı mı?
İnsanları rahatsız eden şu..
Belge yoksa Sakık’ın sözüyle hüküm vermek doğru mu?
Değil..
*
Şu da var.. Sakık’ın konumuna bakalım.. 15 yıldır hücrede.. Bir 15 yıl daha kalacak.. Ruh hali ortada ne istenirse söyleyecek pozisyonda.. Önüne ne koysan okuyacak, imzalayacak halde..
Güvenilmez yani..
Sakık’ın söylediklerini doğrulayan başka tanıklar yoksa, söyledikleri tarihe Şemdin Sakık bombaları olarak geçmeye namzet..