YazarlarTürkiye ABD ile iyi olmak zorunda mı?

Türkiye ABD ile iyi olmak zorunda mı?

23.03.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

Türkiye ABD ile iyi olmak zorunda mı?

Türkiye ABD ile iyi olmak zorunda mı


Washington’da sözler ne olursa, olsun aslında aranan yalnızca bir sorunun yanıtıydı...
"Türkiye, ABD ile çok iyi geçinmek zorunda mı?"
Bu soruyu çoğunluk "Evet" diye karşılıyor.
Bunun karşısında "ABD ile iyi geçinmeyelim" diyen de yok. Sorun uzun vadeli oluşturulan dışişleri politikası ile uyumlu olarak, ülke çıkarlarını savunabilmek.
İkinci durumda önemli nokta, istikrar ve güvenirlik...
Dış İlişkiler Ekonomik Kurulu (DEİK) Türk - Amerikan İş Konseyi’nin (ATC) Washington’daki toplantısına katılanlar ile tam da bu konuları tartıştık.
Türkiye ile ABD ilişkilerinin en gergin günlerinde gelecek tahminleri yapanların, lobilerin sözcüsü gibi davradıklarını gözlediğimi söylemeliyim.
ATC toplantısına katılan Türkler’in çoğu, ABD Başkanı Bush’a muhalefet eden Demokrat Parti üyeleri kadar bile Beyaz Saray’a mesafe koyamıyorlar ve dünyanın ilelebet tek bacaklı gideceğine inanıyorlar.
Bu kesim; Irak savaşına karşı olan Çin, Rusya, Almanya başta olmak üzere, yükselen ABD karşıtı kamuoyunu da görmezden geliyor.
Benim gibi Washington’da "ABD’nin istediğini yapmadık, intikamı korkunç olacak ve artık asla (!) eskisi gibi olamayacağız. En az 10 yıl!" diyenlere tepki gösterenlerin sayısı da az değil.
Uluslararası ilişkiler "anlık durumlara" kilitlenemez ve ABD de Türkiye ile bu çoğrafyada daha çok temas zorunda kalır!...
Bush’a muhalefet eden çevrelerin desteğini almak için strateji geliştirmek mümkün değil mi? Örneğin muhalefetteki Demokrat Parti içinde...
Bu alternatif bugün yükek sesle dışişlerine empoze edilmeye çalışmıyor olsa da, tartışılmadığı söylenemez.

Bayar: Yeni dünya
ABD’de uzun süre görev yapan DYP’li Mehmet Ali Bayar’dan da sözetmek isterim. ATC toplantısında en aktif katılımcılar arasındaydı. ABD Savunma Bakan Yardımcısı Wolfovitz de dahil olmak üzere temaslar sürdüren Bayar, Türkiye ABD ilişkilerinin ne ölçüde gerildiğinin sinyallerini önceden görenler arasındaydı.
Washington’da, Başkan Bush’un Irak’a süre verdiği TV konuşmasını Bayar ile birlikte duyduk. Aynı anda irkildik.
Bayar’ın yorumu çarpıcı oldu: Yeni dünya kuruldu. Bu dünyada Birleşmiş Milletler, Nato, Dünya Bankası gibi kurumların gücü ABD’nin eline geçti.

Dostlar hareket geçti
Washington’daki yazılarımda okudunuz, Wolfowitz ikili görüşmelerde, "Yalnız Erdoğan değil, Türkiye’deki dostlarımız da bize destek olmadı" demişti.
Bu sözlerin duyulmasından sonra Türkiye’de kimlerin ABD ile ilişkileri balllandırdığına dikkat edelim.
Meclis’te ABD’nin dostu olması beklenen Kemal Derviş’in sesinin çıkmaması değerlendirilmesi gereken bir tavır. Derviş partisi CHP’nin tutumuna ters gitmemek için mi susuyor, yoksa ABD’ye tık diye vize vermenin gereğine o da inanmıyor.
Meclis’te ABD ne kadar şikayet etse de desteği yine AKP’den aldı, yanında da üç milletvekili ile Bayar’ın partisi DYP’den...
Amerika gezimizin bir parçasını da İstanbul tanıtımı oluşturuyordu. Bir yanda tezkere krizinin dumanı tütüyor, öte yanda Gürtuna ABD’de İstanbul lobisi yapıyor...
Zor bir durumdu. Gürtuna Washington Belediye Başkanı Antyhony Williams’ın randevu talebine olumlu yanıt vereceğinden emin değildi, verdi. Bu da dış politikanın tek parçalı yürümediğini göstermiyor mu?











KEŞFETYENİ
Kazayla ilgili yeni detay! Berk Atan günler sonra anlattı
Kazayla ilgili yeni detay! Berk Atan günler sonra anlattı

Cadde | 23.05.2025 - 07:27

Büyük bir kaza atlatan Berk Atan, yaşadığı olayla ilgili detayı ilk kez açıkladı.

Yazarlar