Nükhet Everi

Nükhet Everi

nukheteveri@yahoo.com

Tüm Yazıları

Sonbahar için en uygun rotalardan olan Pamukkale Hierapolis Antik Kenti’yle hem tarihi hem de şifa dolu bir yolculuğa çıkabilirsiniz.

Sonbahar henüz tüm güzelliğiyle devam ederken, bu yıl kar yağışlarıyla geleceği söylenen kışa kendinizi ruhen ve fiziken hazırlayacağınız, sırt çantanızı kapıp aracınızla, uçakla, otobüsle ya da trenle ulaşabileceğiniz bir yer önereceğim size.Önerim genelde Türk gezgininin ciddi anlamda kaderine terk ettiği bir bölge olan İç Ege’den...

Şifa merkezi antik kent

UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan bembeyaz travertenleri ve termal kaynakları ile her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti kendisine çeken Pamukkale Hierapolis Antik Kenti’ni hiç detaylıca gezip, şifalı sularından faydalanıp, birbirinden güzel termal otellerden birinde kalıp size sundukları fırsatları değerlendirdiniz mi?

Haberin Devamı

Türkiye’nin her yerinden kolaylıkla ulaşılabilen ve Denizli’ye 18 km uzaklıkta bulunan (Hierapolis Antik Kenti) Pamukkale, İç Ege’de doğanın belki de en cömert davrandığı tektonik bir arazide yer alır. Bu tektonik arazi eski çağlarda Lykos, günümüzde Çürüksu Vadisi diye anılır. Tektonik araziler termal su kaynaklarının ortaya çıkmasına sebep olurlar. Bu vadi de Afyon-Aydın arasında uzanan fay hattına bağlı olan çok sayıda termal su kaynaklarına sahiptir. Tarihi aslında çok eski çağlara kadar geri giden ama bizim ancak Helenistik Çağ’da M.Ö. 2. yüzyıl başlarında Bergama Kralı II. Eumenes tarafından kurulduğu haliyle bildiğimiz Hierapolis Antik kenti, M.S. 1. yüzyılda ardı arkası kesilmeyen pek çok deprem nedeniyle özgün Helenistik yapısını yitirmiş tipik bir Roma kentiyken Hıristiyanlığın kabulüyle M.S. 4. yüzyıldan itibaren Bizans şehri olmuştur. Tarihte de muhteşem hamam yapılarıyla bir şifa merkezi olarak kullanılan bu yörede, günümüzde çeşitli termal oteller konaklama ve şifa merkezi olarak hizmet vermekteler.

Travertenlerle büyüleneceksiniz

Pamukkale’de antik kenti gezdiğinizde çok büyük bir alana yayılan ve Anadolu’daki pek çok ölü gömme geleneğinin örneklerini bir arada görebileceğiniz mezarlık alanı ile muhteşem caddeler (özellikle şehrin ana caddesi), değişik dönemlerden kalan şehrin görkemli giriş kapıları, tuvaletler, ihtişamlı hamamlar, çeşmeler, Roma tiyatro yapılarının en güzel örneklerinden biri olan Hierapolis Antik Tiyatrosu ve yürürken belki de sadece fotoğraflarından tanıdığınız bembeyaz travertenleri ile nefesinizi kesecek güzellikteki bir tecrübeye hazır olun. Pamukkale’de antik kentin içinde kazılardan çıkan eserlerin sergilendiği çok güzel bir arkeoloji müzesi var. Mutlaka görün.

Haberin Devamı

Çok özel bir kimyasal reaksiyon sonucu oluşan travertenlere beyaz kalmaları için kontrollü şekilde su verilmektedir. Bu sular 35-100 C arasında değişen ve bölgede bulunan sıcak su kaynaklarından gelen sulardır. Bu suların kimyasal içerikleri nedeniyle pek çok hastalığa şifa verdiği bilinmekte olup Pamukkale’de bulunan termal otellerde doktor kontrolünde kullanılmaktadır. Kalp-damar sertliği, tansiyon, romatizma, raşitizm, felç, deri, göz, sinir sistemi ve damar hastalıkları, damar iltihabı ve Reyno hastalığı gibi rahatsızlıklara iyi geldiği bilinen bu suların ayrıca ılık olarak içildiğinde mide spazmı, idrar söktürme ve iltihapları, böbrek ve kum taşları tedavisinde de faydalı olduğu söylenmekte.

Haberin Devamı

Laodikea’yı da görün

Buralara kadar gelirseniz şifalı sulardan faydalanmak için mutlaka birkaç gün ayırın kendinize. Çevre gezileri de yapabilirsiniz. Özellikle de Pamukkale’nin çok yakınında bulunan Laodikea antik kenti son yıllarda yapılan restorasyonlarla keyifle gezilebilecek bir hale geldi. M.S. 2. yüzyılda kurulan ve Hıristiyanlığın yayılmasında büyük rol oynayan, Küçük Asya’nın 7 kilisesinden birinin de bulunduğu Laodikea, M.S. 60 yılında depremle yerle bir olana kadar Anadolu’nun en önemli kentlerinden biriydi.