Ülkeyi sarsan belge sadece “İrticayla Mücadele Planı” başlıklı olan değil... İki yılı aşkın süredir siyasi ve adli yaşamımız muhtelif belgelerle sarsılıp duruyor...
Örneğin Ergenekon şeması, lobi belgesi, günlükler, krokiler, MİT şemaları...
Ergenekon davasında hapis yatan kişilerin büyük çoğunluğu sahici mi düzmece mi olduğu hâlâ belli olmayan bu tür belgeler yüzünden parmaklıklar arasında... Bırakın bu belgeleri imal etmeyi... Bu belgeler arama sırasında masalarında bulunduğu için hapiste çoğu...
Ve bu belgelerin sahiciliği de... Onlara ait olup olmadığı da tam aydınlanmış değil...
Aydınlanması pek acele edildiği de söylenemez...
Son bulunan “İrticayla Mücadele Planı”na gelince... Onun sahteliği veya sahiciliğinin ortaya çıkmasını milletçe bekliyoruz.
Ancak ele geçen metin bir fotokopi olduğu için belki gerçek niteliği hiçbir zaman belli olmayacak.
Aynen günlükler gibi... Bitmez tükenmez bir istismar malzemesi olarak kalabilir.
Bu arada belge sahteydi, sahiciydi, derken...
Başbakan’ın “temiz arkadaş”ı Zahid Akman’ın da kendisini sahte belgelerle savunduğu ortaya çıktı.
“Sahte belge” ülkenin yaşamında sanılandan da önemli unsur...
DSP Milletvekili Ahmet Tan, dün Sözcü’deki köşesinde Başbakan Erdoğan’ın TBMM’de dosyalarda bulunan suçlarını yazmıştı... Biri şöyle:
“Resmi evrak ve kayıtlarda sahtecilik”
Ülkenin talihine bakınız...
Soru: Kırım Kongo Kenesi en son nerede görüldü?
Yanıt: RTÜK binasında bir koltukta...
Haldun Ertem
* “AKP ve Gülen’i bitirme planı” denilen belgenin aslı yokmuş.
Astarı var mı acaba?
Ahmet Nedim
Olay ve ders
Güngör Mengi dün Vatan’daki başyazısının sonuna şu notu eklemişti:
“Anayasa Mahkemesi üyelerinin bir kısmını Meclis’e seçtirmeyi düşünen iktidar döne döne tekrar düşünsün.
Zahid Akman’ı da RTÜK’ün başına Meclis’teki AKP oyları getirdi!”
Daha açıkçası...
Meclis’in seçtiği sanılan kişileri seçen kişi aslında Başbakan’dır...
Onun tercihlerine örnek de “temiz arkadaş”ı Zahid Akman’dır...
Jet ski isyanı!
“Yahu ben size hakaret etmiyorum kardeşim. Yani jet ski’yi Başbakan ne yapacak? Ne yapacak yahu jet ski’yi?”
Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç’in TBMM’deki bu konuşması, kendileri iki sessiz harfi peş peşe söyleyemediği ve araya mutlaka bir sesli koyduğu için tepkilere yol açtı... Peki mesele neydi? Kamer Genç anlatıyor:
- Genel Kurul’da, bazı kanunlarda değişiklik görüşülüyordu. AKP’liler bir önerge verdi. Önergede Başbakanlığa alınacak “2 Sayılı Tarife”deki araçların KDV ve ÖTV’den muaf tutulması isteniyordu. Jet Ski’ler de muaf tutulması istenen araçlar arasındaydı. Ben buna isyan ettim. AKP’liler başka bir şey anladı. Çünkü akılları hep başka yerde...
Basketbol
Efes Pilsen ile Fenerbahçe’nin son maçını önceki gün televizyondan izledik... Maç biter bitmez iri kıyım bir maganda Efes’li Kaya’ya saldırdı, yere yıktı. Bir başkası antrenörü devirdi. Bir diğeri Amerikalı basketçilere bastı tekmeyi. Efesli oyuncu ve yöneticiler soyunma odasına zor kaçtı...
Bir önceki maçtaki taşkınlıklar bu maçta olacakların habercisiydi. Çünkü her türlü saldırganlık cezasız bırakılmıştı. Ne Federasyon Başkanı Turgay Demirel ne İstanbul Valisi Muammer Güler yeterli önlem almıştı.
Beklenen oldu.. Ayıp oldu... Efes yönetimi sahaya inip sporculara saldıranlardan şikâyetçi olmalı, peşlerini bırakmamalı... İkinci tavsiye.. Millet Meclisi sporculara saldırılar için bir yasa hazırlamalı... Hakem ve sporculara yönelik saldırıların cezaları ağırlaştırılmalı... Yoksa haber verelim... Takımlarını her pahasına şampiyon yapmaya çalışan kifayetsiz muhterislerin de katkısıyla spor sahaları giderek kanlanacak...
Şehir notu
Beşiktaş Belediye Başkanı Sayın İsmail Ünal
İlçeniz dahilinde ara sıra gezintiye çıkıyor musunuz?
O zaman mutlaka Beşiktaş İskelesi yanındaki beton parkı biliyorsunuzdur...
Bu parkta saksı içinde bile yeşillik yoktur.
Oturacak bank az olduğu için vapur bekleyenler çoğunlukla taşlarda oturuyor.
Oraya üç beş saksı bitkisiyle birkaç tane daha bank koyamaz mısınız?
Ayrıca.. Fındıklı’da Mimar Sinan Üniversitesi’nin yanındaki park bakımsız mı bakımsız...
Oturacak bank bulunamıyor. Bu parkı adam etmek de sanırız yine size düşüyor. Söz konusu olan altı üstü üç beş dönümlük yer...