“Yıllar önce Rahşan Affıyla binlerce it, kopuk, uğursuz, katil, cani serbest kalmıştı tantanası bu kadar büyük olmamıştı”, diyor okurumuz ...
Üstelik Rahşan Affı adı verilen afla serbest kalanlar hüküm giymiş kişilerdi. Suçlulukları sabitti.
Bu defa söz konusu olan futbol adamları ve futbolcular ise halen sanık durumundalar.
Hiçbirinin suçu sabit değil...
Ancak onların hapisten çıkma ihtimali neredeyse iktidar sarsıntısı yaratmış durumda...
Bugüne dek aralarından su sızmayan iktidar odakları itişiyor.
Mehmet Tezkan arkadaşımız genel şaşkınlığı şu sözlerle ifade etmişti dün:
“Şike yasası bu kadar önemli mi ki Gülen cemaati ile AKP iktidarı bu noktaya geldi...
Uzaktan baktığın vakit bu kadar büyük atışmanın, restleşmenin olmaması gerekir..”
Yani... Perde arkasındaki gerçek henüz perde önüne çıkmadı...
Peki, eğer yasa değişmezse vicdanlar rahat edecek mi? Okurumuz soruyor:
- Karısını kesen katilin 24 yıl hapis cezası aldığı ülkede şike iddiasıyla Aziz Yıldırım’a 138 yıl hapis istemi normal mi?
Elbet fazla.. Elbet caydırıcı olmayan cezalar da desteklenemez. Şikeyi önleme fırsatı kaçırılmamalı...
Ancak tartışmalar sanki şikenin falan ötesinde, şu anda hapiste bulunan Aziz Yıldırım ve diğer futbol yöneticisi ve oyuncularının hapisten çıkarılmaması üzerine odaklı...
Tartışmanın bu noktaya gelmiş olması davanın siyasallaştığının en açık göstergesi.
Bu arada Galatasaray’ın geçen yılki başarısızlığını alkışlamadan geçmeyelim!
Geçen yıl 10’ ncu olunca üzülmüştük.. Şimdi o yüzden mutluyuz...
Eğer ikinci, üçüncü falan olsaydık şimdi kesinkes şike davasının içindeydik!
Kılıçdaroğlu ile HSYK arasında “özür” tartışması çıktı... Bu tartışma bile hukuk sistemimizin “özürlü” olduğunu göstermiyor mu?
***
AKP’li vekil Şamil Tayyar’dan itiraf:
“Tek realite var, o da Erdoğan.”
Kendisine “Tek adamlı ileri demokrasi”de başarılı çalışmalar diliyoruz...
Haldun Ertem
Yazıya makas...
Yalçın Doğan Hürriyet’teki dünkü yazısında Star yazarı Mehmet Altan hakkında yazıyor... Son paragrafta diyor ki:
“Mehmet Altan bir süredir AKP’yi eleştiriyor. TV’de ve gazete yazılarında. Sonunda cezasını görüyor, haftada yedi gün yazdığı halde, yazıları beş güne indiriliyor. İbretlik bir durum. Mehmet Altan sekiz, dokuz yıldır destekliyor, son aylarda biraz eleştirince tırpanlanıyor. AKP dostane eleştirilere bile tahammül edemiyor. “Yetmez ama evet” diyen, AKP’yi destekleyen diğer liberallerin kulağına küpe olmak üzere...”
İleri demokrasi böyle bir şey... Bunca yıldır iktidar partisini cilalayıp parlatıyorum herhalde birkaç kere de eleştirmeme izin vardır diye düşünmeye gelmez, cezayı keserler...
Zigzag proce!
15 yıllık belediye başkanlığında metroyu bir metre dahi uzatamasa da... Yaptığı alt geçitleri her yağmurda sular bassa, insanlar sel sularında boğulsa da Melih Gökçek “Çılgın Proje” sevdasından bir türlü vazgeçmiyor. “Konya girişine dev Mevlana heykeli”, “Keçiören’den Ahlatlıbel’e 15 kilometrelik tünel”, “Ziyaretçilerin kaplanlarla adeta göz göze geldiği Ortadoğu’nun en büyük hayvanat bahçesi”, “Ankara’ya yılda 3 milyon turist getirecek Disneyland”, “60 kilometre uzaklıktaki Kızılırmak’ı Ankara’ya getirme”, “Kent girişine uçak görünümlü otel ve restoran” gibi her biri diğerinden çılgın... Ancak bir tanesi bile gerçekleşmemiş projelerden sonra şimdi de yeni bir “çılgın proje”yi daha hayata geçirmeya hazırlanıyor: “Ankara’nın ulaşım sorununu çözmek için Kızılay’dan Oran’a teleferik...”
Projenin ayrıntılarına gelince... Efendim, Gökçek’in 2014 seçimlerinden önce hizmete sokmayı vaat ettiği havai hat Güvenpark’tan başlayacak, Dikmen vadisi üzerinden, Polisevi, Kuleler, Şelale’nin de aralarında bulunduğu duraklardan geçerek Oran’da son bulacak. Ankaralılar böylece en küçük sıkıntı çekmeden, üstelik Başbakanlık’ı, Genelkurmay’ı, TBMM’yi vs.! havadan görme keyfini yaşayarak evlerine, işyerlerine ulaşacak.
Projenin hiç mi kusuru yok derseniz, birazcık var: Hat şehrin yapısı nedeniyle doğru bir rota izlemeyecek, mecburen zigzaglar çizecek.
Ankaralılara, “Haydi, yine dört ayak üstüne düştünüz! Havai hattınız şimdiden hayırlı olsun” diyelim, noktayı Şehir Plancıları Odası Ankara Şube Başkanı Orhan Sarualtun’un sözleriyle koyalım.
“Toplu ulaşım sorununun böylesi projelerle çözüldüğünü ne gördüm ne duydum...”
Papa 16. Bededict, kriz duası yapmış.
Hata etmiş. Duası kabul olmazsa karizmayı fena halde çizdirmiş olur.
* * *
AKP’li Hakan Şükür, şike yasasıyla ilgili, “Fikrime ket vurmak zorundayım” demiş.
Hıımmm. Demek ki bu arkadaşın şike yasasıyla ilgili bir fikri var!
* * *
Ukrayna Adalet Bakanı’nın arabası çalıntı çıkmış.
Arabasının çalıntı olması önemli değil.
Bakanın kendisi hırsız olmasın da!
Fahrettin Fidan