Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Gazeteci ağabeyimiz Zeki Sözer’in notunu okuyoruz:

“Eşimin hastalığı nedeniyle kızıma yakın bir yere taşınıp, Moda’daki evimizi başkasına kiraya verdik. Bir süre sonra komşulardan öğrendik ki kiracımız bizim daireyi Airbnb denilen ABD’li bir şirket aracılığıyla gecelik, haftalık ve aylık kiraya veriyor. Hemen ikaz ettim, sözleşmede ‘Yazılı iznim olmadan başkalarına kiraya veremez’ maddesini hatırlattım. Tınmadı. CİMER’e başvurdum. İlgilendiler ama eve iki defa giden görevlilere kapı açılmadığı için bir sonuç alamadım. Bu defa avukat tutup mahkemede dava açtım. Tanık, yazışma falan derken duruşma aylar sonrasına ertelendi. Bu arada mahkemeye verdiğim için kızan kiracım kirayı ve aidatı ödememeye başladı. Airbnb denilen şirket öğrendim ki dünyanın hemen her ülkesinde faaliyette. Ancak pek çok devlet bu evlerde fuhuş yapıldığını, uyuşturucu kullanıldığını, yasadan kaçanların saklanabileceğini gördüğü için özel yasalar çıkarmış. Hem güvenlik sağlanıyor hem vergi kaçağı önleniyor. Bizde ise bu evlere girip çıkanların kaydı kuydu yok. Bir ara kiracım bu kazançlı işi (gecelik 450 euro) beraber yapmayı teklif etti. Ben reddettim. Şimdi benim konutumda neler çevriliyor bilmiyorum. Ancak ülkemizde epey yaygın olan bu başıboş uygulama kanun kaçaklarının uzun süre saklanması dâhil pek çok suça imkân verir. Bunu da ilgililere haber vereyim.”

Haberin Devamı

ÇAVUŞ

Kemal Kılıçdaroğlu, Sözcü’de İsmail Saymaz’ın yazdığına göre, Parti Meclisi toplantısında milletvekili adaylarının tespitini eleştiren üyelere karşı diyor ki:

- Ben oturup 600 milletvekili yazabilir miyim? Bir komisyon kurduk, “Mülakat yapın” dedim. Baktım ki ahbap çavuşları ve siyasi yakınlarını yazmışlar.

Milletvekili Veli Ağbaba söze giriyor:

- Siz de vardınız, suçu bize atmayın, diyor.

Kılıçdaroğlu konuşmasında örgütün çalışmamasından da yakınıyor.

İyi de… O çok sözü edilen liyakat ilkesi unutulur… Milletvekili adayları ahbap çavuş ilişkilerine göre seçilirse parti örgütü seçimde çalışır mı?

Böyle parti adaletten ve dürüstlükten söz edebilir mi?

Haberin Devamı

Biz de saf saf CHP’de neden işçi, sendikacı, sanatçı, bilim adamı milletvekili yok diye soruyoruz.

Onların maddi durumu parti babalarıyla ahbap çavuş ilişkisi kurmaya uygun değil, o yüzden olabilir mi?

LOZAN VE 12 ADA

- Türkiye 12 Adalar’ı Lozan Antlaşması’yla elden çıkardı!

Böyle bir yalanı yıllardır zihinlere sokuyorlar

Böylece amaçları hem Lozan’ı hem İsmet İnönü’yü karalamak.

Doğru mu bu iddia?

Olayın aslını tarihçi Yusuf Halaçoğlu anlatıyor:

“Osmanlı Devleti, bugün 12 Adalar olarak bilinen adaları İtalya’ya bırakıyor. Sene 1912, Uşi Antlaşması’dır bu antlaşma.

Sonra Londra’da 1915’te Londra Paktı imzalanıyor. Tüm adalar İtalya’ya bırakılıyor.

Bakınız, itiraz eden hiçbir padişah yok. Hiç sultan yok. İngilizler adaları İtalya’ya bırakmakla kalmıyorlar, aynı sene bir de Çanakkale Boğazı’na dayanıyorlar ve Çanakkale Savaşı’nı yapıyoruz.

Yani 12 Adalar önce Uşi’de, sonra da 1915 Londra’da İtalya’ya verilmiştir.

Şimdi asıl olaya gelelim. Uşi Antlaşması’nın ismini aldığı Uşi, Lozan şehrinin bir semtidir.

Haberin Devamı

Bu yüzden 1912’de imzalanmış olan Uşi Antlaşması, İtalyan tarihinde Lozan Antlaşması olarak geçer.

Fakat bizim bildiğimiz yani 1923’te imzalanan Lozan Barışı ile bu antlaşma birbirine karıştırılmasın diye bu antlaşmaya Uşi denmiştir.

İşte arkadaşlar, sahte kiralık tarihçiler bu durumdan faydalanıyor ve 12 Adalar’ın Lozan Antlaşması’nda elden gittiğini söylüyorlar.

Halbuki o Lozan başka, bu Lozan başka. Ne yazık ki bunu bütün millete yutturdular ve böylece milletimizi Lozan barışına düşman ettiler.”

OKU

Koç ve Sabancı üniversitelerinde yıllık ücret 500 bin lirayı aşmış.

Faruk Mangırcı not göndermiş. Fikir veriyor:

- Çocuk için her yıl 500 bin liralık Koç Holding hisse senedi alsanız, dönem sonunda ona daha iyi bir istikbal sağlamanız mümkündür.

ÇINAR

İklim krizi dünyayı kavururken…

İnsanlar yanan ormanları kurtarmaya çalışıyor.

Bizde bir yandan ormanlar yanarken…

Bir yandan ağaç kesme tartışması yaşanıyor.

Üstelik burası, bir çınarın dalını kesmemek için Yalova’daki köşkünün temeline ray döşeyip kaydıran Atatürk’ün ülkesi.