İstanbul Anakent Belediyesi’ne bağlı akçeli işler yapan birtakım anonim şirketler var...
Mesela; Belbim AŞ, Ağaç AŞ, Bimtaş AŞ, İDO, Halk Ekmek AŞ, İsbak AŞ, İston AŞ, İsfalt AŞ gibi...
Bunların sayıları 25’i buluyor...
Şu şirketlerin özelliği zaman zaman Anakent Belediyesi’nden beslendikleri ve oraya bağlı oldukları halde bütçelerinin kesinlikle denetlenmemesi... Hesaplarının Belediye Meclisi’nden gizli tutulması...
CHP bu konuyu ele alıyor şimdi...
İstanbul İl Başkanı Berhan Şimşek, her AŞ’yi takip için Belediye Meclisi’nden bir üyeyi görevlendirmiş... Bu üyeler bir detektif gibi içerde olup bitenleri dışardan araştıracak... İl Başkanlığı’na rapor verecek...
Berhan Şimşek bugün yapacağı basın toplantısında bu şirketlerden Hamidiye AŞ ile ilgili kimi yolsuzlukları açıklayacak... Diğer şirketler de aynı şekilde takip edilecek... Bakalım ortaya nasıl bir manzara çıkacak...
Kadın dövülürse...
Dün 25 Kasım, “Uluslararası kadına karşı şiddete hayır” günüydü.
Anakent Belediyesi’nin CHP’li üyelerinden İnci Beşpınar anımsattı:
- Yasaya göre nüfusu 50 binden fazla olan her belediye kadınlar için sığınma evi açmak zorundadır...
Bu kurala toplam 5393 belediyeden sadece 57’si uymuş.
Tabii sığınma evi açmakla da her şey bitmiyor.
Sığınan kadına gelir sağlanması, iş olanakları yaratılması, çocuklarının tahsili gibi sorunların da çözülmesi gerekiyor.
Bu konuda çeşitli programlar hazırlamak, eğitim vermek gerekiyor
Eğitim kime mi? Tabii öncelikle erkeklere...
Sonuç; belediyeler kentlerin rantını yandaşlara bölüştürme örgütleri mi?
Sosyal ve insancıl görevleri yok mu? Hani nerede?
Lübnanlı öğrenciler Erdoğan’ı “Hoş geldin Sultan” pankartlarıyla karşılamış.
Lübnanlı öğrencilerin iç politikalarımızı bu kadar yakından izlediğini kim tahmin edebilirdi...
Haldun Ertem
Vatandaşa “NATO’nun füze kalkanı projesi için ne düşünüyorsun?” diye sormuşlar,
“Beni NATO değil 13 milyon devreden LOTO ilgilendiriyor hocam” demiş.
Fahrettin Fidan
Erdoğan Lübnan’da “Hoş geldin Sultan” yazılı pankartla karşılanmış.
Daha doğru unvan: Sultan of the Füze Kalkan...
Gülhan Elmas
Grev fakiri...
Ajanslar haber geçiyor: “Portekiz’de 3 milyon işçi genel greve başladı.”
Batı ülkelerinde grevsiz gün geçmez.
Bizde durum nedir peki?
İktisatçı Mustafa Sönmez, Cumhuriyet’teki köşesinde bizim “ileri demokrasi”deki son durumu bildiriyor:
“2010’un 8 ayında, tüm Türkiye’de ancak 12 grev yapılabildi, 882 işçi greve katılabildi.”
Geçen yıl greve katılan işçi sayısı da 3 bin 101 kişiden ibaret...
12 Eylül darbesinin getirdiği özgürsüzlüğü mevcut iktidar katlayarak sürdürüyor.
Sorulursa bunun adı “İleri demokrasi”...
Dokunulabilirlik...
İki general ve bir amiralin bakanlık inisiyatifi ile görevden alınmasının nedeni olarak haklarındaki dava dosyaları gösteriliyor. Hem Cumhurbaşkanı hem Başbakan, hakkında dava dosyası olanların kamu hizmetinde terfi almasını istemediklerini söylüyorlar.
Okan Öztürk anımsatıyor:
“Görevden alma tasarrufunu AKP yaptığına göre AKP’nin dokunulmazlık dosyalarının sayısı ve bunların kimler olduğuna da bakmak gerekiyor.
TBMM’de 672 dokunulmazlık dosyasının 124’ü AKP’nin. Tüm bu dosyalar 137 milletvekilini ilgilendiriyor. Haklarında dava açılanların terfisini istemeyen Başbakan’ın başında olduğu, Cumhurbaşkanı’nın da eskiden üyesi olduğu AKP’li vekillerin bu sayı içindeki toplamı 74.
Başbakan’ın TBMM’ye gönderilen dokunulmazlık fezlekesinde 2 dosya ve 6 suçlama yer alıyor.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ‘özel evrakta sahtecilik’ suçlamasıyla 10 Aralık 2002’den beri bekleyen bir dosyası bulunmakta...
Yani haklarında daha iddianamesi hazırlanmamış bir dava bulunması yüzünden generallerin görevde kalması sakıncalı görülürken, ‘evrakta sahtecilik, zimmet, kayıtlarda sahtecilik, kalpazanlık, dolandırıcılık’ gibi suçlarla ülkenin yönetiminde yer almak olağan sayılmaktadır. Sivilleşme ve demokrasinin bir örneği de bu olsa gerek...
Malatya’da sinema
Malatya Film Festivali 26 Kasım’da başlıyormuş. Malatya ile sinemayı buluşturan haberi görünce meraklandık, organizasyonu yapan Hüseyin Namık Yıldırım’a sorduk:
- Malatya’da bir ara sinema salonu yoktu şimdi var mı?
İşte yanıtı:
- Malatya’da şimdi 2 sinema kompleksi var ve her birinde 10 tane olmak üzere toplam 20 salon mevcut. Salonlardan üçü 3D teknolijisine sahip. Ancak tiyatro açısından durum zayıf... Tiyatro salonu bir tane. Ama Kültür Bakanlığı bir kültür merkezi inşa ediyor. İçinde biri 300 diğeri 600 kişilik biri opera diğeri tiyatro olmak üzere iki salon bulunacak...”
Malatya’dan sanat haberlerimiz böyle...
* “Karanlıktan korkan bir çocuğu kolaylıkla hoşgörebiliriz, asıl trajedi yetişkinlerin aydınlıktan korkmaları.”
Platon