‘Kamu görevlilerine verilen hediyelerin bedellerinin tespiti ve kayda geçirilmesi konusundaki düzenlemeler hakkında ilgili dilekçenizde atıfta bulunduğunuz 3628 Sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu, Mal Bildiriminde Bulunulması Hakkında Yönetmelik hükümleri Cumhurbaşkanlarını kapsamamaktadır.’
Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı M. Emin Kuz, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Kral Abdullah’tan aldığı hediyelerin neler olduğunu ve bu hediyelerle ilgili ne gibi bir işlem yapıldığını soran İzmir Barosu eski Başkanı Noyan Özkan’a yukarıdaki yanıtı vermişti...
Acaba Sayın Kuz’un iddiası doğru mu? Yani 3628 Sayılı Mal Bildirimi Yasası Cumhurbaşkanlarını kapsamıyor mu?
CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu’nu dinliyoruz:
“Sözü edilen yasanın ‘Mal Bildiriminde Bulunacaklar’ başlıklı 2. maddesinin (a) bendi aynen şöyle diyor; Her türlü seçimle gelen kamu görevlileri ve dışarıdan atanan bakanlar kurulu üyeleri.
Bu cümlenin hemen ardından, parantez içinde istisnalar belirtiliyor; “muhtarlar ve ihtiyar heyeti üyeleri...”
Yasanın bu açık hükmüne rağmen Abdullah Gül, yasa beni kapsamıyor diye iddia ediyorsa o zaman iki olasılık söz konusudur; Sayın Gül, ya, ‘ben seçimle gelmiş sayılmam, beni buraya Tayyip Erdoğan atadı’, diyor. Ya da, kendisini Cumhurbaşkanı değil de, muhtar ya da ihtiyar heyeti azası zannediyor... Acaba hangisi?
Abdullah Gül’ün, Baykal ve Bahçeli’yle yaptığı görüşmelerde memleket meseleleri konuşulmamış...
O meseleler içkisiz masalarda konuşulamaz ki...
Haldun Ertem
Bir sefil dönem
12Mart ve 12 Eylül darbe dönemleri dahil... Gazetecilerin efendilerine yaranmak için böylesine utanmazca muhbirliğe soyunduğu... Meslektaşlarını cuntacı, militarist, darbeci vs. diye iğrenç iftiralarla hapse attırmaya çalıştığı bir dönem görülmedi. Tutuklanan ve mağdur duruma düşen kişilere böylesine saldırıldığı, hakaret edildiği, devlete yardımcılığın bu denli ileri gittiği bir başka dönem de yaşanmadı. Nasıl olsa içeri düşenler kendini savunamıyor, avukatları dosyaları göremiyor. Nasıl olsa devlet desteğinde tek kale maç yapılıyor.
Reha Muhtar’ın yazdığına göre... Veli Küçük’ün not defterinde adları bulunduğu gerekçesiyle 40 kişilik bir liste sızdırılmış son olarak basına... Çok inandırıcı bir liste olmalı!
* Eskiden araştırmacı gazetecilervardı...
Şimdi memleketi karıştırmacı gazeteciler var..
Lalettayn geyik
AB Türkiye Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Lagendijk’e okurumuz Genç Köylü “Lalettayn Geyik” adını takmış... Bay Geyik yine lalettayn fikirler öne sürmüş... Hele şu laftaki fiyakaya bakın:
- Siyasi sürece yargı darbesi yapılıyor...
Sayın Geyik anlaşılan bizim basındaki işbirlikçilerin yaratıcılığından da yararlanıyor. Bu parlak lafları kendi zekâsıyla bulması zor... AP raportörü Hollandalı Ria Oomen-Ruijten de konuşmuş “Türkiye’de herkesin güvenebileceği bir yargı maalesef yok” buyurmuşlar...
Bu geyiklerin demokrasiye saygıları olsa bir başka ülkenin içişleri konusunda böylesine langır lungur konuşurlar mı? Ya da Türkiye’nin saygınlığı olsa önüne geleni içişlerine karıştırır mı?
Demokrasilerde parti kapatmanın yeri yokmuş. Öyle diyor Lagendijk...
Profesör Ülkü Azrak soruyor:
“ Bay Lagendijk Belçika’da üç yıl önce, şiddete bulaşmadığı halde yüzde 27 oy almış Vlaams Blok adlı partinin kapatıldığını duymadı mı? Almanya’da NPD’nin kapatılmasının istendiği yolunda bir duyumu olmadı mı?”
Bir Avrupalı parti kapatmanın yanlışlığını savunabilir. Ama Türkiye’de yargıya dil uzatamaz... Lagendijk sözde demokrasi adına ahkâm kesiyor.. Ama ne yazarların gece yarısı evlerinden toplanmasıyla ilgilidir kendileri ne de hangi suçtan tutuklandığı bilinmeyen kimi sanıkların aylarca yargılanmadan içerde tutulmasıyla...
Muhterem, ABD’nin ılımlı İslam projesinin taşeronu kimliğini her fırsatta ortaya koyuyor...
İzmir’de Gündoğdu Meydan›’nda pazar günü saat 13.00’te Sosyal Güvenlik mitingine bekleniyorsunuz.
Baz...
Okurlarımız Vodafon şirketinin Kadıköy’de çeşitli sokaklara baz istasyonu kurduğunu haber veriyor. İstasyonlar köşe başlarında yerden 3-4 metre yükseklikteki direklerin üstüne kuruluyor... Bir tanesi Moda Çocuk Parkı’nın hemen yanı başında. Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk’e durumu soruyoruz... Ulaştırma Bakanlığı bu konuda tüm yetkiyi üzerine aldı, biz müdahale edemiyoruz,
diyor... GSM şirketlerine paranın yolları, çocuklara radyasyonlar...
Lise cehaleti...
Adana Valisi İlhan Atış, bir liseyi ziyaret etmiş. Öğrencilere, Çanakkale Savaşları nerede yapıldı diye sormuş. Gelen yanıt:
- Erzurum ile Kars arasında bir yerde...
Vali “Türkiye’nin komşularını sayın” demiş... Sadece iki ülkenin adı sayılabilmiş; Yunanistan ve İran. Adana’nın ilçelerini sormuş. “Hatay, İskenderun, Tarsus”, diye yanıtlanmış.
Malum... Gerek Başbakan Tayyip Erdoğan, gerek Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, (ve tabii onların basındaki uzantıları) YÖK’e, rektörlere kızdıklarında ikide bir, “Dünyanın en iyi 500 üniversitesi içinde neden bir tek Türk üniversitesi yok?” diye sorarlar... Bu sorularla üniversiteleri halkın gözünden düşürmeye çalışırlar...
Aynı zatı - ı muhteremler, acaba eğitim düzeyinden doğrudan sorumlu oldukları orta öğretimde çocuklarımızın dünyadan böylesi bihaber olmaları karşısında acaba ne düşünürler? Bunun sorumlusu da üniversiteler mi?
Özay Şendir
‘Diyalektik bir şey’ olarak Lozan tartışması...
16 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Sosyolojik hatalar!
16 Mayıs 2025
Zafer Şahin
Sanatçılar ‘Terörsüz Türkiye’ istemiyor mu?
16 Mayıs 2025
Abdullah Karakuş
Krizler, görüşmeler ve sonuçları
16 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
İttifak’ta görüş ayrılığı çıkmadı
16 Mayıs 2025