Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Mülkiye 1967 mezunlarının çıkardığı Kazgan dergisinde arkadaşları böyle esprili dille anlatmışlar kendisini... Kimi mi? Kısa bir süre öncesine kadar Atina Büyükelçimiz olan, birkaç gün önce ilk "sivil" olarak Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği görevine başlayan Yiğit Alpoganı...Bilvesile yeni görevinde başarılar diliyoruz kendisine... "1945in Denizcilik Bayramında, İzmirde bir paşa yavrusu olarak doğan Yiğit Karşıyaka kızlarının 1960lardaki ilk göz ağrısıdır. Crete Monce High Schoola gitmeden evvel Güzelyalıda güzel bir kızla geçirdiği hoş veda gecesi dillere destan olmuş ve Chicaconun Al Capone Bulletin dergisinde de tefrika edilmiştir. Amerika dönüşünde Karşıyakaya benzemesi nedeniyle Bahçelievlere yerleşmeyi tercih etmiş ve 1963te girdiği Mülkiyede bir an önce hızlı bir büyükelçi olabilmek için hızla ders çalışarak dört yılda son sınıfa gelmiştir. Gönlübolun (Mülkiyenin en popüler hocalarından Prof. Mehmet Gönlübol) kendisine teşekkür ettiği tek fert olan Yiğit Dışişleri kadrolarının muhtarlarındandır. Patentini almış bulunduğu "California Dreamin" melodisi yolunda başarıyla ilerlemesi ve Melih Esenbelin yerini alması, yakın vadede Leyla Erduranın dedikodu sütunlarında rastlanabilecek haberlerdendir." Analar çocuklarına babalardan daha düşkündür çünkü dünyaya getirirken daha çok acı çekerler ve kendilerinin olduğuna daha emindirler. 26 Ağustos Büyük Taarruz ve 30 Ağustos zaferinin 82. yıldönümündeyiz. Nedir bu tarihlerin anlamı. Falih Rıfkı Atay izah ediyor:"... Bugün bağımsız bir devlet kurmuşsak, hür vatandaşlar olmuşsak, şerefli insanlar gibi dolaşıyorsak, yurdumuzu Batının pençesinden, vicdanımızı ve düşüncemizi Doğunun pençesinden kurtarmışsak, şu denizlere bizim diye bakıyor, bu topraklarda ana bağrının sıcaklığını duyuyorsak, belki nefes alıyorsak, hepsini ve her şeyi 30 Ağustos zaferine borçluyuz..." Zafer kutlu olsun Diyarbakırın kaplıcalarıyla ünlü kasabası Çermikten bir söz: "Aynada kendini çirkin buluyorsan bir de hamamda sesini dinle." Irakta kan gövdeyi götürüyor... Camiler bombalanıyor, dinsel mabetler saldırıya uğruyor, insanlar öldürülüyor... İktidardan ses yok. Bir vakitler:- Camiler kışlamız, kubbeler miğfer, minareler süngümüz, müminler asker...diye efelenenler ortada görünmüyor... Tayyip Erdoğanın 2003 nisanında Wall Street Journalda Amerikaya verdiği mesajı okuyalım:"Kahraman çocuklarınızın anavatana en az kayıpla dönmesini umuyor ve dua ediyoruz"İman, izan, inanç, vicdan, hak, hukuk, adalet... Hepsi hikâye, hepsi takiye... Dualarım kiminle! Kararı duyan Temel, sevinçle ayağa fırlamış:- Uy cozünü sevdiğimun Haçim beyi, yani şimdu bu paralar benim oldu değil mu? Yargıç, banka soyma suçundan yargılanan Temelin tahliyesine karar vermiş. Felsefe neden gereklidir, felsefeye neden ihtiyaç duyarız?ABDye göç etmiş Rus yazar Ayn Randın görüşlerini anlatmak isteyen kişiler tarafından hazırlanan "www.bencil.org" adlı sitede bu soruya güzel bir yanıt buluyoruz... "...Neden gurursuz yaşadığınızı, ateşsiz sevdiğinizi, direnmeden öldüğünüzü merak mı ediyorsunuz? Neden her baktığınız yerde cevapsız kalmaya mahkûm sorularla karşılaştığınızı, hayatınızın neden imkânsız çelişkilerle dolduğunu, neden "ya beden ya ruh" gibi, " ya akıl ya kalp" gibi, "ya güven ya özgürlük" gibi yapay seçimlerden kaçınmak için tüm ömrünüzü mantıksız kararsızlıklarla geçirdiğinizi bilmek mi istiyorsunuz?Cevap yok diye çığlıklar mı atıyorsunuz? Algılama aletinizi, aklınızı reddetmişsiniz, ondan sonra da "evren"in bir esrarengizlik yumağı olduğundan yakınıyorsunuz. Elinizdeki anahtarı fırlatıp atıyor, sonra tüm kapılar yüzüme kilitlendi diye ağlıyorsunuz. Mantıksızı izleyerek yola koyuluyor, sonra varoluş anlamlı değil diyorsunuz.Aklınızı takip etmedikçe hayatınızı bu sorulardan kaçarak geçirmeye mahkûmsunuz. Tercih yapmaktan kaçındıkça başkalarının tercih ettiği bir hayata mahkûm olacaksınız. Bu yüzden felsefe bir ihtiyaçtır. Felsefe; hayatı analiz etme, aklı ve mantığı kendi mutluluğunuz için kullanma aracıdır. Entellerin kafanızı karıştırmak için yaptığı laf kalabalığı değildir. m.asik@milliyet.com.tr Felsefe gereği