- Toplumun tamamını kucaklama, herkese eşit mesafe, gerginlik yaratmama, birlik ve beraberlik zemini hazırlama, koordinasyon....Gazeteler genellikle:- Başbakan kendini tarif etti, diyorlar...Acaba? Yukarıdaki özelliklerin hangisi Başbakan'da var? Erdoğan, "Ben bu işte yokum" demek istemiş olmasın!Anayasanın 104. maddesi Cumhurbaşkanı'nın görevlerini sayarken bakınız ne diyor:"... Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Milleti'nin birliğini temsil eder, Anayasa'nın uygulanmasını, devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir..."Bu madde, yüksek yargı organları, TSK, üniversiteler, YÖK başta olmak üzere devlet kurumlarıyla kavgalı ve çoğuyla dargın birinin Cumhurbaşkanı olmaması gerektiğini gösteriyor... Cumhurbaşkanının eşi türbanlı olabilir mi?Bu soru bile geride kaldı. Cumhurbaşkanı öncelikle iktidardan gelecek her yasa ve karara gözü kapalı onay verecek bir "memur" olmamalı... Laik demokratik cumhuriyeti gözeten bir kişilik sergilemeli... Her türlü fotoğrafta Türkiye'yi ve çağdaşlığı temsil etmeli...Fikret Otyam'ın güzel bir ölçüsü vardır ki paylaşırız:"Resmini odamın duvarına asabileceğim, göğsümü gererek işte bu benim cumhurbaşkanım diyebileceğim birini görmek istiyorum o koltukta." Yeni cumhurbaşkanı mutlaka Cumhuriyet'i özümsemiş, ona kalben bağlı biri olmalı... Aksi takdirde koltuk onu, o koltuğu rahatsız eder... Başbakan Erdoğan, cumhurbaşkanında olması gereken özellikleri sıralıyor: Türkçe bir dünya dili haline gelecekmiş. İyi... Biz doğru düzgün konuşamıyoruz, belki dünya konuşur... TRT'nin bir önceki genel müdürü Yücel Yener, konuşmayı sevmeyen biridir. Cumhuriyet'te Esra Yazdıç'a konuştuğuna göre, demek o da dayanamıyor manzaraya... Yücel Yener, TRT'nin "İnançlar doğrultusunda yönetilen bir kurum" olmaya başladığını söylüyor. Ekliyor:- TRT'de dini yayınların artmasından da önemlisi... Kültür programlarından belgesellere, çocuk programlarından eğitim programlarına kadar dini motifler işlenmeye başlanmasıdır. Esas gözden kaçırılan bu... Çizgi filmlerden domuzu çıkarıyorlar artık... TRT'de yenilikler!.. Uğur Korkmaz, Sağlık Bakanlığı, Bursa Devlet Hastanesi Başhekimliği ve Başbakanlığa yazdığı yazının bir kopyasını da bize göndermiş... Korkmaz'dan, elindeki uyuşma nedeniyle EMG tetkiki isteniyor. Randevu almak için Merkez Polikliniklere gidiyor. Kendisine 2 Ağustos tarihine gün veriliyor. Ancak o arada fark ediyor ki... Devlet Hastanesi nörologlarının özel muayenehanelerinden gelen hastalar ellerinde ilgili doktora ait kaşeli imzalı kâğıtlarla EMG tetkiklerini beklemeden yaptırıyorlar..Okurumuz bakanlığın yanıtını bekliyor... Bursa'da sağlık... Başbakan bu defa da Balkan ülkelerini turladı. Dış ülkelerde dil ve diplomasi bilen, o ülkeleri tanıyan elçilerimiz, konsoloslarımız var gerçi... Ama dil bilmeyen Başbakan'ın o ülkelerle daha sıkı, daha sağlam ilişkiler kuracağı farz ediliyor... Başbakan o yüzden sürekli gezide... Diplomaside 20 yıl geçirmiş olup halen ODTÜ'de siyasi tarih dersleri vermekte olan Doçent Dr. Hüner Tuncer, Türkiye'nin Sorunları ve Küreselleşme (Kaynak Yayınları) adlı yeni kitabında Başbakan'ın gezilerine de değiniyor... Diyor ki:"Japonya Başbakanları ve Dışişleri bakanları, yılda ancak iki ya da en fazla üç kez yurtdışına resmi ziyarette bulunurlar. Bu ziyaretleri gerçekleştirdikleri dönemler ise, ancak Parlemento'nun tatilde olduğu zamanlardır. Keza ABD Başkanları ve Dışişleri Bakanları da çok zorunlu gördükleri durumlarda ve çok seyrek olarak bu diplomasi yöntemini uygularlar. Örnek verdiğim bu iki ülke ise, dünyamızın politikasına yön vermekte olan iki dev devlettir.Ben, diplomat olarak birçok ülkede görev yaptım; ancak başbakanları ve dışişleri bakanları, bizim ülkemizin başbakanları ve dışişleri bakanları kadar çok yurtdışı gezisinde bulunan hiçbir ülkeye rastlamadım."Neden onlar öyle, biz böyle? Acaba diğer ülkelerde dış seyahat harcırahları mı çok düşük?! Dünya turu Son günlerde bebek ölümlerinde yine artış olmuş. m.asik@milliyet.com.tr Sağlık Bakanı çocuk doğurmayı teşvik edeceğine doğan çocukları yaşatmaya çalışsa daha iyi olacak...