19 Mayıs’ta kaçamak yapmak isteyenlere sakin bir hafta sonu için Cunda’yı, doğa yürüyüşleri için Çamlıhemşin’i, bir antik kentte kaybolmak için Pamukkale’yi öneririm.
19 Mayıs hafta sonu yaz sıcakları bastırmadan kaçamak yapmanın tam da zamanı. Nasıl bir hafta sonu geçirmek ve nasıl bir kaçamak yapmak istediğinize karar verip gideceğiniz yeri ona göre seçmenizi öneririm.
Cunda’da Ayışığı Manastırı’nı görün
Eğer sakin, huzurlu, her şeyin yavaş yavaş keyfini çıkardığım bir hafta sonu olsun derseniz, Cunda derim. Cunda’nın sahilinde yürüyün, dondurma yiyin, Taş Kahve’de mutlaka çay veya kahve için, diğer küçük kahvelerini de keşfe çıkın. Ege ve Girit mutfağının en lezzetli yemeklerinin tadına bakın Cunda’nın restoranlarında. Akşamları da o kadar çok yeme içme mekanı çıkacak ki karşınıza. Koç Müzesi’ni, Taksiyarhis Kilisesi’ni, Pateriça Yarımadası’nı ve benim favori mekanım Ayışığı Manastırı’nı görün. Vaktiniz olursa tekne turu yapın. Cunda’nın pazarı pek keyiflidir. Sokaklarda kaybolun, taş evlerin fotoğraflarını çekin ve mutlaka Cunda’nın birbirinden güzel ve özel kedilerini sevin.
Likya Yolu en iyi 10’da
İlla yürüyüş, doğada olmak ve antik mekânları da keşfetmek derseniz şimdi Türkiye’nin ilk uzun mesafeli yürüyüş parkuru, dünyanın da en iyi 10 mesafe yürüyüş rotasından biri olan “Güneş Ülkesi” Likya’nın Likya Yolu’nu hararetle tavsiye ederim. Amatör ve profesyonel yürüyüşçüler için çok çeşitli seçenekler var. Araştırmadan yola çıkmayın. Bu rotayı iyi bilenlerle ilerlemekte fayda vardır.
Amasra Kalesi
Biraz kültür, biraz kafa dinleme, biraz yeme içme ama mutlaka deniz görüntüsü derseniz Amasra harika bir çözüm. Amasra’nın meşhur ve eşsiz salatalarını tadın. Nerede yerseniz yiyin, salatanızı bitirmeden kalkıp yürümek isterseniz geri döndüğünüzde her şeyi yerli yerinde bulacaksınız masanızda. Böylesine rahat ve huzurludur bu coğrafya. Biraz yürüyün, Amasra Kalesi ve Müzesi’ni, içinde kaybolmaktan çok mutlu olacağınız çarşısını mutlaka görün. Sokaklarda kaybolun ve bakın daha neler keşfedeceksiniz.
Sagalassos ya da İğneada
Tabii ki yapılabilecek onlarca şey, gidilebilecek pek çok yer daha var. Kendi şehrinizi yürüyerek keşfetmek, şu sıralar en çok konuşulan antik kentlerden olan Sagalassos’u gezmek ve Burdur’da soluklanmak, Marmara Bölgesi’nde kalmak isterseniz bir doğa harikası olan İğneada’ya gitmek de bu pek çok seçenekten bazıları.
Pamukkale’de şifa bulun
Bir antik kentin içinde kaybolayım, biraz sulara gireyim, şifa da bulayım diyorsanız UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Pamukkale’yi öneririm. Geç Helenistik, Roma ve erken Hıristiyanlık döneminden yapıların arasında gezmek, bir antik şehrin şehircilik anlayışını keşfetmek güzel olmaz mı? Kalsiyum oksit içeren ve Çaldağı’ndan gelen suların oluşturduğu bembeyaz travertenlerde dolaşmak, güneşi batırmak çok keyiflidir. Tüm otel ve pansiyonlarda da bu şifalı sulardan yararlanabilir, yenilendiğiniz bir hafta sonu yaşayabilirsiniz.
Çamlıhemşin’de doğa yürüyüşü
Doğa yürüyüşleri ve nefes almak derseniz Çamlıhemşin derim. Ayder Yaylası’nı belki merkez olarak alıp şelaleden şelaleye, diğer civar yaylalara yürüyüşe gidebilirsiniz. Amatör ve profesyonel yürüyüşçülerin sevdiği bir destinasyondur Karadeniz’in bu bölgesi. Havanın en temiz, her yerin endemik bitkilerle dolu olduğu Çamlıhemşin’in evlerini de fotoğraflamayı unutmayın. Yeme içme konusunda herkesi memnun edecek seçenekler sunan bu bölgede de şifalı sular olduğunu ve bunlardan da yararlanabileceğinizi hatırlatayım.
Rezervasyonsuz çıkmayın
Ne yaparsanız yapın, eğer gecelemeli bir kaçamak planlıyorsanız her zaman ısrarla belirttiğim gibi mutlaka rezervasyonunuzu yapıp öyle yola çıkın. Tatil keyfinizi riske atmayın.