Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Çözüm Amerikan karşıtlığıyla bilinen Venezuela Cumhurbaşkanı Hugo Chavez, geçen yıl, IMF ve Dünya Bankası'nın yerini doldurmak üzere, "Bank of South (Güneyin Bankası)" adıyla yeni bir yapılanma oluşturulmasını teklif etti. Önceleri fazla taraftar bulamayan bu proje, şimdi Brezilya, Arjantin, Bolivya, Ekvador, Uruguay ve Paraguay tarafından kabul edildi. Yaklaşık 6 hafta önce ise İsrail ve Mısır'ın ardından en yüksek Amerikan yardımı alan ve Bush destekçisi olduğu bilinen Kolombiya da yeni yapılanmaya destek verdi. Gelişmekte olan ülkeler, IMF ve Dünya Bankası'nın, zengin ülkelerin çıkarını koruyan kurumlar olduğunu dile getirmeye başladı. Özellikle, IMF reçetelerinin tamamen çöktüğü Güney Amerika ülkelerinde bu görüş açıkça tartışılıyor. Yaklaşık bir ay önce, ABD ile bir sorunu olmadığı bilinen Brezilya'nın Cumhurbaşkanı Lula da Silva, Kongo ziyaretinde konuyu gündeme getirip, "Şimdi uyanma zamanı" dedi. Şili Cumhurbaşkanı Michele Bachelet de aynı fikirde. Venezuela, Ekvador, Bolivya cumhurbaşkanları da sık sık bu konuyu dillendiriyorlar. Arjantin yönetimi de zaman zaman soruna değiniyor. "Bank of South" 5 Aralık'ta resmen kuruluyor. Bu oluşum, Güney Amerika ülkelerinin Avrupa Birliği benzeri bir yapıya doğru gitmesi olasılığını da içinde barındırıyor. "Güneyin Bankası", üyelerine verdiği borç karşılığında, onların ekonomik ve politik kararlarına karışmayacak. Başlangıç sermayesi, 7 milyar dolar olacak olan bankada her ülkenin birer oyu bulunacak.IMF'de ABD'nin resmi veto hakkı var ve yönetimi aslında ABD tarafından yapılıyor. Şimdiye kadar, ABD'nin isteklerine karşı çıkan kimse de olmadı. Bu kurumların yöneticileri, ABD ve Avrupa vatandaşları arasından seçilip tüm dünya ekonomilerini yönetmeye soyunuyorlar. Her ülkeye önerilen "genel reçete"nin hangi yöntemlerle hazırlandığı da açıklanmıyor. Geçen yıllarda, Arjantin, Brezilya, Ekvador, Bolivya, Uruguay ve Venezuela'da IMF reçeteleri çöktü.Bu önemli sorunu, Aygül Özkaragöz'ün gönderdiği ileti üzerine gündeme getirdim. Washington'daki Center for Economic and Policy Research'ün direktörlerinden Mark Weisbrot'un Alternet'deki makalesinden faydalandım. Sorunu daha önce de dile getirmiştim. Yaklaşık bir hafta sonra "Bank of South"un faaliyetine başlayacak olması, konuyu yeniden gündeme taşıyor.IMF'in, Türkiye'nin yalnız ekonomi politikasına değil, siyasetine de ilgi duyduğunu biliyorum. Gerek Tansu Çiller ve gerekse Bülent Ecevit döneminde, IMF'in politik tercihleri oldu. Hangi bankalara el konulacağının bile, IMF tarafından dikte edildiğini biliyoruz. Ekonomi yönetimindeki üst düzey atamalarda bile IMF'in görüşü alınıyordu. 2001 krizi, yanlış IMF politikaları nedeniyle çıktı. Şimdiki yönetime olan IMF desteğini tarih değerlendirecek.İşin kötüsü, IMF reçeteleri yerine "reçete" üretecek bir kurumsallaşmayı bile hâlâ beceremedik. ytoruner@milliyet.com.tr ABD'ye karşı çıkan olmadı