Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Arkadaşımız Fahrettin Fidan, önceki gün DTP kongresinin yapıldığı Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu’na girmek için polis kontrol noktasına yöneldi. Üzeri aranmış, tam geçiyordu ki bir polis;
- Elinizdeki gazeteye bakabilir miyim, dedi.
- Hayrola? Gazete işte, neyine bakacaksınız ki?
- Yasaklanmış gazete mi diye bakacağım...
- Şimdi duydum, içeride Apo’un posteri açılmış, siz ona bakacağınıza benim elimdeki gazeteye bakıyorsunuz...
Polis, sakin bir üslupla garabeti izah etti.
- İçeride bir tek polis yok. Hükümet komiseri davet etmedikçe içeriye girmemiz yasak efendim.
Polis arkadaş cümlesini tam tamamlamıştı kiii... Birkaç metre ileride yüzleri poşulu bir grup, Apo’nun posterini açıp slogan atmaya başlamasın mı? Fahrettin, hareketsiz duran polise sordu:
- Salondaki eyleme neden mühadahale edemediğinizi izah ettiniz. Peki, buna neden mühadale etmiyorsunuz?
- Bakın şu kalabalığa dedi polis, müdahale edersek infial olur, olaylar çıkabilir. Ama merak etmeyin, arkadaşlarımız çekim yapıyorlar, o kişileri daha sonra evlerinden toplayacağız.
Netice: Asayiş berkemal...

Haberin Devamı

Yunanistan’daki seçimleri Papandreu kazanmış.
Onların da siyaseti kısır... Karamanlis gidiyor Papandreu geliyor, Papandreu gidiyor Karamanlis geliyor...
Haldun Ertem

DTP’li Emine Ayna, “CHP ırkçı bir parti” demiş.
“Ayna”ya bakmadan konuşmuştur...
* * *
Almanya’nın eşcinsel Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, “Erkek arkadaşımla her yere giderim” demiş.
Erkeksen! bizim Türkiye’ye gel de görelim...
Fahrettin Fidan

Lord’un nasihati
Ünlü fıkradır... İngiliz Lordu seyahatten erken dönmüş... Malikâneye habersiz girmiş. Yatak odasına çıkınca ne görsün... Leydi, genç bir adamla alt alta üst üste... Lord, Leydi’yi etkileyecek uzun bir nutuk çekmiş. Ve sözünü şöyle bitirmiş:
- Size gelince delikanlı... En azından ben konuşurken nezaketen durabilirdiniz...
DTP’yi izlerken bunu düşünüyoruz... AKP demokratik süreç diye onca eleştiri altındayken... DTP’in hiç “Ben de uslu durayım, şu sürece katkıda bulunayım” gibi bir derdi yok... Şiddet gösterisi yaparak, satır aralarında terörle tehdit ederek sonuç alma eğilimi devam ediyor... Galiba edecek de...

Haberin Devamı

Halk uyanırsa
İtalyan Ulusal Gazeteciler Birliği’nin düzenlediği, Başbakan Silvio Berlusconi’yi hedef alan “Basın Özgürlüğü” mitingi Roma’nın Piazza del Popolo Meydanı’nda yapıldı.
Mitinge halktan çok sayıda kişi katıldı...
“Tıkaçlı haberciliğe hayır” tişörtleri giyen katılımcılar, Berlusconi’nin La Repubblica ve L’Unita gazetelerine açtığı tazminat davasını geri almasını istediler...
Halk Reppublica ve L’Unita gazetelerini mi savunuyor? Hayır, kendi haber alma hakkını. Halk kendi hakkına bu şekilde sahip çıkarsa diktatörler at oynatacak meydan bulamaz. Halk uyursa, altı oyulur.

Maneviyyat...
Başbakan Erdoğan, AKP’nin 3. Olağan Kongresi’nde “Seversiniz, sevmezsiniz ama Ahmedi Hani’siz, Bitlisli Saidi Nursi’siz Türkiye’nin maneviyatı noksan kalır” dedi.
Emekli Müftü İhsan Özkes gönderdiği notta diyor ki:
“İlahiyat fakültesi mezunuyum. 2 sene Mısır’da ihtisas yaptım. Hadis dalında mastır yaptım. ‘Riyazu’s-Salihin’ isimli 6 cilt hadis kitabını tercüme ettim. Ahmedi Hani’yi bu güne kadar hiç duymadım. Haydi, bende noksanlık olsun da, bana hocalık yapan yüzlerce uzmanın da mı maneviyatlarında noksanlık vardı da bana öğretmediler?”
Özkes devam ediyor:
“...Sayın Başbakan o iki zat için bunlarsız ‘Türkiye’nin maneviyatı noksan kalır’ deme hakkına dinen sahip değildir. Çünkü bu söz dine zıttır. Bu söz, din adına bir hüküm vermektir, din adına âhkam kesmektir.
Başbakan olmak; dine hükmetmek, dini istenilen yere çekmek, dini istenildiği gibi kullanmak hakkı vermez.
Sayın Başbakan’ın elinde maneviyat terazisi mi var? Kimlerle maneviyatın tamamlandığını, kimlersiz maneviyatın noksan kaldığını mı tartıyor?

Haberin Devamı

İlgisiz hikâye!
Başbakan bu ülkenin tarihinden Ahmet Yesevi’yi, Hacı Bektaş’ı, Pir Sultan’ı, Hacı Bayram Veli’yi çıkarmaya kalkarsanız, onları görmezden gelirseniz, bu ülke öksüz kalır, yetim kalır diye söze başladı...
Listeye son olarak Said-i Nursi’yi ekledi... Onlarsız maneviyatımız eksik kalır, dedi. Salon alkıştan inledi...
Aklımıza İzmir’in efsane belediye başkanı Osman Kibar’ın bir öyküsü geldi:
Gittiği bir toplantıda karşılayıcılar uzun bir kuyruk oluşturmuş... Osman Kibar baştan başlayarak karşılayıcıları öpmeye başlamış... Sıradakilerin hepsi erkek.. Kuyruğun en sonunda bir genç kız var... Osman Bey erkekleri öpe öpe kızın önüne gelmiş. Uzanmış tam öpecek, kız yanağını geri çekmez mi? Osman Kibar:
- Yahu kızım, demiş, oldu mu şimdi? Sırf seni öpebilmek için bu kadar adamın kıllı suratını öpmek zorunda kaldım...

* DİSK Genel Başkanı Sayın Süleyman Çelebi’ye geçmiş olsun diyor, sağlık dileklerimizi iletiyoruz...