Galat-ı Meşhur...

21 Nisan 2016

Soner Yalçın’ın son kitabı “Galat- ı Meşhur” şaşırtıcı bilgiler ve sağduyulu yorumlardan oluşuyor. CHP ile ilgili bölüm özlü bir siyaset dersi ve Cumhuriyet tarihi özeti niteliği taşıyor. Biz kitaptan aktüaliteye uygun olarak Hrant Dink’le ilgili bir bölüm seçtik:
“Cinayet dokuz yıldır çözülemediyse “Hrant‘ın Arkadaşları”nın büyük suçu var. Hiç utanmadılar… Hrant soruşturması konusunda araştırmalar yapan gazeteci Nedim Şener, Ergenekon örgütü üyesi olarak Silivri Cezaevi’nde tutulurken, “Uluslararası Hrant Dink Ödülü’nü” Taraf gazetesi genel yayın yönetmeni Ahmet Altan’a verdiler!
“Siz Kimi Kandırıyorsunuz” adlı kitabımı Hrant Dink’e ithaf etmiş beni sürekli Ermeni düşmanlığıyla suçladılar.
“Hrant’ın arkadaşları” hep Cemaat’le kol kolaydı. Hâlâ birlikte yürüyorlar…
Ergenekon yalanı bitti… “Hrant’ın arkadaşları”na yeni bir meşguliyet gerekiyor.
Gündemde “Paralel Yapı” var; bu olabilir mi? Olmaz.
Yurtdışından davet gelmezse yaşayamazlar! Buldular; “Ermeni Soykırımı” yalanına sarıldılar. Hrant Dink’i şimdi bu yalana maske yapıyorlar. Ölüm yıldönümünde şu pankartın arkasında yürüdüler :

Yazının Devamı

AB ile peşrev!

20 Nisan 2016

AB ile ilişkilerde yeni bir fırtınanın eşiğindeyiz...
Başbakan Davutoğlu dün Strasbourg’a hareket etmeden önce bombayı patlattı:
“Haziran ayında vize muafiyetinin devreye gireceğine olan inancımı sürdürüyorum. Olmaması halinde, Türkiye’nin taahhütlerine bağlı kalmasını kimse bekleyemez”...
Aradan çok geçmeden AB’den cevap geldi. AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, Türk vatandaşlarına vize serbestisi sağlanabilmesi için Türkiye’nin tüm şartları yerine getirmesi gerektiğini söyledi.
AB Türkiye’nin 72 kriteri yerine getirmesini şart koşmuştu.
Geçen hafta sonu Dışişleri Komisyonu’na bilgi veren Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru:
- 72 madde şartından 44 kriteri tamamladık, 28 kriter üzerindeki çalışmalar sürüyor, demişti.

Yazının Devamı

Çocuklar nerede?

19 Nisan 2016

23 Nisan’da Meclis resepsiyonu iptal edilir, ulusal bayramların sönükleştirilmesi için türlü bahaneler yaratılırken... Tam 23 Nisan’a bir alternatif etkinliğin konulduğu ortaya çıktı...
Bu etkinliğin adı “Ümmetin Renkleri Türkiye’de Buluşuyor”
Haberi Odatv’den aktarıyoruz:
“Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Başbakanlığa bağlı TİKA’nın sponsorluğuyla 23 Nisan’da etkinliği düzenleyen İsmailağa Cemaati’nin İDDEF (İnsana Değer Veren Dernekler Federasyonu) kuruluşu olurken, İsmailağa Cemaati resmi afişte İsmailağa Derneği, Ahmet Yesevi Derneği ve Cübbeli Ahmet Hoca’ya yakın Lalegül Tv isimleriyle yer aldı. Bazı afişlerde ise bizzat Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü’nün fotoğrafı kullanıldı.”
***
23 Nisan Çocuk Bayramı nedeniyle her yıl düzenlenen 23 Nisan Şenliği ne durumda diye sorarsanız... O şenliği bitirmek için de etkin bir çalışma yürütülüyor...
Çocuk şenliğine 2007 yılında 61 ülke ile rekor katılım olmuştu.

Yazının Devamı

Mizah fişeği...

17 Nisan 2016

Gazeteler pazar günleri hafif konuları işler, okurların haftanın ağırlığından kurtulması için mizaha da genişçe yer verir. Ne var ki artık mizaha pek gerek kalmıyor. Çünkü her şey mizah oldu. Buyurun size tazesinden bir kara mizah örneği...
Polis 31 Mart günü Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni basıyor. Bu olaydan sonra istifa eden Fakülte Dekanı Prof. Serpil Sancar gelişmeleri Mülkiye Haber’e şöyle anlatıyor:
“31 Mart 2016 Perşembe günü SBF’de vize sınavları devam ederken Hukuk Fakültesi’nde öğrenciler arasında meydana gelen kavgayı önlemek amacıyla kampüse giren Çevik Kuvvet, hiç bir sorun ve neden yokken, SBF’nin de içine girerek öğrencilere yönelik tahrik edici ifade ve davranışlarda bulunmuştur. Daha sonra Fakülte bahçesindeki öğrencileri binanın içine girmeye zorlamış ve araya giren öğretim üyelerini tartaklamış, Dekan olduğumu belirttiğim halde, bulunduğum yere gaz fişeği atılmıştır.”
Dekan Hanım’ın sözlerinin devamına dikkat:
“...Fakülte arka bahçesinde öğrencileri içeri sokmak amacıyla Çevik Kuvvet’in attığı gaz fişeklerinden biri habersiz biçimde bir hocamızın cebine girmiş ve hocamız bunu fark etmeden Akademik Toplantı salonundaki konferansı izlemeye gitmiştir. Hocamızın

Yazının Devamı

Zorunlu hatırlatma!

