Köy aydınlanırdı!

18 Nisan 2019

Mustafa Kemal, 1913 yılında askeri ataşe olarak atandığı Sofya’da Büyük Bulgar Oteli’nin bahçesinde arkadaşı Şakir Zümre ile birlikte kahvesini içmektedir. O sırada otelin bahçesine üzerinde tozlu elbiseleriyle bir köylü girer. Masalardan birine oturur. Garsonlar köylüyü masadan kaldırıp dışarı çıkarmak isterler. Köylü direnir. Biraz zorlanınca:

“Bulgaristan benim alnımın teriyle doyuyor, onu koruyan benim tüfeğim, neden dışarı çıkacakmışım!” diye bağırır.

Mustafa Kemal bu olaydan çok etkilenir: “Şakir, bizim köylümüzün de bu adamlar gibi kendinden emin olması, hakkına sahip çıkmasıgerekir” diye konuşur...

Sonraları Atatürk’ün ağzından duyulan: “Köylü milletin efendisidir” sözü bir seçim vaadi değil bir temel siyasettir.

Atatürk köylümüz için 1925 yılında bakınız ne diyor:

“Türkiye’nin hakiki sahibi ve efendisi, hakiki üretici köylüdür. Yedi yüz yıldan beri dünyanın dört köşesine göndererek kanlarını akıttığımız, kemiklerini yabancı topraklarda bıraktığımız ve yedi yüzyıldan beri emeklerini ellerinden alıp gereksiz yere harcadığımız ve buna karşın sürekli hor görüp aşağıladığımız ve bunca fedakârlıklarına ve iyiliklerine karşı, nankörlük, küstahlık ve baskıyla uşak derecesine

Yazının Devamı

Can Bartu ile...

16 Nisan 2019

Şöyle böyle 60 yıl oluyor... Fenerbahçe Stadı’nın tribün arkasında mahalle maçı yapmışız. Maç bitmiş. Tam giyinip gideceğiz, sahanın içinde Can Bartu’nun tek başına şut idmanı yaptığını görüyoruz. Koşar adım kale arkasına gidiyoruz. Can bizi görünce:

- Hadi biriniz geçin kaleye diyor...

Mahalle takımının kalecisi olarak bu görev bana düşüyor. Can o raket gibi sol ayağından o kadar emin ki... Her attığı şutu kale direğinin içine vurdurarak gol yapıyor. Bazı şutlar direğe vurup geri gelse de çoğu direğe çarpıp içeri giriyor. Ben kaleci olarak şutları sadece seyrediyorum. O arada beni de onurlandırmak için bir iki topu kucağıma doğru atıyor. Ben böylece Sinyor’ün gollük şutlarını kurtarmış oluyorum! Bizim arkadaşlar beni alkışlayarak dalga geçiyor. Hey gidi yıllar... Ne çabuk geçtiniz...

Moda’da gezinti

Hafta sonları Kadıköy ve Moda adeta Şanghay gibi... Caddelerde kalabalıktan yürünmüyor. Modalılar hafta sonları evden çıkamıyoruz, diye şikâyetçi. Metro ve vapurla kentin dört bir yanından özellikle gençler Moda’ya koşuyor. Bir aşağı bir yukarı yürüyorlar. Deniz kenarında oturuyorlar. Kimileri kafelerde nefesleniyor. Kimileri dondurma kuyruğunda. DODO Kafe’nin sahibi Aydın Bey dostumuz bu

Yazının Devamı

YSK iki arada!

13 Nisan 2019

Yüksek Seçim Kurulu’nun 1 Temmuz 2014 tarihinde verdiği... Başkan Sadi Güven ve 10 üyenin imzasını taşıyan karara göre:

“Seçmen listeleri kesinleştikten sonra listelerde hile tespit edilirse seçimler yenilenemez, yalnız hile yapanlar ceza mahkemesinde yargılanır.”

Eğer karar hâlâ geçerliyse, ki geçerli olmaması için sebep yoktur, Büyükçekmece’de süren soruşturmanın sonucu seçimlerin ertelenmesine yol açmayacaktır.

