‹ngiltere’de yayımlanan The Economist dergisi, Anayasa Mahkemesi’nin AKP hakkındaki kapatma davasını kabul etmesini “tehlikeli bir hata” olarak yorumlamış. Demek bizim yasaları Anayasa Mahkemesi’nden iyi biliyorlar. Bu kadarla kalmamış: “Türkiye, demokrasinin laiklikten önemli olduğunu göstermeli” demiş ünlü dergi... Avrupalılar laiklik olmadan demokrasi olmayacağını bilmez mi? Bilirler. Ama bizim bilmediğimizi sanırlar... Demokrasilerde parti kapatılmaz derler. Kendileri bize sormadan kapatırlar. Demokrasilerde parti kapatılmaz ama parti lideri (Doğu Perinçek) tutuklanabilir onlara göre... Her şey işlerine geldiği gibi yürür. PKK’nın terör örgütü olmaktan çıkarılmasında bir tuhaflık görmezler mesela. Kendi ülkelerinde hukukun üstünlüğünden dem vururlar. Türkiye gibi ülkelerde ise hukuk değil kendi çıkarlarının üstünlüğü söz konusudur... Aslında bizim de hatamız büyük... Yabancı basına olağanın üstünde önem atfediyoruz. Genellikle ABD’nin “ılımlı İslam” projesinin maşası olduklarını unutuyoruz... Eli kalem tutanlarımız bu dergi ve gazetelere birkaç satır yazı yazmalı... Cehalet ve ikiyüzlülüklerini suratlarına vurmalı... Sahtekârlıklarını yutmadığımızı onlara sık sık hatırlatmalıyız.
Türk halkı 2007’de 10.3 milyar dolar cep telefonu
faturası ödemiş.
Çoğu muhtemelen futbol muhabbetlerine gitmiştir...
Haldun Ertem
Savcının rolü...
Küba’nın başkenti Havana şehrinde 27 Ağustos - 7 Eylül 1990 tarihleri arasında yapılan 8. Birleşmiş Milletler Suçun Önlenmesi Konferansı’nda savcılarla ilgili bir dizi ilke kabul edildi...
Bu ilkelerin 4’üncüsü şöyle:
“Devletler, savcıların baskıya, engellemeye, tacize, yolsuz bir müdahaleye veya haksız olarak hukuki, cezai veya başka bir sorumluluk iddiasına maruz kalmadan görevlerini yerine getirmelerini sağlar.”
Madde 13 b. “Savcılar görevlerini yaparlarken: Kamu yararını korurlar, objektif bir biçimde hareket ederler, zanlının ve mağdurun durumunu gereği gibi dikkate alırlar ve zanlının yararına veya zararına olup olmadığına bakmaksızın, ilgili her türlü duruma dikkat ederler...”
Bizim AKP yanlısı malum yazarları geçtik... AB’nin Lagendijk, Rehn, Barok vs gibi hukuk saygısızları bu ilkeleri okumam›şlar mıdır?
Telekom haberleri
Haber - İş Sendikası Genel Başkanı Ali Akcan olup bitene “Hariri zorbalığı” adını veriyor... 4 bin personelin kurum tarafından emekliliğe zorlanarak tebligat gönderildiğini bildiren Ali Akcan, ekliyor: “Telekom işvereni, özelleştirme ihalesini almak için 48 bin kişiye iş vaadinde bulunmuştu, oysa 52 bin olan personel sayısını 36 bine düşürdü, şimdi ise norm kadro gerekçesiyle 30 bine çekmeyi planlıyor...”
Telekom Eski Başmüfettişi Fazlı Köksal mant›kl› bir öneride bulunuyor:
- Yüzde 55’i Türkiye’nin elinden çıkan Türk Telekom’un adındaki Türk sözcüğü şirkete haksız bir prestij sağlamaktadır... Türk sözü Telekom’un adından çıkarılmalıdır...
Banka tırtığı!
Ay sonunda gelen kredi kartı harcama çizelgesinde gözümüze 37.5 YTL’lik bir kesinti ilişiyor.. Karşısında “hayat sigortası” yazıyor. Böyle bir sigorta yaptırdığımızı hiç anımsamıyoruz... Şube, sorumumuza şu yanıtı veriyor:
- Efendim merkezden yapmışlar, bizim haberimiz yok...
Peki nasıl iptal edeceğiz... Falanca numarayı aramamız ve sigortayı iptal ettirmemiz gerekiyormuş... Bir de bununla uğraşacağız yani... Bankacılığı bilen bir dostumuz: “Bana da kredi alırken haberim olmadan böyle bir sigorta yapmışlardı” diyor. Masraf arasına kaydedivermişler.
Bankalarla ilişkide çok dikkatli olmak gerekiyor...
Bilen müsteşar!
Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Nihat Tosun, anlaşılan işini bilen bir bürokrat. Bunu neye dayanarak mı söylüyoruz? CHP Uşak Milletvekili Osman Coşkunoğlu’nun belgeli anlatımlarına dayanarak... Anlattıkları mı?
“Nihat Tosun, Müsteşar Yardımcılığı yanısıra sağlıkla ilgilenen üç derneğin kurucu ve yönetisi... Bunlardan (SAYED) 9 - 13 Nisan tarihleri arasında, 5 yıldızlı Antalya’daki Kremlin Palas’ta 2. Ulusal Sağlık Kurultayı düzenleyecek. Nihat Tosun, SAYED antetli kâğıda yazılmış bir yazı ile kurultaya Sağlık Bakanlığı hastanelerinden geleceklerin masraflarının hastane döner sermayelerinden ödenmesini talep etti. Aynı gün emrindeki bir genel müdürlüğe yazı yazarak ‘olur’ istedi ve tabii ki ‘olur’u aynı gün aldı. 2. Ulusal Sağlık Kurultayı’na yaklaşık 3 bin kişi katılacak. Dernek, bu kurultaydan, en az 2 milyon YTL. kâr bekliyor. Yapılan iş o denli hukuk dışı ki, Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Orhan Gümrükçüoğlu bile bu duruma isyan etti. İl sağlık müdürlerine, döner sermayelerden kurultay için para ödemeyin diyen bir genelge gönderdi. Ama bu yazıya rağmen SAYED, döner sermayeden para ödenmesinde israr ediyor...”
Lüks otelde kongre düzenlemek... Davetli memurların ve doktorların ücretlerini devlete ödetmek.. Hem memurlar› memnun etmek hem de derneğe kazanç sağlamak... İyi fikir...
“Deivid sniper ateşi yaptı. İtiraf etmem lazımdı ki, orada hangi gapıcı olursa olsun, topu çetin def
eylebilirdi. Kaleci Cudicini’nin bir günahı yohtu.”
(Azerbaycan AND televizyonu spikeri FB’nin
golünü anlatıyor.)
* * *
“Götürene maşallah, götüremeyene inşallah...”
(Prof. Osman Altuğ’un Türk ekonomisi tanımı...)
* * *
Kapatma davasından sonra AKP rotayı yine
AB’ye çevirmiş.
Pusulalı seccadeden sonra AKP için çok kıbleli
seccade yapılmalı...
Gülhan Elmas
Özay Şendir
‘Diyalektik bir şey’ olarak Lozan tartışması...
16 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Sosyolojik hatalar!
16 Mayıs 2025
Zafer Şahin
Sanatçılar ‘Terörsüz Türkiye’ istemiyor mu?
16 Mayıs 2025
Abdullah Karakuş
Krizler, görüşmeler ve sonuçları
16 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
İttifak’ta görüş ayrılığı çıkmadı
16 Mayıs 2025