Sezona Avrupa kulvarında 4 takımla mücadele ederek başladık. Tek fireyi talihsiz biçimde Adana Demirspor'la verdik. Cluj ve Osijek gibi kalburüstü takımları saf dışı bırakan Mavi Şimşekler, Genk'e penaltılarla elenerek UEFA Konferans Ligi'nin kapısından döndü. Avrupa kupalarındaki ilk sezonu olmasına rağmen Türkiye'yi bu arenada başarılı bir biçimde temsil eden Adana temsilcisine yürekten teşekkür ediyoruz.
Galatasaray, play-off turunda Molde karşısında büyük bir badire atlattı. 'Atan'ı Icardi ve 'tutan'ı Muslera ile Şampiyonlar Ligi'ne 17. kez adını yazdırdı. Sarı-kırmızılılar, Şampiyonlar Ligi'nin favorisi olarak gösterilen Bayern Münih, astronomik transfer harcamasına rağmen bir türlü arzuladığı başarıları yakalayamayan ve Sir Alex Ferguson dönemini mumla arayan Manchester United'ın yanı sıra Danimarka temsilcisi Kopenhag'la aynı gruba düştü.
F.BAHÇE VE BEŞİKTAŞ'TAN 6'DA 6
6'da 6 yaparak UEFA Konferans Ligi'ne zorlanmadan kalan ve Aston Villa'dan sonra 2 numaralı favori olarak lanse edilen Fenerbahçe; Ludogorets, Spartak Trnava ve Nordsjaelland ile birlikte H Grubu'nda yer aldı. Tıpkı Fenerbahçe gibi fire vermeden gruplara kalan Beşiktaş gövde gösterisi yaptı. Şubat'tan beri resmi maç kaybetmeyen Şenol Güneş'in talebeleri, Club Brugge, Bodo Glimt ve Lugano ile D Grubu'nda mücadele edecek.
ICARDI VE MUSLERA FARKI
Norveç'in mütevazı ekibi Molde aslında bize önemli bir işaret fişeği attı. Galatasaray'ın 10'da 1'i kadro değerine sahip olan mavi-beyazlı takım, iki karşılaşmada da daha çok pozisyona giren, daha çok topla oynayan ekip olarak göze çarptı. Temsilcimize zor anlar yaşatan Norveç ekibinin üçüncü bölgede son vuruşlardaki kalite eksikliği işimize yaradı. Bir de tabii ki Muslera faktörü... Deneyimli eldiven, kritik anlarda yaptığı kurtarışlar ve gol makinesi Icardi de son vuruş mahareti ile temsilcimizin Devler Ligi vizesi almasında başrolü oynadılar. Zira Molde kaptanı Wolff Eikrem 90 dakika sonrası "Icardi bizde olsa birçok gol atabilirdik" itirafında bulundu.
BODO GLIMT, ROMA'YA HEZİMET YAŞATTI
Molde takım oyunu, kolektif bütünlük, fizik gücü ve kondisyonun futbolda ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Kaliteye resmen kafa tuttular. Kuzey futbolunun önemli ekollerinden Kopenhag, Galatasaray'ın; Nordsjaelland ise Fenerbahçe'nin grubunda. Beşiktaş'ın grubunda da Norveç Ligi'nde Viking ile birlikte 45 puanla zirveyi paylaşan Bodo Glimt var. 2 yıl önce 6-1'lik skorla Jose Mourinho'nun Roma'sına yıllar geçse de unutulmayacak hezimet yaşattılar. Futboluna övgü yağdırdığımız Molde'nin 8 puan önündeler.
FİZİK GÜCÜ YÜKSEK OYUNCULAR SAHAYA SÜRÜLMELİ
İskandinav ekipleri ile yapılacak maçlara kadar fizik-kondisyon ve konsantrasyon anlamında fit olmalıyız. Bunun yanında fizik gücü yüksek ve mental olarak hazır oyuncular sahaya sürülmeli. Örnek mi isterseniz; Barış Alper Yılmaz, Sacha Boey, İsmail Yüksek, Becao, Ferdi Kadıoğlu, Gedson ve Omar Colley... Bu örnekler çoğaltılabilir.
Yeni transfer edilmiş yıldız oyuncular fizik olarak hazır olmadığı takdirde, gidişata göre son bölümlerde oyuna alınabilir. Maçlar kağıt üstünde değil, sahada kazanılıyor. Rakipleri hafife almaya hele hiç gelmez. Geçmişte temsilcilerimizin yaşadığı Valerenga, Rosenborg, Tromso ve Kopenhag faciaları da ülke futbolu açısından acı tecrübe olarak tarihe geçti. Bizden söylemesi...