Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Hrant Dink davası dün sonuçlandı, sadece tetikçi Yasin Hayal ceza aldı.
Cinayeti tertipleyenler, azmettirenler, karartanlar kurtarıldı ...
Hrant‘ın arkadaşları “Mütalaa” larında diyorlardı ki:
- Hrant’ın katilleri, suikastın çok öncesinden beri devletin kontrolü altındaki kişilerdir. Onları kullanan, yönlendiren devlet görevlilerinin cinayette katkısı, rolü, vardır. Ancak araştırılmamıştır.
- Tam da cinayet saatinde cinayet mahallinde olup bitenleri gösteren kamera kayıtları ilk günden beri polisin elindedir, mahkeme bunları almamış, bakmamış veya bakmış, görmememiz gerekenleri görmüş, bu yüzden gizlenmesini devlet açısından faydalı bulmuştur.
- Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı, davanın başından beri, cinayetin aydınlatılmasından çok soruşturmanın bir noktada durması, daha derine gitmemesi için çalışmıştır.
- Hrant’ın iki MİT görevlisi tarafından tehdit edilmesinden sorumlu valinin bugün iktidar partisinden milletvekili, suikasttan hemen sonra “Bu örgüt işi değil” açıklamasıyla tam bir skandal yaratan eski İstanbul Emniyet Müdürü’nün şu anda vali oluşu, yeterince açık işaretlerdir. Bunlar aynı zamanda suçu örtme operasyonuna hükümetin katılımının kanıtlarıdır.
- Polis, jandarma, il yöneticileri, hükümet ve yargının, yani topluca devletin bu cinayetten doğrudan doğruya sorumlu olduğu açıktır.
* * *
Bu tabloyu kime gösterseniz Hrant Dink’in katli için “örgütlü cinayet” diyecektir. Güçlü ve mükemmel bir devlet örgütlenmesi sözkonusu. Üstelik öylesine güçlü bir örgüt ki... Yargı bile varlığını açıklamaya çekiniyor!

Haberin Devamı

Balyoz hukuku
Balyoz davası sanıklarından Koramiral Kadir Sağdıç’a ait olduğu iddia edilen ses kayıtları önce Dailymotion adlı internet sitesinde, peşinden günlük gazetelerde yayımlandı. Geçerli bir mahkeme kararına dayanmadan elde edilen kayıtların kanıt değeri yok. Daha doğrusu olmaması lazım. Ancak mahkemeler bu yönde çelişkili kararlar verdiği... Ayrıca ilgili makamlar yasa dışı dinleme ve kayıtları gereğince soruşturmadığı için bu kanunsuzluk sürüyor. Bu yoldan adil yargı ve kamuoyu etkileniyor.
Neyse ki, 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden Balyoz davasının dünkü duruşmasında olumlu bir gelişmeye tanık olundu... Cumhuriyet savcısı söz alarak yukarıda değindiğimiz ses kayıtları hakkında Kadir Sağdıç’a soru sormak istediğini söyledi. Avukatların talebe karşı çıkmasından sonra Mahkeme Başkanı kanaatini:
“Hukuk dışı yollarla elde edilmiş bir ses kaydının mahkemede delil kabul edilemeyeceği ve cumhuriyet savcısının bu kayıtla ilgili soru soramayacağı...” yolunda ifadelerle açıkladı...
Hukuk adına olumlu bir gelişmeydi bu...
Ne var ki aynı mahkeme ve aynı heyet Balyoz davasını yasal yollardan elde edilmemiş kanıtlara dayanarak sürdürüyor. Hatırlarsınız... Balyoz davasına temel olan CD’ler Mehmet Baransu adlı muhabir tarafından getirilip savcılara teslim edilmişti... Kimliği meçhul bir şahıs tarafından getirilen ve yasa dışı yollardan elde edildiği açık olan CD’lerin düzmece olduğuna ilişkin çok güçlü tezler var. Ancak bu şikâyetleri mahkeme heyeti davanın sonunda inceleyeceğini bildiriyor... Yani aylar hatta yıllar sonra... Bazı perdeleri aralamaya şimdilik mahkemelerin gücü yetmiyor...

Haberin Devamı

ÖRGÜT
Örgüt, ortak bir amaç uğruna eylemde bulunmak üzere bir araya gelmiş kişi ve kurumlardır...
Ama mevcut polis devletinde iktidara yan bakan herkes örgüt üyesi sayılıyor.
Birbirini tanımayan insanlar örgütlü suçtan yargılanıyor.
Herkes örgütlüyken, sadece Hrant’ın katilleri örgütsüz çıktı!
Şaşırmalı mı? Hayır...
Özel yetkili mahkemelerde hukukun nasıl çiğnendiğini, AKP kontrollu derin devletin nasıl tertipler düzenlediğini görenler için sonuç şaşılası değil.
Ama AKP’yi hukukun üstünlüğü ve demokrasinin savunucusu olarak hayal edenler için sonuç sürpriz olabilir.
Yıllardır AKP’yi demokrat gösterip tertipleri, hukuksuzlukları gözden kaçıranların bugün şaşırmaya hakları yok. Bilhassa “Yetmez ama evet” çilerden söz ediyoruz...

Haberin Devamı

İntibak Yasa Tasarısı sonucu emekli maaşlarında 10 ila 290 lira arasında artış olacakmış.
Hadi 290 lira neyse de 10 liraya intibak etmek biraz zor olsa gerek...

Haldun Ertem

Beşir Atalay, “Habur’da hatalıydık” demiş.
Sayın Atalay hatasız olduğunuz icraatları bir anlatsanız...

Fahrettin Fidan

CHP
DSP Ankara İl Başkanı Durak Karabulut partisinin misyonunu yitirdiği gerekçesiyle 4 Haziran 2009’da istifa etmiş, kalabalık çevresiyle birlikte Mustafa Sargül’ün TDH’sına katılmıştı ... Alevi siyasetçi Durak Karabulut ve çevresi, TDH lağvedilince, 2010 yılı Eylül’ünde AKP’ye geçti.
Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu’nda düzenlenen törende rozetleri Tayyip Erdoğan taktı, ateşli konuşmalar yapıldı. Karabulut’un ağzından:
“Böyle muhalefet olmaz olsun” gibi tepkiler duyuldu.
Ancak işler AKP’de de iyi gitmedi.
Seçimde listeye giremeyen Karabulut ve arkadaşları geçen hafta sonu Ankara’da törenle CHP’ye transfer oldular. 2,5 yılda dört parti etti...
Düzenlenen törende rozetleri Kemal Kılıçdaroğlu taktı.
Salondan “Vatana, millete CHP’ye hayırlı olsun” sesleri yükseldi...

TÜBİTAK raporuna göre Mustafa Balbay tutukluyken bilgisayarı ile oynanmış...
Adamı delilleri karartmasın diye tutukluyorsunuz sonra birtakım devlet görevlileri delilleri karartıyor.
Ne adalet ama...

Demet