İzmir’de 2012’de 15 milyon 463 bin liralık kamu arazisi satıldı. 2013 yılında bu rakam 50 milyon 343 bin lira oldu.
2014 yılında ise 61 milyon 259 bin liralık kamu arazisi elden çıkarıldı.
2015 yılında İzmir’in satılan arazilerinden elde edilen gelir 94 milyon 871 bin liraya yükseldi.
Yani her yıl bir önceki yıldan daha fazla satış yapıldı.
İzmir’in yüzölçümü 12 bin 12 kilometrekare. Yani kentteki toprakların tamamı bu kadar.
Bu arazilerin kamuda kalan bölümü 6 bin 630 kilometrekare. Bu da tüm toprakların yüzde 55’ini oluşturuyor.
Her ay yapılan satışlarla bu oran gittikçe de düşüyor.
***
Bu kadar kamu arazisinin satışıyla ilgili tek bir soruşturma yok. Ama, İzmir’de kamu zararıyla ilgili bir soruşturma var. Hatta bu soruşturma davaya da dönüştü.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na Çankaya’daki otoparkı İZELMAN’a kiraladığı için dava açıldı.
Söz konusu otopark, Büyükşehir Belediyesi ile Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün ortak olduğu bir kamu mülkü.
İZELMAN ne? Bir belediye şirketi. O da kamu yani.
Zaten Sayıştay da, “Tüm belediye şirketleri kamu idaresidir” diyerek 2012 yılından itibaren belediye şirketlerine de denetim müfettişleri gönderiyor.
Ama aynı Sayıştay, İzmir Büyükşehir Belediyesi bir katlı otoparkı kamu idaresi sayılan kendi şirketine kiraladığı için “Kamu zararı var” dedi.
***
Aziz Kocaoğlu ile 128 bürokratı, zor durumda olan üreticilerden mandalina alıp okullarda dağıtmak, kooperatiflerden şal alıp Öğretmenler Günü’nde öğretmenlere hediye etmek, Leman Sam’a ihalesiz konser verdirmek gibi konular nedeniyle 397 yıl hapis istemiyle 5 yıl yargılandı.
O davadaki suçlumalar arasında da İZELMAN’a verilen otopark konusu vardı.
Geçen 27 Şubat’ta tüm suçlamalardan beraat ettiler.
***
Şimdi ise otopark konusu Sayıştay’ın gündeminde.
Kamu malının kamuya verilmesi nedeniyle başlatılan soruşturma Sayıştay’da davaya dönüştü.
Şaka gibi ama ne yazık ki gerçek.
İzmir’de bunca kamu arazisi satılıp tek bir soruşturma açılmazken, kamu malının kamuya kiralanması nedeniyle soruşturma açılıp daha sonra da “Zarar var” diye dava süreci başlatılmasının mantığını anlamak kolay değil.
