Açık Pencere KKTC lig şampiyonu Çetinkaya takımı İngiliz Luton Town takımıyla bir maç için anlaşıyor... Geçen çarşamba gecesi saat 21.00'de takımlar Kuzey Kıbrıs'ta maçın oynanacağı Atatürk Stadyumu'nda sahaya çıkıyor... Cumhurbaşkanı M. Ali Talat ile Başbakan Ferdi Sabit Soyer de tribündedir. Seyirciler keyifli bir maç izlemeye hazırlanırken... Luton Town takımı mızıklanıyor. Çetinkaya takımıyla maç yapmayacağını bildiriyor. Ama bu maç için para da almış. Parayı geri vermemek için iki takıma ayrılıp kendi arasında maç yapıyor. Bu maçın galibi var mı? Var; Rum lideri Papadopulos... Rum lideri İngiltere'yi baskı altına almış, maçı önlemiştir... Rumlar görüldüğü gibi... En küçük tavize yanaşmıyorlar... KKTC ve Ankara'nın taviz üstüne taviz vermesi bugüne dek hiçbir işe yaramadı... Pardon... Bir işe yaradı tabii... Rum Meclis Başkanı Hristofyas seçimlerde AKP'nin kazanmasını istediklerini söylüyor... (Eğer bu kazançsa) sağlanan tek kazanç budur!***Almanya'da faşizan göç yasası Federal Meclis'ten çıktı, Cumhurbaşkanı'na gönderildi... Yeni yasanın Türklerin Almanya'ya girişlerini zorlaştırmak için hazırlandığına kimsenin kuşkusu yok... Cumhurbaşkanı Sezer bu yasayı veto etmesi için Almanya Cumhurbaşkanı Köhler'e bir mektup gönderdi. Hükümetten ses yok... Türkiye'nin Almanya üzerindeki ağırlığı ve itibarı bu mu olmalıydı? Aslında yaşanan kepazelik çok da şaşırtıcı değil... Seçim yasakları nedeniyle Erdoğan'ın kırmızı plakalı makam arabasının plakasının üstüne sivil plaka takılmış. Sonunda arabaya da takiye yaptırdılar... Haberi dün gazetemizde okudunuz... AKP'li İstanbul Büyükşehir Belediyesi, yoksul ailelere alışveriş kuponu dağıtmaya başlamış... Daha önce Ramazan ayında dağıtılan kuponlar bu defa seçim öncesinde dağıtılıyormuş... Sonra da Erdoğan ve Gül meydanlarda "etik"ten söz ediyorlar. Herhalde bu kadar etik ve demokrasi dışı bir seçim daha yaşamadı Türkiye... Vatandaşı kuru ekmeğe muhtaç et, sonra da erzak dağıt ve oyunu iste... Açlıktan beyni dönmüş vatandaş da birkaç öğün yiyecek karşılığında oyunu sana versin... Bunun adı da demokrasi olsun... Yeme de yanında yat... Etik... İnternette dolaşan saf ama hoş bir öneri... "Lütfen meyve çekirdiklerimizi biriktirelim, gölgede kurutalım ve sonbaharda (eylül sonu, ekim, kasım, aralık başı) kırlara çıktığımızda kendi ellerimizle doğaya bırakalım. Çekirdeklerin bir kısmı ağaca dönüşür, dünyaya bizim de katkımız olur." Kiraz... Orman Bakanı Osman Pepe iki oğlunun bir yük gemisi alıp satması haberiyle ilgili açıklamalarda bulunmuştu. Okurlarımızdan ek sorular geldi. Bunları da Bakan'a yönelttik...Birinci soru, 600 bin dolar sermayesi olan bir firmaya Al Baraka'nın nasıl olup da 4 milyon 300 bin dolar kredi verdiği idi... Bakan Pepe bankanın kredi için firmanın mal varlığını yeterli bulduğunu söyledi... Diğer soru: Gemi kime satıldı, kaç paraya satıldı? ... Osman Pepe geminin kime satıldığı sorusuna "Bir Türk armatöre satıldı, kim olduğunu meraklısı araştırır bulur" yanıtını verdi. Kaça satıldı sorusunu da yanıtsız bıraktı: "Çocuklar zarar etmediler" demekle yetindi. Bu arada öğrendik ki. Gemi işletmeciliği hem kurumlar hem gelir vergisinden muafmış. Gemi-2 "Yalana doydu millet Düş yakamızdan be illet." (CHP'nin Amasya mitinginden bir pankart.) Avukat Emre Altınok her giriş çıkış için özel otolardan 3 YTL kesen AŞTİ'yi Tüketici Sorunları Hakem Heyeti'ne şikâyet etmiş, davayı kazanmıştı. Sonuç; 25 dakikadan az süreli kalışlarda araçlar otogarlara park ücret ödemek zorunda değil. Havaalanı otoparkları bu kuralın dışında kalıyor. Ama tüm otobüs terminalleri kapsam içinde... Eğer ücret alınırsa araç sahibi Kara Ulaştırma Genel Müdürlüğü'ne başvurabilir. Her başvuru 5 ceza puanına denk geldiğinden 50 ceza puanı (10 başvuru) toplanırsa işletmeci kuruluşun belgesi iptal edilir.Bir okurumuz dün AŞTİ'nin bu kuralı uygulamadığını, kendisinin de tartışmaya girmektense 3 YTL'yi ödediğini bildirdi. Yerinde bir öneri yaptı:"Kara Ulaştırma Genel Müdürlüğü, AŞTİ ve diğer otoparkların görünür yerlerine 25 dakikadan az kalışların ücrete tabi olmadığını belirten levhalar koymalı."Öneriyi Ulaştırma Bakanı'nın dikkatine sunuyoruz... Peki vatandaş şikâyetini nasıl yapacak?AŞTİ'ye girişte üzerinde saati belirten bir fiş veriliyor. Ancak çıkışta ücret kesilirken bu fiş alınıyor. Şikâyet için içerde iken bu fişin fotokopisinin bir biçimde alınması gerekiyor... Ankaralılar bu konuda ısrarcı olmalılar... Çünkü enayi yerine konuluyorlar...Üstelik ödedikleri 3 YTL'lerin nereye gittiği de belli değil... m.asik@milliyet.com.tr AŞTİ'ye dikkat - 2