AKP tarafı olağanüstü itiraz başvurusu için oy sayımının tamamlanmasını bekliyor. CHP milletvekili ve anayasa hukukçusu Prof. İbrahim Kaboğlu ise bu sürenin aşıldığı görüşünde. Diyor ki:

“298 sayılı Kanun, madde 130’a göre, YSK’ye 7 günlük olağanüstü başvuru süresi 8 Nisan Pazartesi akşamı sona erdi.”

Bir başka tartışma KHK ile işine son verilmiş adayların belediye başkanlıklarının iptalinde yaşanıyor. YSK, Diyarbakır Bağlar, Van Tuşba, Van Edremit, Muş Çaldıran, Erzurum Tekman, Kars Digor başkanlıklarını kazanan adayların mazbatalarını vermedi. Gerekçe, daha önce KHK ile görevlerinden ihraç edilmiş olmaları... Seçime katılmalarında sakınca görülmeyen adayların başkanlık yapmalarında sakınca görülmesini muhalefet sert şekilde eleştiriyor. KHK’lilerin, malum, milletvekili

Yazının Devamı

Çaylar soğudu!

11 Nisan 2019

Dünyada en çok çay tüketilen ülke hangisidir? Türkiye.

Dünya istatistiklerine göre Türkiye’de yılda adam başı 3.16 kilo çay tüketiliyor.

İkinci sıradaki İrlanda’da bu rakam 2.19, İngiltere’de 1.94, İran’da 1.50.

Peki, dünyada en çok çay üreten ülkeler hangileri?

Başta Çin geliyor... Onu Hindistan, Kenya, Sri Lanka, Vietnam izliyor. Türkiye çay üretiminde dünyada 6’ncı sırayı alıyor.

Neticede çay üretim ve tüketimi ülkemizde çok canlı bir piyasa oluşturuyor.

Bu durumda en büyük çay üreticimiz ÇAYKUR’un büyük kârlar etmesi beklenir öyle değil mi? Değil... ÇAYKUR 2018 yılında 657 milyon TL zarar etti...

2017’de 267 milyon lira zarar ilan etmişti.

Yazının Devamı

Rusya dostluğumuz...

9 Nisan 2019

Cumhurbaşkanı Erdoğan S-400 ve Suriye konularını konuşmak üzere Rusya’ya bu yılın üçüncü gezisini yaptı. Moskova ile ilişkiler Birinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en sıcak günlerini yaşıyor. Rusya, malum, hem Kurtuluş Savaşı’nda hem Cumhuriyet’in ilk yıllarında Türkiye’yi her açıdan desteklemiştir. Söz dostluktan açılmışken, Kurtuluş Savaşı yıllarında Ankara’da Sovyetler Birliği Büyükelçisi olarak bulunan Semyon Aralov’un bir anısını buraya iliştirelim:

Kurtuluş Savaşı sürerken Türkiye’de bir nalbant okulu açılması gündeme gelir. Bir sohbette Mustafa Kemal, Büyükelçi Aralov’a bu ihtiyacı şöyle açıklar:

- Rum ve Ermeni yurttaşlar ülkemizi terk ettiler. Atlarımızı nasıl nallayacağımızı öğrenmemiz gerekiyor.

Üç ay sonra nalbant okulunun ilk mezuniyet törenine Aralov da davetlidir.

Törende atın tabanına ilk nalı Mustafa Kemal’in çakması rica edilir.

Mustafa Kemal nalı alır ve Aralov’a uzatır:

- Ekselansları, bu nalı atın ayağına siz çakınız.

Aralov’

Yazının Devamı

İki arada bir derede!

6 Nisan 2019

ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, Rusya’dan alınacak S-400 füzeleri konusunda açıklama yaptı:

- Türkiye kararını vermeli. Ya tarihteki en başarılı askeri ittifakta önemli bir ortak olarak kalacak ya da umursamaz bir kararla ittifakımıza zarar verecek” dedi.

