MESELE KAMYON DEĞİL ARKADAŞ...
Kamyoncular, 3. köprü ve otoyola 160 lira ödemek yerine, 92 lira para cezası ve 20
Mesele ne kamyonlar ne de geçtikleri köprü...
Koyduğu yasağı uygulatamayan ve kendi itibarını zedeleyen bir kamu idaremiz var.
Araba kullanırken sigara içmek yasak mesela ama uygulaması yok.
Yere tükürmek, sokağa çöp atmak, kasaplarda hazır sucuk, köfte satmak, pitbull cinsi köpek beslemek ya da parklarda mangal yakmak da yasak.
Yasak çok ama uyan da yok, uygulamayı denetleyen, uymayana ceza veren de yok.
Denetlen-meyen ya da cezasız kalmış her yasak aslında başka suçlara davetiye çıkarıyor.
Trafikte işlemeyen yasak vergi kaçağına, parklarda işlemeyen yasak sigortasız işçi çalıştırmaya kadar gidiyor çünkü devlet iradesi kayboluyor.
Ankara, keşke bundan sonra uygulatamayacağı yasak koymayı yasaklasa...
BAHÇELİ’NİN KOLTUĞU
Meclis 42 gün aradan sonra açıldı ya, siyaset dışı tartışmalar da hemen başladı.
İlk günün en önemli meselesi de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yaşadığı koltuk sürprizi oldu.
Devlet Bahçeli, muhalefet kulisinde, yüksekçe bir yerde duran koltuklardan birinde oturur her zaman.
Herkes bilir bu durumu, hatta koltukta oturan varsa Bahçeli geldiğinde yerini verir, o da her zamanki nezaketiyle teşekkür eder ve alıştığı yere geçer.
Tatil sırasında muhalefet kulisindeki o yükseklik kaldırılmış, haliyle de Bahçeli’nin yeri ve koltuğu da gitmiş.
Bu duruma kızanlar da oldu, gizli gizli esprisini yapanlar da...
Açılış gününün bir diğer meselesi de beyaz ışık oldu.
Muhalefet milletvekilleri, kulis aydınlatmasında kullanılmaya başlanan beyaz ışığa gözlerini yorduğu gerekçesiyle karşı çıkıyorlar.
İktidar kulisinde olduğu gibi sarı ışık kullanılması için çalışmalar ilk günden başladı bile.
KENDİNE HIRİSTİYAN...
Hollanda, ‘aşırılıkla mücadele’ gerekçesiyle İslamiyet’e karşı en sert kararların alındığı ülke.
Aynı ülkede İncil Kuşağı denilen ve “aşırı” dindarların yaşadığı bir bölge var.
Bu bölgede, aşı olunmadığı için kızamık salgını çıktı, yüzlerce çocuk hastanelik oldu.
Hollandalı siyasetçiler İslamiyet ve kadın hakları üzerine konuşuyorlar bol bol.
Aynı ülkede, inanç gerekçesiyle kadınları üye olarak kabul etmeyen Siyasi Reform Partisi diye bir parti var ve oldukça da etkili.
Dert aşırılık falan değil, biz kendine Müslüman deriz ya, bunlar da kendine Hıristiyan.
TOPKAPI’YA ÖRNEK OLSUN
İtalya, mali sıkıntı nedeniyle tarihi eserlerin onarımı için özel şirketlere vergi kolaylıkları sağlayan bir program başlattı.
Dünyaca ünlü İtalyan mücevherat markası Bvlgari de, Roma’daki İspanyol Merdivenleri’nin onarım işi için 1.5 milyon Euro para ödedi.
Türkiye’de tarihi çalışmalara destek daha çok sosyal sorumluluk çerçevesinde yürüyor.
Mesela Total Türkiye, Smyrna Antik Kenti kazı çalışmalarına bu çerçevede destek veriyor.
Madem başta Topkapı Sarayı olmak üzere ciddi onarım gereksinimlerimiz var, İtalya’da olduğu gibi özel sektör kartı devreye sokulabilir.
Böyle bir projeye sadece yerli değil uluslararası firmalar da destek verebilir...