Dinlenme lüksü yok!

11 Eylül 2015

Çok fazla vaktimiz yok, yarın Fransa ile çeyrek final maçına çıkacağız. Turnuvayı az oyuncu ile oynama dezavantajımız var. Bizden önce oynayan İspanya ve Sırbistan’ın galibiyeti, aslında dinlenme fırsatı anlamına gelmişti, ne de olsa yerimiz belliydi. Ergin Ataman da kısmen bu düşüncede olsa gerek, maça Melih ve Furkan ile girdi. İlk çeyrekte yumuşak savunmamız dışında işler fena da gitmedi. Ancak kilit isimler Cedi ile Ali oldu. Onlar ne zaman dinlenmeye kalksa, İzlanda hemen bizi yakalamayı bildi.
Çünkü Ali kenara geldiğinde, onun görevini yapanlar gerçek oyun kurucu değildi! Kartal vardı kenarda ama hocası ona bu turnuvada hiç güvenmedi. Tıpkı Furkan Korkmaz gibi. Sezon içinde genç oyunculardan söz açılmışken ‘Cedi ve Furkan olsa ben de oynatırım’ demişti tecrübeli çalıştırıcı ama ona İzlanda maçında bile süre vermedi. Tamam kazanmak istiyor elbette ama belki ‘Nasıl olsa 4 olduk’ rahatlığıyla maça çıkan, savunmaya hiç takılmayan oyuncular yerine, kendilerini göstermek isteyenlerle oynansa maç daha kolay geçerdi. En fazla bu kadar zorlanır, yine ‘uzatmada’ kazanırdık. Hatta belki de yağmur gibi üçlük atan takıma karşı son 7 saniye3 sayı öndeyken faul yapmayı başarır, maçı

Yazının Devamı

Evdeki hesap çarşıya uymadı

10 Eylül 2015

Yapılan top kayıpları, vücut yorgunken, zihinlerin de yorulduğunu hatırlattı! İlk yarıdaki 9 top kaybı oldukça fazlaydı...

Türk Milli Takımı’nın en büyük kozunun enerji olacağı, rakiplerden daha çok mücadele edebildiğimizde etkimizin artacağı biliniyordu. Ancak ne yazık ki dün Sırbistan karşısında, onlar kadar enerji koymaya halimiz yoktu.

Bir gün önce hedef maçlardan birisi olarak seçtiğimiz Almanya karşısında neredeyse karşılaşmanın tamamını aynı beşle oynayınca, bugünkü düşüş kaçınılmazdı. Almanya maçını oynarken, ‘Sırbistan’a kaybetsek bile fazla yara almayız’ düşüncesi vardı ama İtalya’nın İspanya’yı devirmesi işleri karıştırdı, bu maçın önemini artırdı. Yani sözün özü; evdeki hesap, çarşıya uymadı!

Sırbistan bir anda kazanılması gereken maçlardan birisi olmuştu ama Almanya karşısındaki beş çok yorulmuştu. Bir önceki gün 30 dakika üzeri oynayanlardan bir tek Cedi direniyor, belki de gençliğinin avantajını kullanıyordu. Ancak ne Sinan, ne Semih, ne Ersan, ne de Ali beklentileri karşıladı, kenar katkısı yine çok aşağılardaydı. Özellikle yapılan top kayıpları, vücut yorgunken, zihinlerin de yorulduğunu hatırlattı! İlk yarıdaki 9 top kaybı oldukça fazlaydı...

Sırbistan

Yazının Devamı

12 Bayrak Adam

9 Eylül 2015

Ay-yıldızlı ekibimiz, Avrupa Şampiyonası’nda İtalya’dan sonra ikinci hedef maçını da kazanmayı başardı. Ev sahibi Almanya’yı fırtına gibi başlayıp ilk çeyrekte 20 farkı yakaladığı karşılaşmada yıkan 12 Dev Adam, B Grubu’nda 3’te 2 yaptı, ikinci tura çok yaklaştı.

Avrupa Basketbol Şampiyonası’nın 3. maçında Almanya ile karşılaşan Türkiye, Berlin’de oynanan maçta rakibini 80-75 ile devirdi. İtalya maçının hemen ardından bu maçı düşünmeye başlamıştı zaten millilerimiz, İspanya karşılaşmasını adeta ‘pas’ geçmişti. Türkiye’den gelen üzücü haberler moralleri çok bozmuş ancak, ‘Şehitlerimiz için oynayalım’ motivasyonu etkili olmuştu.

Maçın büyük bölümünü 5 kişi oynadı, Göksenin, Melih, Furkan Aldemir’den sınırlı katkı aldı ama yine de ayakta kaldı 12 Dev Adam. Karar vermek, motive olmak böyle bir şey işte.

