Osman Ulagay

Osman Ulagay

oulagay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


     Ak Parti'nin 3 Kasım seçimleri sonucunda, tek başına iktidar olmasını sağlayacak bir Meclis çoğunluğu elde etmesi, prematüre (zamansız doğmuş) bir iyimserliğe yol açtı. Türkiye'deki iktidar kavgalarının artık geride kaldığını ve istikrarlı bir dönemin başladığını düşünenler hayli fazlaydı. Piyasalarda da bu beklentinin etkisiyle iyimser bir hava esmiş, Hazine'nin borçlanma faizleri düşmüş, ekonomideki canlanma sinyallerinin istikrar içinde büyümeye dönüşeceği umudu yeşermişti.
Aradan geçen sürede yaşananlar, bu ilk değerlendirmenin ne kadar yüzeysel ve aldatıcı olduğunu ortaya koydu. Ak Parti tek başına iktidar olmasını sağlayacak Meclis çoğunluğunu elde etmiş ama tam anlamıyla iktidar olamamıştı. Türkiye'de halen çok yönlü ve çok boyutlu bir iktidar kavgasının yaşanmakta olduğunu görmek için yalnızca son bir aydaki, hatta son bir hafta içindeki gelişmelere bakmak, bizzat Sayın Başbakan tarafından dile getirilen "iktidar olamadık" yakınmalarına kulak vermek yeterliydi.

Çok yönlü kavga
Türkiye'de gerçek anlamda iktidar olabilmek için karmaşık bir ilişkiler ağı içinde belirlenen bir güce, bir otoriteye sahip olmak gerekiyor. Sağlam bir Meclis desteğiyle hükümet olmak, devletin hakim tepelerini şeklen de olsa ele geçirmek, bu güce erişmek için çok önemli araçlar. Ancak asker - sivil bürokrasinin, iş aleminin ve toplumun çeşitli kesimlerinin iktidara duyacağı güven ve sağlayacağı destek de önemli. İktidarı kullananların sağlam bir "meşruiyet" dayanağına sahip olmaları da bütün bu unsurların yerli yerine oturmuş olmasına bağlı.
Ak Parti'nin sekizinci ayına giren iktidarında bu koşulları yerine getirdiğini söylemek zor. Bugün karşımızdaki tabloya baktığımızda çok yönlü bir iktidar mücadelesinin sürmekte olduğunu görüyoruz.
•  Ak Parti, yüzde 30 dolayındaki seçmen desteğini korusa bile, toplumda bu iktidarın güven veremediği oldukça geniş bir kesim var. Cem Uzan'ın Genç Parti'si bu güvensizliği kullanarak Ak Parti'ye bir alternatif oluşturma çabası içinde. Necmettin Erbakan'ın yeniden siyaset arenasına çıkmasını da gözardı etmemek gerek.
•  Askerlerin Ak Parti iktidarının çeşitli alanlardaki tutumlarıyla ve eğilimleriyle ilgili ciddi kaygılarının bulunduğu en üst düzeydeki komutanlar tarafından da ifade edildi ve bir sır olmaktan çıktı. Avrupa Birliği'ne uyum sürecinde gündeme gelecek olan Ulusal Program ile 7. Uyum Paketi'nin bu kaygıları yeniden güncel hale getirebileceği belirtiliyor.
•  Başbakan Erdoğan, geçen hafta yaptığı ilginç bir açıklamada, "oligarşik bürokrasi"nin tam anlamıyla iktidar olmalarını engellediğini belirterek sivil bürokrasiyle uyum sağlama konusunda ciddi sorunlar yaşandığını bizzat itiraf etmiş oldu.
•  Ak Parti'den önceki dönemi ilgilendiren yolsuzluk iddialarıyla ilgili süregelen soruşturmalar ve Susurluk olayı sonrasının kilit isimlerinden Hanefi Avcı'nın önemli bir göreve getirilmesi, Ak Parti öncesi dönemin tasfiye sürecinin de sürmekte olduğunu ve bunun da iktidar olma kavgasının bir boyutunu oluşturduğunu düşündürüyor.

İş alemi ve Uzanlar
3 Kasım seçimleri öncesinde dile getirilen kaygılar arasında, Ak Parti'nin kendisini iktidara taşıyacak olan, yükselme hevesindeki bir sermaye kesimine ayrıcalık sağlayarak, iş alemi içinde bir tür "sınıf mücadelesi"ne yol açabileceği iddiası da vardı. Başbakan Erdoğan böyle bir mücadelenin tarafı gibi görünmemeye özen gösterse bile, bu yöndeki kaygılar yokolmuş değil ve bunu da sürmekte olan iktidar olma mücadelesinin bir boyutu olarak düşünmek mümkün.
Öte yandan Ak Parti yönetiminin geçen hafta aldığı cesur kararlarla, Uzan ailesiyle çatışmayı göze alması da, gerçek anlamda iktidar olma mücadelesinde önemli bir adım olarak nitelenebilir.
Bu çok yönlü iktidar kavgasının her gün yeni boyutlar kazanarak sürdüğü bir ortamda, topluma ve piyasalara güven verecek bir istikrardan söz etmek ise pek kolay değil herhalde. Bu karmaşık tabloya Ortadoğu'yu bir yap - boz gibi gören ABD'nin ve AB'nin Türkiye'ye yönelik beklentilerini de eklersek gerçek durumumuzu belki daha iyi değerlendirebiliriz.