1) Kendimi neşelendirmek istediğim zaman en iyi yolun başka birini neşelendirmek olduğunu öğrendim.2) Bir bebeğin evlilik sorunlarını çözemeyeceğini öğrendim.3) Bir tartışmayı tatlıya bağlamadan yatağa gidilmemesini öğrendim.4) İşyerinde romantik ilişkiler aranmaması gerektiğini öğrendim.5) İnsanın kendisinden daha sorunlu birisiyle evlenmemesi gerektiğini öğrendim.6) Çalıştırdığınız insanlara iyi davrandığınız zaman onların da müşteriye iyi davrandıklarını öğrendim.7) Bir toplantıda zekâmı ya da sohbetimi göstermek konusunda tercih yapmak gerektiğinde sohbeti seçmenin daha iyi olacağını öğrendim.8) İnsanlara iyi davranmanın hiçbir maliyetinin olmadığını öğrendim.9) Gerçekten yaşamaya başlamak için emeklilik beklenirse çok uzun bir süre beklenilmiş olacağını öğrendim.10) İyi kalpli olmanın mükemmel olmaktan daha önemli olduğunu öğrendim.11) Bir domuza ve bir çocuğa istedikleri her şeyi verirseniz sonuçta iyi bir domuzunuzun ve kötü bir çocuğunuzun olacağını öğrendim.12) Kiminle evlenileceği kararının hayatta verilen en önemli karar olduğunu öğrendim. Jackson Brown'ın "Şu Hayatta Neler Öğrendik, Neler" adlı kitabından... Bankalarımız, sanayi tesislerimiz birer birer yabancılara satılıyor. Bir zamanların "Hasta Adam"ı Türkiye, şimdi de "Pasta Adam"... Biri Adanalı diğeri Kayserili iki çiftçi zenginlikleriyle övünüyorlarmış. Adanalı desteksiz atmış:- Bizim orda sabah güneş doğmadan biniyoz arabaya, akşam oluyo, biz hâlâ çiftliğin öteki ucuna yetişemiyoz...Kayserili kısa kesmiş:- Bizim de vardı öyle hurda bir arabamız, geçenlerde satıp yeni modelini aldık... Adanalıya cevap Bir yalan söylersen eğer, Sonra söyleyeceğin doğru da yalan sayılır... Ercan Akyol'un 2005 yılında çizdiği karikatürleri kapsayan yeni albümü "Çiziyorum 2005" Çınar Yayınları'ndan piyasaya çıktı. Albümdeki karikatürler ABD - AB - IMF tarafından yazılan, AKP tarafından uygulanan ülke senaryosunun çizgiye dökülmüş hali. Bir yılın çizgili hikâyesi aynı zamanda... Gazetenin ömrü bir gün. Kitabın ömrü uzun. Karikatürler, o yüzden albümde daha derin bir ifade kazanıyor, art arda izlenince hüzünlü bir filmin kareleri haline dönüşüyor. Arkadaşımızı başarılı çizgileri nedeniyle kutluyor, nice yıllara ve çizgilere diyoruz... Ercan'ın albümü... Sevgili vatandaşlarım. Bugünkü "Ulusa Sesleniş" konuşmasında sırayla hepinize sesleneceğim.Önce siz sevgili köylü vatandaşlarım. Ne zaman Anadolu'ya gitsem ekilmemiş tarlalar, meyveleri ağaçlarda kalmış bahçeler, köyün kahvesinde pişpirik oynayan sizleri görüyorum. Sürekli aleyhimde atıp tuttuğunuzu duyuyorum. Yok efendim mazot pahalıymış, yok efendim gübrenin yanına yaklaşılamıyormuş... Allah'tan korkun ulan! Gözünüzü toprak doyursun be! Benim bildiğim köylü kanaatkârdır. Rabbine hep şükreder. Büyüklerine dua eder. Ama nerde sizde bunlar. Münafıklık hepinizin ciğerine işlemiş. Şu mübarek adam gece gündüz bizim için çalışıyor. Sırf sizler daha iyi olasınız diye kalkıyor ta Avustralya'lara, Yeni Zelanda'lara gidiyor, gene de yaranamıyor. İşiniz gücünüz ağlaşmak, işiniz gücünüz artistlik. Geliyorum siz memurlara... Yahu bir güncük olsun sokaklara dökülmeyin, işinizin başında oturun da dişimi kırayım be. Neymiş? Maaşlar azmış! Tamam, sizinkiler az da benimki çok mu? Aldığım topu topu 7 - 8 milyar be. Benim bir yılda aldığımı Bush bir ayda alıyor. Biz bunu sorun yapıyor muyuz? Sizin gibi sokaklara dökülüyor muyuz? Oğlanın düğününden kalan takılar da olmasa açız be, açız, n'aber? Tabii bu sizin şeyinizde... Yani umurunuzda değil. Varsa yoksa rabbena hep bana. Hani çalıştığınız günler bir iş yapsanız canımız yanmayacak. Bütün gün kakara kikiri... Hadi, daha fazla açtırmayın kutuyu, söyletmeyin kötüyü.TÜSİAD! TÜSİAD! Seni unuttum sanma Koç'um. Sana da söyleyecek birkaç lafımız vardır elbette. Yahu vergi diyorsunuz, indiriyoruz... Teşvik diyorsunuz, veriyoruz. Ama ııhhh. Gene de yaranamıyoruz. Neymiş laiklik elden gidiyormuş! Laikliğin derdi seni mi gerdi efendi! Sen cukkaları götürmene baksana... Bugünlerin kıymetini bilsene bre kitapsız...Sevgili işsiz kardeşlerim! Esnaf kardeşim! Muhterem emekli vatandaşım! Size de söyleyecek çok lafım var ama zaman kalmadı. Sizinle bir sonraki "Ulusa Serzeniş"te hesaplaşacağım. Bana mı sordunuz da işsiz kaldınız diye soracağım...Haydi şimdilik eyvallah. Allah'a emanet olun... Anca gidersiniz... m.asik@milliyet.com.tr Ulusa serzeniş!
