Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Merkez Bankası'nda yalnız başkan değil, kilit kadro da değişiyor. Bu değişim, belki de tesadüfen Maliye Bakanı Unakıtan hakkındaki iddiaların yoğunlaştığı bir döneme rastlıyor. Tam o sırada, eski kurtarıcımız Derviş arzı endam ettiler. Bilineni tekrarlayıp"Cari açık önemlidir" dediler. Asker ile iktidarın arası artık ciddi biçimde açılıyor. Asker, bilinçli veya bilinçsiz, kabul edilemeyecek bir muameleye layık görülüyor. Ağar, karların erimesiyle birlikte terör olaylarının artabileceğini söyledi. Borsa, bütün bu gelişmeleri ciddi bir düşüşle karşıladı. Döviz, uzun süredir ilk kez yükselmeye başladı. Merkez Bankası Başkanı değişiyor. Merkez Bankası Başkanı'yla birlikte bankadaki kilit kadronun değişmesi, para politikasını etkileyebilecek sonuçlar doğurabilir. Hükümetin Merkez Bankası'na istemeyerek yanlış bir atama yapma olasılığı var. Uluslararası deneyimi olan birkaç arkadaşın ismi başkanlık için geçiyor. Çiller de zamanında bir hata yapmış ve Bülent Gültekin'i başkan olarak atamıştı. Aslında, özelliklerine bakıldığında Gültekin, başkanlık için iyi bir adaydı. Kriz çıkmasaydı, yine de idare ederdi. Ama, kriz çıktı. Tam krizin ortasında, Gültekin'i kimseyle konuşmaz, kitaplara boğulmuş, krizi kitaptan okuyacağı bir formülle çözmeye çalışır bulmuştuk. Şimdi de benzer bir manzarayla karşılaşılabilir. Üstelik, Ankara'nın bürokratik oyunları meşhurdur. Bankadan ayrılacak olan arkadaşlardan bazılarının bilgilerin bir bölümünü yanlarında götürme olasılıkları var. Tanımadığı, yeni bir yöneticiyle karşılaşan bürokrasi de, "bilgi gizleme" oyununa başlayabilir. İşte tam bu dönemde, dövizde yavaş da olsa bir kıpırdama başlarsa, ne yapacağını bilemeyen bir Merkez Bankası yönetimi, ateşe körükle gidebilir. Hükümet de beklemediği bir yerden yumruk alır. Kilit kadro önemli Kim bilir, belki Derviş bile Merkez Bankası Başkanlığı'na adaydır. Diğer bir olasılık da tam başkanın değişme döneminde, bilinen "cari açık sorunu"nu gündeme getirip ortamı germe ihtiyacı hissetmiş olmasıdır. Üstelik, bu endişesini hükümetle değil, kamuoyuyla paylaşmayı tercih etmiş, "bir karıştıran" rolünü, iyi bir zamanlamayla yeniden üstlenmiştir.Başbakan, Merkez Bankası politikalarının kesinlikle değişmeyeceğini, uygulanan politikaların hükümet politikası olduğunu ve atanacak yeni başkanın da aynı politikalara devam edeceğini açıklamalıdır. Başkanın atanmasında acele edilmemeli, bir süre "vekil"le idare edilmelidir. Bu taktik, genel teamüldür ve başarılı olacaktır. Ancak, mayıs sonuna kadar atama yapılmalıdır. Yeni Merkez Bankası Başkanı, sistemi bilen kişiler arasından en liyakatlisinin atanmasıyla gerçekleştirilmelidir.Bugünlerde, küçük de olsa, bir döviz müdahalesi gerekebilir. Döviz fiyatlarında ani yükselişlere müsaade edilmemeli, yükselme yumuşak bir geçişle sağlanmalıdır. Merkez Bankası'nın bunu gerçekleştirecek gücü vardır. ytoruner@milliyet.com.tr Derviş aday mı?