İstikbal'in kurucusu baba - amca Boydak'lar Kayseri'nin Hacılar Köyü'nde, 1957'de kapı - pencere doğramaları yapıyorlar. 1962'de doğrama mobilyaya geçiyorlar, büyüme ihtiyacı ile ortaklıklar kuruyorlar, yürümüyor. 1978'de fabrikasyon üretime başlıyorlar. Bu İstikbal'in sanayi devrimi! Devrimin öncüleri 1987 yılında oturma grubunu kuran Şükrü - Hacı - Yusuf Boydak kardeşler. Beyaz eşya sektöründe ortaya çıkan "satıştan sonra hizmet" kavramı mobilyada da İstikbal ile yerleşiyor.1990'larda Mustafa, Bekir, Memduh kardeşler üniversite eğitimlerini tamamlayıp, işlerin başına geçiyorlar. Model, tüketicinin nabzını tutmak, kalite - fiyat dengesi, yeni ürünler denemek zamanı geliyor: 1993 yılında yatak ve ev tekstiline adım atılıyor. Bu alanda yeni yatırımlar da sürüyor. 1999'da Kayseri'nin en büyük şirketlerinden Hes Kablo'nun tüm hisseleri alınıyor. Anadolu Finans'ın hisseleri de aynı yılda gruba geçiyor. Anadolu'dan bir marka çıkıyor ve sektörün liderliğine oturuyor. Bundan 20 - 30 yıl önce piyasadaki rakiplerinin şehirli holdingler olması gerçeğinden hareketle, İstikbal'in öyküsünü merak ediyorum. Parayla olmuyor Faizsiz bankacılık yapan Anadolu Finans da 90 trilyon lira ödenmiş sermaye ile Kuveyet Türk'ten sonra ikinci sıraya oturuyor. Faizsiz bankacılığın 5 üyesi geçenlerde Anadolu Finans'ın ev sahipliğinde biraraya geliyor. Faizsiz bankacılar, Bankalar Birliği gibi belli aralıklarla biraraya gelip, sektördeki paylarını arttırmanın yollarını arıyorlar. Hes Kaslo'ya 1999 - 2003 arasında 30 milyon dolar yatırım yapan grup, 1983 yılından beri çalıştığı Irak'ın alt yapısına talip. Grupta 8 bin kişi çalışıyor, gerçekleşen 600 milyon dolar cironun, 105 milyon doları ihracattan sağlanıyor. Mutfak ve banyo ürünlerine de giren grup, yabancı ortaklıklar kuruyor. Liderlik nasıl elde edildi? Mustafa Boydak, "Bu işler parayla olmuyor, geçim kaynağımız bu iş. Tüm sülalemiz birlikte çalışıyoruz" diyor. Bu sözlerin yorumu, "bir sektöre yoğunlaşmak." Hükümet - TÜSİAD Aklıma gelen ikinci adres; Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) oluyor. İslama uygun yaşam ilkesinden hareket eden bu kitle ile ilişkileri gelişmemiş. Kayserili Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün kardeşinin MÜSİAD üyesi olduğunu hatırlatıyorum, "Babadan sanatkar bir aile" demekle yetiniyor. Biliyorum ki, Gül'ün gönüllerindeki yeri derin. MÜSİAD ise biraz küçük geliyor ve sermaye "kısıtlı tanımlara" sığmıyor. Son 5 yıldır İstikbal Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Boydak Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) üyesi. İş dünyasının kreması ile entegre olmayı seçen Boydak "TÜSİAD'dan çok şey öğrendim. Özellikle kurumsallaşma" sözleri ile yerini belirliyor. AKP ve TÜSİAD ilişkilerinin gerginliği sözkonusu olduğunda, "Hükümetlerin arada, sivil toplum örgütleri ile ilişkileri bozuluyor. TÜSİAD siyasi bir kurum olmadığı için popülist yaklaşmıyor. Bu yüzden tepki çekebiliyor" açıklamasını yapıyor. Ortalama bir hayat Aylık ev ve kişisel harcamanız ne kadardır. "Ortalama 3 bin dolar" diyor. Bu harcama bütçesi; Kayseri için az değil, İstanbul'da ise iki çocuğu özel okulda okuyan orta düzey yönetici bir ailenin harcamasına denk düşer. Ve o ailenin Boydak'lar gibi fabrikaları, bankaları yoktur. İşsiz kaldıklarında bankada birikmiş birkaç kuruşları varsa, çok iyi durumdadırlar. Boydak'ın "Türkiye ortalaması" saptaması İstikbal'in büyümesinde bence en önemli etken. Orta sınıf aileyi yakalıyorlar ve hedefe varıyorlar. Asmalı Konak dizisi gibi İstikbal'in de başarısı işte burada. Kültürü, zevkleri, eğitim düzeyi, tüketim alışkanlıklarıyla yeni bir orta sınıf doğdu ve onun ürünleri!.. syilmaz@milliyet.com.tr Kayseri gibi sınırlı sosyal imkanları olan bir yerde 2'si özel okulda, 5 çocuğu ile hayat sürmekten vazgeçmeyen Boydak ile sosyal yaşamı konuşuyoruz. "Türkiye ortalamasını ölçü alırız. Kişi başına gelir 2500 dolar civarındayken, harcamalarınıza dikkat etmek zorundasınız." "Kendime ve aileme vakit ayırırım" diyen Boydak, her akşam 1 - 1.5 saat spor da yapmaya özen gösterdiğini vurguluyor. Aslında sorulması pek normal değildir ama, Boydak'ın samimiyetine olan güvenle merakımı dile getiriyorum: