İşler kötü gittiği zaman futbolda ulamalık yapmak kolaydır. Önemli olan bazı şeyleri önceden görebilmektir. Ve adama da sorarlar "Biliyorsun da sen niye yapmıyorsun" diye. Belki benim için de böyle düşünüyorlardır. Ama benim doğrularım başkalarına doğru gelmeyebilir. Bunun için her fikre saygılıyım.
Kocaelispor ile oynanan hazırlık maçını izledikten sonra Fenerbahçe seyircisinin bu oyun anlayışı nedeniyle çok sıkılacağını belirtmiştim. Bu oyuncu kadrosunun kötülüğünden ya da Oğuz hocanın bilgisizliğinden değil. Çünkü Oğuz hoca geldikten sonra bu takımda hem bilimsel, hem de pratik olarak önemli işler yapmaya çalışıyor. 4-0’lık Kocaeli maçı bittikten sonra Fenerbahçe’nin zor gol atacağını, rakibine az pozisyon vereceğini ancak gol bulduktan sonra seyir zevkine sahip olacağını düşünüyordum. Ah işte o gol var ya.. Özellikle dış maçlarda bu düzenle agresif takımlara karşı çok zor bulursunuz. Fenerbahçe, Trabzon maçında 3-5-2 oynadı, hem pozisyon yakaladı, hem de sayısız tehlike yaşadı. Bence Oğuz hoca ikinci yarıya dörtlü savunma ile başlaması çok doğruydu. Ancak sıkıntı önündeki iki ön libero Hakan Bayraktar ve Kemal ile onların önündeki üç oyuncunun yapması gerekenlerin sadece maç öncesi tahtada kalması.
Rüştü rahatladı
Son iki maça bakalım; Fenerbahçe, Beşiktaş’a 10 kişi kalana kadar bir pozisyon vermiş, hiç pozisyona girememiş. Ankara’da kendi adına pozisyon bulamamış, rakibe de bir duran top ile ceza sahası dışından atılan şutla pozisyon vermiş. Rüştü artık rakiplerle karşı karşıya bile kalmıyor. Ama puan olarak geride olan Fenerbahçe’nin bu oyun düzeni, rakiplerini yakalamasını sağlamaz, aksine daha da uzaklaştırır. Peki ne yapılmalı. Dörtlü savunma güzel. Önünde iki ön libero yerine göbekte sağlam bir orta saha olmalı. Bu ön liberonun hemen sağına ve soluna adam koyulmalı. İleride iki forvet, hemen arkasında da serbest bir oyuncu. Yani 4-3-1-2 düzeni çıkıyor. Forvetin arkasında Ortega veya Ceyhun kullanılabilir. Hatta ikisi birden de oynayabilir. Oğuz hoca birini santrfora kaydırabilir. Böylece hem defansif yönün iyi olur, hem de markajdan kurtulan takım ofansif açıdan en az dört oyuncuyla hücum edebilir. Tabii bunlar bizim fikirlerimiz. Ancak Oğuz hocanın da son iki maçtan sonra bazı değişikliklere gideceğini sanıyorum.
Bir paragraf da Kemal için açalım; Biz onu defansın arkasında koşular yapan, top kazandığı zaman sağdan bindirmelere kalkan güçlü bir orta saha oyuncusu olarak izledik. Ama bu düzende Kemal sıradanlaşır.
Özay Şendir
‘Diyalektik bir şey’ olarak Lozan tartışması...
16 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Sosyolojik hatalar!
16 Mayıs 2025
Zafer Şahin
Sanatçılar ‘Terörsüz Türkiye’ istemiyor mu?
16 Mayıs 2025
Abdullah Karakuş
Krizler, görüşmeler ve sonuçları
16 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
İttifak’ta görüş ayrılığı çıkmadı
16 Mayıs 2025