Maçın başında kusursuz bir fırtına vardı sahada. Kaptan Sinan’a ayrı bir paragraf açmalı başlangıç dakikalarında. Rakip skorer Schröder’e göz açtırmazken, 2 üçlüğü, 2 asisti ile fark yarattı sahada. Semih boyalı alan bugün benim mesajını hemen verirken, Ersan’ın Nowitzki savunması da harikaydı. Savunmadan beslenen Türkiye, tam saha baskıdan sonuç alıp Almanya’yı hataya

Yazının Devamı

Mücadeleye devam

7 Eylül 2015

Almanya karşısında sonuç ne olur bilmiyorum ama herkes terinin son damlasını akıtarak o salonu terketmeli...

Maalesef İtalya karşısında alınan galibiyetin ardından herkes hedef maç olarak gözüken Almanya maçına odaklanmıştı. Ne yazık ki aynı hatayı oyuncularımız da yapmış; oysa ki henüz oynanması gereken bir İspanya karşılaşması vardı.

İspanya karşısında alınacak bir yenilgi kabul edilebilirdi ama sonuç bu denli moral bozucu olmasaydı! İtalya karşısındaki galibiyetin ardından bundan sonraki rakiplerin sertliklerinin daha fazla olacağının altını çizmiştik. Ne yazık ki bunu bir de yaşayarak görmüş olduk.

İlk gün Sırbistan’a kaybeden İspanya’nın sahaya çok daha hırslı çıkacağı ortadayken, bu denli yumuşak başlangıç garipti. İspanya da ilk gün atamadığı şutları, müthiş bir yüzde ile potamızdan geçirince iş erken bitti. Özellikle Mirotic’in maç başında attıkları çok önemliydi. Çünkü uzundan gelen şutlar nedeniyle boyalı alana gidemeyen yardımlar, Gasol’ün varlığıyla birleşince savunma hem içeriden hem dışarıdan delindi, fark da her dakika biraz daha yükseldi.

Doğuş’un eksikliğinin ne kadar önemli olduğu da dün bir kez daha gözler önüne serildi. Çünkü savunma ile beslenmesi

Yazının Devamı

Tarih dersi

6 Eylül 2015

Kadromuz eksikti, jenarasyon yeniydi... Ancak onlara boşuna ‘Dev Adamlar’ denmedi. Sinan, Ersan, Ali, Semih... Hepsi mükemmeldi. Ergin Ataman ve öğrencileri İtalya karşısında tarihimizdeki ilk galibiyeti elde etti, Avrupa Basketbol Şampiyonası’na muhteşem bir zaferle girdi.

Avrupa Basketbol Şampiyonası’ndaki ilk maçında İtalya ile karşılaşan A Milli Basketbol Takımımız, rakibini 89-87 ile geçerken, Çizme’ye karşı tarihimizdeki ilk resmi galibiyeti aldı, göğsümüzü kabarttı.

Maça hücumda muhteşem başladı 12 Dev Adam. Sinan ile Ali (Dixon) rakip boyalı alana yaptığı her koşuda birşeyler üretti. Onlar savunmayı dağıtınca, Ersan ile Semih’in de devreye girmesi zor olmadı, ilk çeyrekte 26-13’lük avantaj yakalandı. Sinan’ın 7, Ali’nin 4 asistle devreyi bitirmesi, İtalya karşısına ne kadar iyi hazırlanarak çıktığımızın kanıtıydı.

Sinan ve Melih’ten gelen basketlerle 14. dakikada 40 sayıya ulaşıp, farkı da 16’ya çıkardı millilerimiz. Ancak Ersan’ın ikisi rakip potada 3 faule ulaşması, maçın geri kalanının bu kadar kolay olmayacağı mesajıydı.

Cedi’yi 4 numarada kullandı Ergin Ataman uzun süre, bu da özellikle Galinarri’nin başımıza bela olmasını sağladı. Rakibin NBA yıldızı,

Yazının Devamı

Gençlik marşı

6 Temmuz 2015

Türkiye’ye iki kez Avrupa Şampiyonluğu yaşatan ‘Altın jenerasyon’ Dünya Şampiyonası’nı da boş geçmedi. Yunanistan’ı, Furkan’ın 28 sayıyla devleştiği maçta üstün bir oyunla yenen 19 Yaş Altı Milli Takımı bronz madalyaya ulaştı.

19 Yaş Altı Milli Takım, Yunanistan’ın Girit Adası’nda düzenlenen Dünya Şampiyonası’nın üçüncülük maçında ev sahibi ile karşılaştı, rakibini 80-71 yenerek bronz madalya kazandı.

