Herkes temmuz başından önce tam anlamıyla ileriyi görmenin mümkün olmadığını belirtiyor, ama Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca sektörün önemli paydaşlarına genelgeler gönderildi ve sektör de toparlanma çalışmalarını başlattı.
Türkiye’de en güzel tatil ve gezme dönemi olan haziran ve eylül aylarını boşa harcarız hep. Genelde “Okullar kapanıyor, çocukların tatili, yazlığa gidelim, okullar açılıyor, yazlıktan dönelim” diye diye, bu en güzel ayları tam anlamıyla değerlendiremeden geçirir çoğu kişi.
Bu yıl tüm bahar aylarımızı ve görünen o ki haziran ayını da Kovid-19 çaldı bizden.
Bu sürecin yavaş bir şekilde tam normale döneceği belli oldu. Bilim adamları da turizmciler de “Önümüzü temmuz başından önce tam anlamıyla görmemiz mümkün değil” diyor.
Kollar sıvandı
Turizm toplamda 40’ı aşan paydaşlarıyla birlikte çok önemli bir sektör. Bu da nereden baksanız Türkiye’de 15 milyonu aşan bir sayıda kişinin ekmek yediği bir alan demektir. En ufak bir olayda ilk yara alan da, kendisini en son toparlayan da her zaman tüm paydaşlarıyla turizm sektörüdür.
Türkiye’deki gidişatı anlamak için turizm sektörünün durumunu takip etmeniz yeterlidir. Son yıllarda turizmde büyük oranda kaybedilen incoming sektörü turizmin amiral gemisidir aslında. Kültür ve Turizm Bakanlığı, öncelikle denetimleri kendisinde bulunan sektörün en önemli paydaşlarına bir süre önce genelgeler gönderdi. Sektör de kendini toparlamak için çalışmalarını başlattı. Acenteler kendilerinden beklenenleri yerine getirmek için kolları sıvadı ve sonbahara kadar deneme amaçlı ilk gezilerinin duyurularını yayınladı.
TÜRSAB’a (Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği) gelen genelgelerde alınması gereken önlemler çok iyi işlenmiş. Bunlardan en dikkati çeken de “araçlardaki yolcu kapasitesinin azaltılması ve sosyal mesafeye dikkat edilerek yolcuların mesafeli oturma düzeninin kurulması” konusu. Bu, nereden baksanız araçlarda yüzde 50 kapasite kullanılması; yani turlardaki kişi sayısının düşeceği anlamına gelir. Zaten bazı acentelerin daha genelgeler yayınlanmadan bu yönde hazırlıklarını tamamladıklarını biliyoruz.
Kablosuz kulaklıklı rehberlik
TUREB’e (Turist Rehberleri Birliği) gelen genelgede en dikkat çeken kısım turist rehberlerinin gruplarında açık ve kapalı alanlarda güncel sosyal mesafe kurallarını gözetmesi, kalabalığı engelleyecek önlemler alması, ayrıca gezi boyunca rehber ve tur katılımcıları için kablosuz mikrofon ve kulaklık sisteminin tedarik edilmesi gerekliliği vurgulanıyor.
Kulaklık sistemi tabir ettiğimiz uygulamayı tedarik etmek acentelerin görevidir ve zaten işini iyi bilen tüm acentelerin özellikle her zaman kullandıkları bir yöntemdir. Kullanınca da rahatlığı ve güvenilirliği nedeniyle alışkanlık yaratan bu sistemi bundan sonra istesek de istemesek de hepimiz kullanmak zorunda kalacağız. Bu aslında çok iyi bir gelişme.
Genelgeleri okuyun, haklarınızı öğrenin
Bu süreçte görünen o ki yurt dışı seyahatlerin başlaması zaman alacak. Belli ki uzunca bir süre daha çok iç turizme yöneleceğiz. Bu durumda daha bireysel işlere dönülecek ve zaten butik şekilde çalışan, genelgeler olmadan da bu kurallara uygun geziler düzenleyenlerin işi zor bir süreçten geçilmesine rağmen daha kolay aşılabilir olacak. Hatırlanması gereken de aslında güvenli bir seyahat ve iyi bir rehberin bilgisini aktarışının turizmde en önemli mihenk taşlarından biri olduğudur.
Tüketicinin de haklarını bilmesi ve talep etmesi önemlidir. O nedenle kendi sağlığı ve güvenliği açısından en azından TÜRSAB ve TUREB web sayfalarında yayınlanmış olan genelgeleri okuyan tüketici yapacağı seyahati planlarken ve taleplerini belirlerken kolaylık yaşayacaktır.
Size gene en güzel destinasyonları anlatabileceğim günlerin bir an evvel gelmesi ve sağlıkla yapılacak güvenli yolculuklar dileğiyle.