Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Ülkemize 2011’de giren ve kullanımı hızla yayılan “bonzai” isimli uyuşturucu madde nedeniyle anne- babalar panikte. Nasıl olmasın? Uyuşturucu tacirleri kapı komşumuz olmuş, kullanım yaşı 10’lara kadar düşmüş, ölümler artmış. Tüm bunlara karşın ise polis yetersiz, vatandaş çaresiz. Bunun en somut örneği Burcu Ünal imzasıyla hafta başında Milliyet’in manşetine taşınan Bursa’nın Meydancık Mahallesi’nde yaşananlar. Okuyunca dehşete kapılmamak mümkün değildi. Mahalle iki yıldır uyuşturucuyla boğuşuyor ama hala kapı arasından, pencereden ya da sokak ortasında uyuşturucu satışı sürüyor. Açıkcası ölüm mahallede kol geziyor.
Ancak bunun daha da vahimi var. O da bu görüntünün sadece Bursa değil, İstanbul başta olmak üzere bir çok yer için geçerli olması ve soru önergesi ya da meclis araştırması istemiyle defalarca TBMM’ye taşınmasına rağmen kulak arkası edilmesi. Hangi birini yazayım ki? Muhalefetteki her partiden milletvekili çeşitli tarihlerde “Bonzai” tehdidine değinmiş ve bakanlara sorular yöneltmiş. “Bu konuda kamu spotu yapılacak mıdır?” diyenler bile var. CHP’li Melda Onur ve 27 milletvekilinin imzasıyla yapılan meclis araştırma isteminin (12/02/2014) gerekçesi de oldukça net:
Gençlerimizi, bağımlılık oranı çok yüksek olan ve çok kolay bulunan bu kimyasal zehrin kıskacından kurtarmak ve yaygınlaşmasını önlemek gerekmektedir. Bu kapsamda önleyici tedbirlerin ve gerekli yasal önlemlerin belirlenmesi amacıyla bir meclis araştırılması açılmasını talep ediyoruz...
Sonuç? beklemede; yani hiç..
Bonzai tehdidine yönelik son önerge de dün CHP’li Gürsel Tekin’den geldi. İstanbul’da satışların MOBESE kameraları önünde alenen yapıldığını belirten Tekin, İçişleri Bakanı Efkan Ala’dan şu sorulara yanıt istedi:

- MOBESE kameraları önünde ve sosyal medya aracılığıyla ‘adrese teslim’ şekilde yapılan satışların emniyetin bilgisi olmasına rağmen yapıldığı iddialarına dair görüşünüz nedir?

- İlköğretim çağındaki çocukları dahi tehdit eden maddenin, okul bölgelerinde satışının engellenememesinin gerekçesi nedir?

- Bonzai kullanımı sebebiyle, kaç vatandaşımız hayatını kaybetmiş, kaçı halen tedavi görmektedir?
Bakalım bunlara yanıt gelecek mi?

Sarıyer’in duyarlılığı
Yukarıda da dedik, sorun sadece Meydancık Mahallesi’nin değil. Polisin verilerine göre; 2013’te İstanbul’da ele geçirilen bonzai 182 kilo. Bu 18 milyon paket ve 54 milyon kullanım demek. Gramajı artırma maddeleri de torbacının vicdanına kalmış. Floresan camı tozu katan da var, fare zehiri de... En çok satış da okul önlerinde. İki ay önce Sarıyer Muhtarlar Derneği Başkanı ve Fatih Sultan Mehmet ile Baltalimanı mahalleleri muhtarlarının “komisyon kurulması” istemiyle belediyeye yaptığı başvurulara bakalım:
“Mahallelerde artan madde bağımlılığı had safhadadır. İlkokullara kadar düşen bu duruma bir an önce tedbir alınması gerekmektedir.”
Bir de bu gelişmeler karşısında Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç’in yaklaşımını görelim:
“Çok vahim bir durumla karşı karşıyayız. Sadece Sarıyer değil ülkedeki bütün çocuklarımız bonzai denilen uyuşturucunun tehdidi aldında. Anneler babalar çaresiz. Üç kuruş uğruna çocuklarımıza tuzak kuran zehir tacirlerine karşı mücadelede kararlıyız. Bu hepimizin meselesi.”
Bu sözde mi kalmış? Hayır Ankara’nın aksine vatandaş ve muhtarların feryadını ciddiye alan Sarıyer Belediye Meclisi bünyesinde 5 Mayıs 2014 tarihinde “Bonzai ile mücadele” komisyonu oluşturulmuş. Yaklaşık iki aydır herkesi dinleyen o komisyondan şimdi rapor bekleniyor. Onun doğrultusunda da aileler ve çocuklara yönelik eğitimler ve filmler içeren eylem planı hazırlanacak...
Bu arada bir de anımsatma; 26 Haziran Dünya Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü...Bakalım bizim yetkili ama ilgisizler “bonzai” konusunda bugün ne diyecekler...