Verda Özer

Verda Özer

verdaozer@gmail.com

Tüm Yazıları

Türk toplumunun tam yarısı kadın. Ama kadınlar o kadar geride bırakılmış durumda ki toplum da yarım. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü tam da geride bırakırken, veriler maalesef bunu ortaya koyuyor.

***

Öncelikle, Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) 2020 Cinsiyet Eşitliği Raporu raporunda Türkiye 150 ülke içinde 130. sırada. Kadir Has Üniversitesi’nin 7 yıldır Kadınlar Günü’nden hemen sonra yayımladığı anket de Türkiye genelinde kadınların hal-i pürmelalini ortaya koyuyor.

Şiddet

Yayımladıkları son ankete göre, Türk kadınının en büyük sorunu şiddet. Hem de yüzde 68 oranıyla. 2. sırada işsizlik, 3. sırada eğitimsizlik geliyor.

Haberin Devamı

Şiddeti 1 numaralı sorun olarak görenler maalesef yıldan yıla giderek artıyor. Bunun sebebi de belli ki şiddet gören kadınlardaki artış. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın geçen yılki verilerine göre, Türkiye genelinde kadınların yüzde 55’i şiddet gördüğünü söylüyor. Bu arada sanıldığı gibi sadece eğitim düzeyi düşük kadınlar değil, eğitim düzeyi yüksek her 10 kadından 3’ü de eşinin şiddetine maruz kalıyor. Kadın cinayetleri de artışta.

İşsizlik de çok ciddi bir sorun. Ankete katılan kadınların yüzde 46’sı bugüne kadar hiç çalışmadığını söylemiş. Türkiye’de bugün her 4 kadından 3’ü çalışmıyor. İş yaşamından ayrılmalarının en önemli sebebi ise, “evlilik ve ev işi sorumlulukları.”

Genç kızların ve kadınların akşam tek başına sokakta olmasından duyulan çekince de göze çarpıyor. 18 yaş altı kız çocuklarının akşam 19.00 sonrası, yetişkin kadınların da 21.00 sonrası sokakta tek başına olmasını (kadınların ve erkeklerin) yüzde 32’si güvenli görmüyor.

Futbol üzerinden eğitim

Türk kadınının bu içler acısı durumuna karşı en güçlü panzehir ise ne biliyor musunuz? Kadınların sahaya çıkmasını sağlamak. Bildiğiniz spor sahasından bahsediyorum. Özellikle de futbol.

Futbol dünya üzerinde, hele ki Türkiye’de en çok sevilen ve en çok yayılmış olan spor dalı. Tam da bu yüzden onun üzerinden kadınları görünür kılmak çok önemli. Kalıpları futbol sahasında kırarsanız, hayat sahasında da kırmış oluyorsunuz. Bunun en somut örneği de aslında ABD’de yaşanmış. Daha önce de yazmıştım: ABD’de 1972’de çıkarılan “Title IX” yasası, tüm eğitim kurumlarında kız ve erkek öğrencilere eşit fırsat sunmayı zorunlu hale getirmiş. Yani okullarda verilen spor burslarını kızlar ve erkekler arasında yüzde 50-50 bölüştürülmesini mecburi kılmış.

Haberin Devamı

Sonra ne olmuş biliyor musunuz? Bu yasadan önce liselerde öğrenim gören kız öğrenci sayısı 290 bin iken, 1978’de tam 2 milyona ulaşmış! Aynı şekilde, 1971’de 32 bin olan kız sporcu sayısı, 1977 yılında 64 bini geçmiş! Şu an ise bu sayı 200 binden fazla. Gördüğünüz gibi tek bir yasayla spora ve böylelikle eğitime cinsiyet eşitliği getirince, bir anda o kız çocuklarını topluma kazandırmış oluyorsunuz.

***

“Aslında burada mesele futbol değil, onun çok ötesinde. Mesele, futbol üzerinden kalıpları kırmak, duvarları yıkmak” diyor Kızlar Sahada’nın kurucusu Melis Abacıoğlu. “Çünkü bir kadın futbol sahasında olunca, aslında hayat sahasında oluyor” diye devam ediyor.

Haberin Devamı

2013’te kurulan Kızlar Sahada o zamandan beri tüm Anadolu’da 6447 kadın oyuncu, 33 kadın antrenör ve 21 kadın hakem sahaya çıkmış. Bu da şu demek: Bu kadar sayıda kız çocuğunun “Ben futbol oynayamam ki”, “Ben erkekler gibi antrenmana gelemem ki” ön yargıları kırılmış. Kendilerine öz güvenleri gelmiş. O aileler de kız çocuklarına inanmış.

Üç Büyükler

Şükür ki, son günlerde güzel gelişmeler oluyor kadın futbolunda. Tam 8 Mart Kadınlar Günü’nde Turkcell, kadın futbolunun gelişimine destek olmak için Kadınlar 1. Futbol Ligi’nin isim sponsoru oldu. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ile Turkcell arasında imzalanan bu anlaşma, Türkiye’de bir ilk.

Ki TFF Başkanı Nihat Özdemir’in kadın futbolunu güçlendirmek için ne kadar istekli olduğuna bizzat şahit olmuştum. Kendisiyle ekim ayında yaptığımız toplantıda “Üç Büyükler”e kadın futbolu için çağrıda bulunma sözü vermişti. Zira aralarında tek kadın futbol takımı olan Beşiktaş. Ancak maalesef o da takımını 1. Lig stadyumunda oynatmıyor.

Bununla birlikte, pandemi sadece kadın futbolunu vurmuş görünüyor. Erkeklerde bu sezon dört seviyede (Süper Lig, TFF 1. Lig, 2. Lig, 3. Lig) oynanıyorken, kadın futbolu hiçbir lig düzeyinde başlatılmamış durumda. Asıl sebebi de, kulüplerin maddi sıkıntısı.

***

Kısacası, kadınların hayat sahasında yaşadıkları adaletsizlikleri engellemenin yolu, futbol sahasında adaleti sağlamaktan geçiyor. Tam da bu yüzden, hadi artık Üç Büyükler, büyüklüğünüzü bir zahmet gösterin.