Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Maliye Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı’nın en son Faaliyet Raporu’nu okuyorum. “Misyonumuz”, adalet, tarafsızlık ve verimlilik ilkeleri çerçevesinde vergi toplamaktır, diyor.
İdarenin “vizyon”u olarak da ekonomik yapı ve aktiviteyi geliştirmek, küresel boyutta öncü ve örnek olmak; ifadeleri var. “Temel değerler” arasında, güvenirlilik, adalet, tarafsızlık, sorumluluk bilincinde ve çözüm odaklı olmak gibi değerler yer alıyor.
Gelir İdaresi Başkanlığı, tüm 2008 yılı vergi incelemeleri sırasında 4.692.368.482 TL tutarında vergi tarh etmiş. Geçen yıl 113.073 rapor yazılarak Türkiye çapında bu kadar vergi toplanabilmiş.
Geçen yıl 113.073 rapor yazılarak tarh edilen vergi toplamı kadar, Aydın Doğan’a vergi tarh edilmeye çalışılıyor.

Haberin Devamı

Toplamın dört katı ceza
2008 yılındaki vergi incelemeleri sonucunda bulunan Kurumlar Vergisi matrah farkları üzerinden tarh edilen vergi 1.377.186.046’dır. Görüldüğü gibi, 2008 yılında, Türkiye genelinde tarh edilen tüm Kurumlar Vergisi’nin yaklaşık 4 katı Aydın Doğan’a tarh edilmeye çalışılıyor. 2008 yılı için, 640.679 faal kurumlar vergisi mükellefi sayısı var. Aydın Doğan, bunlardan birisi sadece.
Gelir İdaresi Başkanlığı’nın raporuna göre, 2008 yılı sonunda, Türkiye çapında 45.675.245 mükellef olması gerekirken, bunlardan sadece 4.035.013’ü faal durumda. Geçen yıl 8.755.688 mükellef, vergi idaresini terk etmiş; yani, vergi vermekten vazgeçmiş.
Kısacası, Maliye, mükelleflerin ancak onda birinden vergi toplayabiliyor. Vergi mükelleflerinin yaklaşık 2 katı kadar vergi idaresini terk eden var.
Tabii, bu terkler arasında, ölenler, vs’de bulunuyor. Ancak, sonuçta, her seferinde, “kümesteki kazlar” yolunuyor. Anlaşılan, Aydın Doğan’a yolunacak kazların en büyüğü gözüyle bakılıyor. Ama, bu gidişle, kümeste “yolunacak kaz” kalmayacak.

Misyondan tavizdir bu
Aydın Doğan bu şekilde köşeye sıkıştırılarak, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın “misyonları”ndan adalet, tarafsızlık ve verimlilik; “vizyonları”ndan da ekonomiyi geliştirmek ve küresel boyutta örnek olmak prensiplerinden ciddi biçimde taviz veriliyor.
Güvenilirlik, adalet, tarafsızlık, sorumluluk bilinci ve çözüm odaklılık gibi “temel değerler” de sorgulanmak zorunda.
Bütün bu rakamlardan sonra, sizce, Aydın Doğan’a yapılanlar;
- Adaletli mi?
- Tarafsız mı?
- İşletmedeki verimliliği artırıyor mu?
- İşadamlarının, Vergi İdaresi’ne olan güvenlerini yükseltiyor mu?
- Türk ve yabancı sermaye sahiplerini, ülkemizde yatırım yapmaya özendiriyor mu?
Vergi İdaremiz, bu yaptıklarıyla;
- Küresel boyutta örnek olabiliyor mu?
- Güvenilir olma prensibini sürdürebilir mi?
- Sorumluluk bilinciyle davranabilmiş midir?
- Çözüm odaklı olmaktan çok uzaklaşmış değil mi?
- Kimleri kıs kıs güldürüyor?