Türk Basketbolu’nun altın jenerasyonu olarak kabul edilen Genç Milli Takım, yarı finalde Hırvatistan karşısında aldığı ağır yenilgiye rağmen sahaya büyük bir güvenle çıkmayı başardı. Coach Ömer Uğurata’nın öğrencilerini mental olarak da maça iyi hazırlamasının etkisi de hemen kendisini gösterdi. İlk çeyreği 16-16 biten maçta, ev sahibinin yıldızı Charalampopoulos’un da sakatlanarak oyuna devam edememesini fırsata çeviren millilerimiz, ikinci çeyrekte kontrolü ele aldı ve boyalı alandan ürettiği sayılarla devre sonunda 36-31 öne geçmeyi başardı.

Furkan müthişti

Yarı finalde ABD karşısında yorulan Yunanistan’a karşı savunmadaki sertlik sonuç verdi, ev sahibi 5 dakika potayı göremezken, Türkiye farkı 15 sayıya yükseltti. 4. çeyreğe kadar sadece 1 üç sayı isabeti bulunan

Yazının Devamı

Teselli gerek!

5 Temmuz 2015

19 Yaş Altı Milli Basketbol Takımı, geçtiğimiz yıl Avrupa Şampiyonası’nda yendiği Hırvatistan’a, Dünya Şampiyonası yarı finalinde direnemedi, maçtan erken kopup, farklı yenildi. Ay-yıldızlı ekip bugün kazanıp, bronz madalyayla teselli arayacak.

Türk Basketbolu’nun altın jenerasyonu olarak değerlendirilen ve katıldığı turnuvalarda madalyayı alışkanlık haline getiren 19 Yaş Altı Milli Basketbol Takımı, Dünya Şampiyonası yarı finalinde Hırvatistan’a 91-56 yenildi. Geçtiğimiz yıl Konya’da Avrupa Şampiyonası yarı finalinde yendiği Hırvatlar karşısında maça çok kötü başlayan ve özellikle Arapovic’i boyalı alanda bir türlü durduramayan milliler, 20-8’de 12 farklı geriye düştüğü ilk periyodu 22-12 mağlup bitirdi.

Savunmayı aşamadık

Rakibin boyalı alandaki üstünlüğüne karşı koyamayan, dışarıdadan da çok kötü bir yüzde ile şut attığı için savunmayı bir türlü aşamayan milliler, Mehmet Ademoğlu’nun girişiyle biraz kıpırdansa da, bu kez Zubac sahne aldı, yüzde 65 iki sayı isabetiyle oynayan Hırvatlar, 44-28 ile ilk yarıyı da 16 farklı önde kapadı.

İkinci yarıya tam saha presle başlayan ve ardından alan savunmasıyla rakibin hızını kesmeye çalışan milliler, Hırvatlar’ın üçlüklerine

Yazının Devamı

Vizeyi aldık

28 Haziran 2015

Potanın Perileri, kazanan takımın olimpiyat elemelerine katılma hakkı kazanacağı mücadelede Rusya’yı devirdi, Romanya-Macaristan ortaklığıyla düzenlenen Avrupa Şampiyonası’nı 5. sırada tamamlayarak, muradına erdi.

A Milli Kadın Basketbol Takımı, 5.’lik maçında Rusya’yı uzatma sonunda 68-66 yendi, Olimpiyat elemeleri vizesini elde etti.

Rusya karşısında bizi maçta tutacak etkenler belliydi. Rakibin boyalı alandaki yumuşak savunmasına atak etmek, ribauntlarda hakimiyeti bırakmamak ve savunmada da Prince’in ikili oyunlarına önlem almak. İlk yarıda ribauntlar dışında istediğimizi tam anlamıyla yapamadık, özellikle hücumda çok durağan kalıp, rakibin alan savunmasındaki etkisini artırdık. Hele ilk çeyrekte 7 top kaybı yapıp, rakibe bol bol hücum ribauntu vermemiz en kötü senaryoydu ama o dönemi iyi atlattık.

Birsel ve Işıl farkı

Devreyi 5 farklı geride kapadıktan sonra 2. yarının başındaki kıpırdanmada, kısaların devreye girişlerinin rolü vardı. Birsel ile Işıl devreye girince takım çok rahatlıyor. Bu iki tecrübeli guardın alan savunmasının ortasına yaptığı koşular sonundaki servisleri, hücumu çeşitlendirdi, zaten uzunlarından her maç benzer katkılar alan Potanın Perileri,

Yazının Devamı