16 Nisan 2016

CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun Türkiye’de tarikat ve cemaatlerin 10 binden fazla kaçak yurt ve ev açtığı sözlerine dün yer vermiştik. Bu kaçak yurtların, üç yıl önce kanunlardaki cezaların kaldırılmasıyla AKP tarafından teşvik edildiğini de kaydettik.
Çuvaldızı AKP’ye, iğneyi Kemal Bey’e batıralım...
Örneğin bu kaçak yurtlar 10 bine ulaşıncaya kadar Kemal Bey’in haberi olmadı mı?
Kaçak yurtlara onay veren yasa çıkarılırken bir itirazı oldu mu?
Arşivi taradık, hayır olmamış.
Kemal Bey’in 2010 yılında Almanya’da verdiği demeç hatırlardadır:
- Türkiye’de laiklik tehlikededir diyemem...

Yazının Devamı

Kaçak yurtlar...

15 Nisan 2016

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Karaman’daki tecavüz olayları üzerine yaptığı konuşmalarda kaçak yurt ve evlerin sayısının 10 binden fazla olduğunu söylüyor.
Bu noktaya nasıl gelindi? Kaçakların önündeki son engel nasıl kaldırıldı?
Üç yıl önce nisan ayında Meclis’ten bir yasa çıkıyor. Bu yasa gazete manşetlerine şöyle yansıyor:
“Kaçak Kuran kursları başta olmak üzere kanuna aykırı eğitim kurumu açanlar Türk Ceza Kanunu kapsamından çıkarıldı ve hapis cezası kaldırıldı.”
Bu madde, yasaya aykırı eğitim kurumu açanlara ve işletenlere 3 aydan 1 yıla kadar hapis veya adli para cezası verilmesini öngörüyordu.
Yeni yasayla artık izinsiz açılan her türlü eğitim kurumu hakkında adli soruşturma yapılmayacak, bu kurumları açıp işletenlere hapis cezası verilmeyecekti.
Oysa kaldırılan madde iyi kötü işlemiş, 2009’da 58, 2010’da 31, 2011’de 33 ve 2012’de 46 kişi mahkum edilmişti.

Yazının Devamı

Anayasa dersleri...

14 Nisan 2016

İktidar, başkanlığı öngören yeni anayasa için yeni bir atağa hazırlanırken...
Türk Hukuk Kurumu Başkanı Sabih Kanadoğlu’nun, 3 Şubat 2016 günü Ankara’da düzenlenen Anayasa panelinde yaptığı konuşmaya göz atıyoruz. Kanadoğlu 4 yıl için seçilen Meclis’in Anayasa’yı değiştirebileceğini ancak yeniden anayasa yapamayacağını söylüyor. Yeni anayasanın ancak barajın indirildiği bir seçimle oluşturulacak Kurucu Meclis tarafından yapılabileceğini anlatıyor. Mevcut Meclis’in bırakın yeni bir anayasa yapmayı, Anayasa Uzlaşma Komisyonu bile kuramayacağını bildiriyor. Diyor ki Kanadoğlu:
“... Ne Anayasa’da, ne İç Tüzük’te Meclis’te A’dan Z’ye yeni bir anayasa yapmak için komisyon kurulması izni yoktur. Bu şekilde kurulacak bir komisyonun meşruiyeti yoktur. Neden yoktur? Çünkü hiçbir kişi veya organ kaynağını Anayasa’dan almadığı bir yetkiyi kullanamaz. Anayasa, kendisini yok etmesi için bir komisyon kurulmasını zaten kabul etmez. O halde siz nasıl olur da anayasanın bu amir hükmünü yandan dolaşarak çiğner ‘kurduğum bir komisyonla ben bunu görüşeceğim’ diyebilirsiniz. Siyasi partiler eğer bu konuda bir görüşme yapacaklarsa kendi aralarında yapabilirler. Ama Meclis Uzlaşma Komisyonu adını

Yazının Devamı

Açılımın intikamı

10 Nisan 2016

Deniz Baykal’ın 2009 yılı eylül ve ekim aylarında yaptığı iki konuşmayı geçen pazar günü yazdık. Baykal demokratik açılımın tamamen PKK’ya yarayacağını söylüyor, iktidarın bu tuzağa “yıkıcı sonuçlarını bile bile girdiğini” anlatıyordu. Açılıma kesinlikle karşıydı.
Baykal bu açıklamalarından 7 ay sonra, kaset komplosuyla CHP’den tasfiye edildi. Açılıma karşı çıkan Onur Öymen gibi milletvekilleri de ilk seçimde CHP’den dışlandılar.
2011 Genel Seçimi’nden dört gün sonra yeni Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na hükümet - PKK görüşmeleri sorulduğunda yanıtı şu oldu: “Memleket için faydalı olacaksa neden karşı çıkalım?”
***
Balyoz mahkûmlarından emekli Albay Ahmet Küçükşahin, “Balyozla Gasp Edilen İtibar” adlı piyasaya yeni çıkan kitabında, Genelkurmay Başkanlığı’nın 2009 yılında Kürt açılımı üzerine yayımladığı bildiriyi aktarıyor:
- Türk Silahlı Kuvvetleri ulus - devlet ve üniter - devlet yapısına hiçbir gerekçeyle zarar verilmesini kabul edemez.
- Kültürel farklılıklara saygılıdır. Ancak kültürel farklılıkların siyasallaştırılmasını, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası içinde mümkün göremez.

Yazının Devamı