Pence üstü kapalı olarak NATO üyeliğimizin de son bulabileceğini anımsatıyor. E. Gen. Nejat Eslen bu tehdit üzerine:

- Sanırım Mike Pence NATO antlaşmasını iyi bilmiyor, diyor...

- Neden?

- Çünkü Amerika hatta tüm üyeler istese de bir üyeyi NATO’dan çıkaramazlar. Kuzey Atlantik Antlaşması’nın 13. maddesine göre bir üye ayrılmayı ancak kendi isteyebilir. Diğer üyeler bir üyenin ayrılmasına karar veremezler. ABD’nin hücumları yalnızca S-400’lerden ibaret değil. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Robert Palladino, “Kuzey Suriye’de Türkiye’nin tek taraflı harekâtının yıkıcı sonuçları olacağını” söyledi önceki gün. Bu konuda Trump da çarpıcı bir açıklama yapmış: “Kürtlere dokunursanız ekonominizi mahvederim” yollu bir tehdit savurmuştu. Türkiye S-400’lerden vazgeçemeyecek bir noktada bulunuyor. Bir yandan da Batı’nın finansal desteğine ihtiyaç duyuyor. Sonuçta ABD ile Rusya arasına sıkışmış durumdayız.

AVUKAT

5 Nisan yani dün

Yazının Devamı

Laiklik sorusu...

4 Nisan 2019

Ekrem İmamoğlu, seçim kampanyası sırasında yaptığı ayaküstü açıklamalar ve konuşmalarda temel düşünce ve ilkelerini kamuoyuna doğal olarak aktaramadı. Bu yüzden seçim kampanyasında onu izleyenler bir siyasi çizgisinin olmadığı izlenimine kapıldılar. Kâh muhafazakâr, kâh liberal, kâh ideolojisiz biri olduğu yorumları yapıldı.

Oysa dün sözünü ettiğimiz
“Benim Sevgili Başkanım” adlı kitaptaki görüşleri okunduğunda, onun Atatürk ve Cumhuriyet ilkelerine sıkıca bağlı, demokrasi ve özgürlüğe yürekten inanan bir sosyal demokrat olduğu ortaya çıkıyor. Örneğin bakınız “Yönetim anlayışınızda laikliğin yeri nedir?” sorusuna nasıl yanıt veriyor:

“Mustafa Kemal Atatürk’ün laiklik adımının Türkiye adına ne kadar değerli, ne kadar vazgeçilmez bir prensip olduğunun altını çizerek başlamak benim için bu ülkenin kurucusuna karşı büyük bir manevi borç... Bugün yaşamakta olduğumuz onlarca sorunun derinliklerinde laiklikten uzaklaşma politikaları var. Laiklik bu toplumun bir arada yaşayabilmesini sağlamanın olmazsa olmazıdır. Bu ilke korunmazsa Türkiye’yi zannedildiğinden çok daha problemli günlerin bekleyeceği bilinmelidir. Laiklik olmazsa demokrasi de olmaz... Devletin özgürlükçü temelde her

Yazının Devamı

Nasıl bir lider?

2 Nisan 2019

Türkiye tarihi bir seçim yaşadı...

Gerilimli bir seçim sürecinin içinden yeni bir liderin doğuşunu izledik.

Ekrem İmamoğlu, seçim kampanyası süresince yürüttüğü düzeyli, barışçı, sakin kampanyayla yalnızca bugünkü değil, gelecek nesillere de örnek olacak bir lider portresi çizdi.

Seçim gecesinin gelgitlerini örnek bir ustalıkla yönetti.

İmamoğlu’nu iyi tanıyor muyuz? Aklında nasıl bir yönetim ve belediyecilik anlayışı var? Şehir ve ülke politikasında nasıl bir vizyona sahip? İstanbul’u hangi ilkelere göre yönetecek?

Gazeteci arkadaşımız Mine Kılıç, İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı sırasında onunla günlerce konuşarak kapsamlı bir kitap
hazırlamıştı: “Benim Sevgili Başkanım”... O kitaptan, İmamoğlu’nun düşünce haritası ve ilkelerine ilişkin

Yazının Devamı