Muhittin Akbel

Muhittin Akbel

muhittin.akbel@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları

Cem Ulucan... Meslektaşım, kardeşim. Yazılarını okurken kah güldüğüm, kah duygulandığım sevgili dostum.

Geçtiğimiz mayıs ayında, talihsiz bir trafik kazası geçirdi.

Canından çok sevdiği eşi Gülcan Ulucan, o kazada hayatını kaybetti.

Dünyası karardı Cem’in...

Hayatının en büyük acısını yaşadı.

Hayat devam ediyor. Kaza sonrası iyileşen Cem, işinin başına geçti.

Yüzündeki gülümsemesi yarım, yüreğindeki o büyük acı eksiksiz, aynen orada duruyor.

Sevgili Gülcan’ı rahmetle anarken, Cem’le dillere destan aşkının izlerini taşıyan o güzel sözlerini hatırladım.

Haberin Devamı

***

Cem, bir gazetedeki köşesinde her gün buram buram aşk kokan, zaman zaman güldüren çok güzel sözler yazdı.

Birçoğunu biriktirdim.

Bir yazısında diyordu ki Cem:

“Ne kadar güzel bir kalbin var, dediğimde; çünkü içinde sen varsın, diyen bir kadına sahibim.”

Cem, Ümit Besen’in “Nikahına beni çağır sevgilim” şarkısını, sık sık hastanede nöbet tutan hemşire eşi için değiştirmişti:

“Nöbetine beni çağır sevgilim!”

***

“Şair, aşkı sonbaharda düşen yaprağa sığdırdı. Ben sana olan aşkımı dört mevsime sığdıramadım” cümlesi o kadar çok şey anlatıyordu ki...

“Facebook’ta ‘fenomen’ olan kadınla değil, mutfakta ‘menemen’ yapan kadınla mutlu olunur” sözü de Cem’in özlü sözlerindendir.

“Beni ne kadar seviyorsun?” dersen, ‘nar kadar’ derim. Dışımda bir ben görünürüm, içimden binlerce ‘sen’ dökülür!” sözüne ne demeli?

Cem, çaresiz yalnızlığını şu sözlerle anlatıyor:

“Bazı şeyler hesap kitapla olmuyor. Mesela, iki kişiye ‘geniş’ olan bu dünyanın, biri gitse diğerine neden ‘dar’ geldiğini matematik bile çözemiyor.”

HHH

Buram buram romantizm kokan, kalplere hitap eden, kızdıracak cinsten olsa da kadını anlatan birkaç mesajı sizlerle paylaşmak istiyorum:

n Gülüşün, ekmek kırıntıları gibiydi, bense ‘aç’ bir serçe... Karın tokluğuna sevdim seni!

n Kadınlar kapı gibidir; arada yağlamazsan, gıcırdar!

n Fakirlik; elini cebine attığında ‘boş’ çıkması değildir. Elini cebinden çıkardığında, tutacak birinin olmamasıdır.

n Kadının çantasıyla, kafası birbirine benzer. İçinde yok yoktur!

Haberin Devamı

***

Cem Ulucan’ın güldüren, düşündüren sözlerini es geçemeyiz:

n Yumurtayı ilk yiyen kişiyi çok merak ediyorum. 40 yıl düşünsem, tavuğun kıçından bir şeyi yemek aklıma gelmezdi!

n Halil Sezai ‘İsyan’ ettiği kadar şükretseydi, şu an cennette yeri hazırdı.

n Kim demiş erkek dayıya çeker diye. Bazı erkekler var, aynı halası!

n Paçalı dondan tanga, eski sevgiliden kanka olmaz!

n Boks, hakikaten saçmalık. Kimse pantolon giymiyor, ama hepsi ‘kemer’ için dövüşüyor!

***

Siz siz olun, sevdiklerinize “Seni seviyorum” demeyi ihmal etmeyin.

“Seni seviyorum” dedikten sonra, sevdiğinizi göstermeyi ihmal etmeyin.

Aşkınızı anlık sözlerinizle anlatmakla yetinmeyin, not edin bir deftere...