Mehmet Yalçın

Mehmet Yalçın

Tüm Yazıları

Kış günleri, konyağın tadına varmak için de en iyi günler...
Bir yandan ısınmak, bir yandan da zengin lezzetlerle burnu ve damağı şımartmak için konyak yudumlamaktan daha iyisi yok

Konyak icad edildiği 1600’lü yıllardan bu yana daha çok soğuk iklimlerde, ağırlıklı olarak da kışın içiliyor. Zira yeryüzündeki bütün diğer içkilerden daha iyi ısıtıyor, Türkiye’de benzerine “Kanyak” adının verilmesinden de sezileceği gibi “kanı yakıyor”. Konyak içerken hem üşüyen ciğerleriniz adeta dağlanıyor hemde burnunuz ve damağınız bir lezzet patlamasıyla şımarıyor, hazza doyuyor.

Haberin Devamı

İçilmeyecek kadar kötü şaraplardan yapılıyor

Konyak sert içkilerin en soylusu,
en narini... O kadar ki konyak fıçılarının üzerine diğer içkilerde olduğu gibi yağlıboyayla rakam bile yazılamıyor.
Ne yazılacaksa, tebeşirle yazılıp çiziliyor fıçıya. Çünkü konyak fıçının dışındaki yağlıboyanın kötü kokusunu bile alacak kadar hassas. Şişelenmeden önce alkol derecesi düşürülürken, içine bir viskideki gibi memba suyu katılamıyor. Zarif rayihalara hiçbir yabancı tadın rakip olmaması için tamamen nötr distile su kullanılıyor... Ve bu içkinin yeterince yıllanmış iyi çeşitleri, soğuk havalarda yudumlandığında, “Hollandalı kaptanlar iyi ki bu içkiyi icad etmiş, Fransızlar iyi ki bunu geliştirmiş” dedirtiyor.

Konyak, Fransa’nın Atlantik Okyanusu’na yakın güneybatısındaki Cognac kasabası civarında yapıldığı için bu ismi alıyor. Bu kasabanın beyaz şarapları, çok yüksek asitli olduğundan Fransa içinde pek tercih edilmez, ucuz fiyatlarla kuzey Avrupa ülkelerine gönderilirmiş. Orta Çağ’da şaraplar yelkenli gemilerin küflü ambarlarında, fıçılarda haftalarca seyahat ettiğinden, düşük alkollü bu şaraplar varış limanında genellikle bozuk çıkarmış.

O dönemde deniz ticaretine egemen olan Hollandalı kaptanlar, önce bu şarapları kaynatıp çektirmeye uğraşmışlar. Zamanla şarabı damıtmayı akıl etmişler, bir defa damıtılan
30 derece alkollü “konsantre” şarabı satarak nakliyeden tasarruf etmiş ve fireyi önlemişler. Yıllar geçtikçe bir kez daha damıtma akıl edilmiş, ortaya çıkan 65 derecelik alkolün fıçıda bekledikçe güzelleştiği görülmüş. Çok sevilen bu yeni içkiye “Yanık şarap” anlamına gelen “brandewijn” adı verilmiş.

Haberin Devamı

Bu deyim brandy’ye, konyak bölgesinden geldiği için de cognac brandy’ye dönüşmüş. 1930’larda konyak bölgesi coğrafî adını dünya çapında tescil ettirip sadece “cognac” ibaresini kullanır olmuş. Ortaya çıkan durum da “Her konyak bir brendidir, her brendi bir konyak değildir” diye özetlenmiş.

Buzla da içen var ama en iyisi vücut sıcaklığı

Konyak yüzyıllar boyu Fransa’nın kuzeyi ile İngiltere, Hollanda, Danimarka, Almanya gibi soğuk Avrupa ülkelerinde yudumlanmış. Asıl amaç lezzet almak kadar da ısınmak olmuş.
O kadar ki, İsviçre’de ünlü St. Bernard köpeklerinin boyunlarına birer fıçı konyak bağlamak bir gelenek haline gelmiş. Köpekler kayıp bir dağcı bulduklarında, dağcı fıçının musluğunu açacak kadar mecali kalmışsa birkaç yudum konyak içmiş, böylece kendine gelip donmaktan kurtulmuş.

Günümüzde konyak ağırlıkla bir Asya içkisi. Kurnaz Fransız tüccarlar sayesinde 20’nci yüzyılın başından itibaren bir moda ve prestij unsuru olmuş, en pahalıları Asya ülkelerinde tüketilmiş. Çoğu sıcak ve nemli iklimli bu ülkelerde konyak genellikle buz, bazen de soda ilavesiyle yudumlanıyor ve birçok yiyeceğe eşlik ediyor.

Haberin Devamı

Pazarın büyüklüğünden dolayı, Fransız konyakçılar da bu rüzgara kapılıyor, “Konyak aslında buzla içilir” diyecek kadar ileri gidenlerine dahi rastlanıyor. Bu konyağın anavatanında büyük tepki çekiyor, billboard’lara “İçine bir buz düşmemiş konyak kadehi hiçbir şey görmemiş demektir” afişleri asıldığı ve Fransızların da tepki olarak konyak boykotu başlattıkları dönemler bile yaşanıyor.

Biz konyakta aslında şanslıyız ama bu şansı değerlendiremiyoruz. Zira içkinin vergisini alkol oranına göre belirleyen düzenlemeler sayesinde, VSOP damgalı iyi bir konyağın fiyatı, 12 yıllık viski fiyatına çok yaklaştı. Konyak artık daha erişilebilir durumda, üstelik Hennessy, Courvoisier, Martell, Remy Martin gibi pek çok ünlü konyak raflarda.

Kış günleri konyağın tadını çıkarma zamanı ama asla buz ya da soda koymayın, balon bir kadehi dörtte birine kadar doldurup avucunuzda ılıtın. Vücut sıcaklığınıza erişirken de sık sık koklamayı unutmayın. Konyak içkilerin en parfümlüsüdür. O kadar ki “içilmez, koklanır”...