Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Habertürk’te geçen pazartesi akşamı yayınlanan ‘Sansürsüz’ adlı programda Mine Kırıkkanat’ın Ergenekon davasını eleştirmesi üzerine mümtaz yazar Mümtazer Türköne “‘Ulusal Medya 2010’ tekniklerini kullanıyorsunuz, psikolojik harekât yapıyorsunuz” diye kendisini susturdu. Mine konuşmasına aynı minval üzre devam edince bu defa Nagehan Alçı aynı gerekçeyi öne sürerek uyardı... Neydi o belge?
* * *
“Ulusal Medya 2010” adlı belge OdaTV’nin bilgisayarından çıktı. Soner Yalçın ve diğer OdaTV çalışanları böyle bir belgeyi hiç görmediklerini söylediler ilk ifadelerinde. OdaTV avukatları, bu belgenin dışardan spam atılarak OdaTV bilgisayarına yüklendiğini, bir saniyelik bir sürede kimse görmeden ortadan kaybolduğunu mahkemede ifade ettiler. Teknik kanıtları ortaya koydular. Ancak yargıç teknik bilgiye sahip olmadığını söyleyerek bu ifadeleri kaale almadı.
Ne vardı belgenin içinde?
Belgenin hedefi savcılarca şöyle özetleniyordu:
“Ergenekon ve benzer davaların kamuoyunda inanılırlığının ortadan kalkması, tutuklu yargılanan şüphelilerin serbest kalması ve bu soruşturmaları yürüten kişilerin vatana ihanet kapsamında yargılanması için kamuoyu oluşturulması.”
Belge ile medyaya Ergenekon örgütü tarafından talimatlar veriliyordu! Biri şöyleydi:
“Yürütülmekte olan operasyonların siyasal olduğu, AKP ve cemaatin Cumhuriyet ilke ve devrimlerine karşı rövanşist düşüncelerle giriştiği, sivil faşist bir hareket ve diktatörlüğe uzanan yeşil bir devrim olduğu anlatılmalıdır.”
Yandaş medya anlaşıldığı kadarıyla bu belgeye kelimesi kelimesine inanıyor. Ergenekon’daki hukuksuzluklara mı işaret ediyorsunuz ya da tutukluların salıverilmesini mi istiyorsunuz... Sizi derhal Ergenekon’un talimatıyla hareket etmekle suçlayıveriyor. Örnek yukarda; Mümtazer Türköne ve Nagehan Alçı...
Son gelinen nokta burası. İnanması zor ama böyle...

Haberin Devamı

Valiler ve emniyet müdürleri AKP’den milletvekili adayı oluyormuş.
Başbakan boşuna “Benim valim, benim emniyet müdürüm” demiyormuş meğer...
H. Ertem
* * *
Tayyip Erdoğan, “Gazetecilik yaptığı için tutuklanan bir tek gazeteci var mı” diye sormuş.
E canım... Gazeteciyi, “seni gazetecilik yaptığın için tutukluyorum” diyecek bir tek enayi ülke var mı?
* * *
Vatandaş aday olmak için partiye başvurmuş
Ne çalarsınız, diye sormuşlar...
Fahrettin Fidan

Haberin Devamı

Tarafsız atandı!
Anayasa madde 114 diyor ki: “Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimlerinden önce, Adalet, İçişleri ve Ulaştırma bakanları çekilir... Bu bakanlıklara Türkiye Büyük Millet Meclisi içinden veya dışarıdan bağımsızlar Başbakanca atanır.”
Nitekim İçişleri, Adalet ve Ulaştırma bakanları seçim nedeniyle istifa etti. Dün yerlerine atama yapıldı.
Kimler mi atandı? Üç bakanlığın da müsteşarları...
Yani AKP’nin memurları...
İşte tarafsızlığa saygı.. Anayasa’ya uyum.. Dakika bir gol bir...

Ah şu Ankaralılar!
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek sık sık Avrupa’dan şehircilik, belediyecilik ödülleri alır. Adını sanını kimsenin bilmediği ya da kimsenin ciddiye almadığı kurum ve örgütlerden aldığı ödülleri alayı vala ile... Şehrin dört bir yanına astığı afişler, pankartlar, bayraklar, vs. ile duyurur.
Verilen ödüllere bakılırsa Ankara sadece Türkiye’nin değil Avrupa’nın en modern... Şehircilik hizmetlerinin en iyi verildiği kentleri arasındadır. Oysa biraz fazla yağmur ya da kar yağdığında boya dökülür, foya meydana çıkar. Mesela; salı akşamı şehrin en büyük bulvarlarında bile trafik durdu. Araçlar kara saplandı. İnsanlar araçlarını yollarda bırakıp evlerine saatlerce yürüdükten sonra perperişan varabildi.
Böyle bir durumda normal bir belediye başkanı en azından hemşehrilerinden özür diler değil mi? Peki, Melih Gökçek ne mi yaptı? Faturayı kimlere, nasıl mı çıkardı? Buyurun.
...Vatandaşlar yollara habire tuz atmamızı istiyor. Oysa, önce karı sıyıracaksın, en altta kalan ince tabakanın üzerine tuz atıp eriterek trafiği rahatlatacaksın. Vatandaş bunu bilmiyor.
... Kaldırımda düşen vatandaşlarla ilgili hesap belediyeden soruluyor. Dünyanın her yerinde kaldırımlar, oradaki apartman sakinleri tarafından temizlenir. Kaldırımda düşüp yaralanan kişilerden belediye değil, binaların yöneticileri sorumludur.
...Karla kaplanmış yollarda trafik kazalarının çok olmasının nedeni de aşınmış lastikle trafiğe çıkan sürücülerdir.

Haberin Devamı

Twitter’dan...
Melih Gökçek twitter’da yollara tuz döküldüğüne inanmayan bir vatandaşa mesaj gönderiyor:
“Murat inan yollar tuzlu. Nasıl inandırayım bilmiyorum ki, tatsan mı acaba?”
Hüseyin Üzmez’in tahliyesi konusunda iki twit mesajı:
“AKP onu aile ve kadından sorumlu bakan yapar artık.”
“Bir gün önce tahliye etseydiniz kadınlara en güzel 8 Mart hediyesi olurdu.”
Fişle priz eşit olur mu, diyen yaratığa twit yanıtı:
“Adam haklı, kadın erkek eşit değildir. Çünkü dünyayı arasanız böyle bir mantıkla konuşan bir kadın bulamazsınız.”