Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Borsanın özelleştirilmesi ve KOBİ borsaları kurulması. İş yapmış gibi görünmek için geliştirilmiş iki proje. Borsanın nasıl özelleştirileceğini belirlemek için yabancı bir danışman tutuldu. Danışman (her zaman olduğu gibi), özelleştirmenin nasıl yapılacağını anlatırken herkesin bildiği şeyleri söyleyecek. Herkesin bildiği şeyleri söylemek için para alacak. Bu süre zarfında da, özelleştirmenin gereksiz olduğunu zaten bilen ama hükümet istiyor diye eli kolu bağlanmış bulunan yönetim, biraz daha zaman kazanmış olacak. Muhtemelen işi yönetmek üzere de bir "steering commitee" kurulmasına karar verilecek. Bu komite, 27 hafta boyunca her hafta toplanacak. Maksat, zaman kazanmak. Sonunda, borsanın özelleştirilmesi ile bir şey kazanılmayacağı anlaşılıp, vazgeçilecek. Ya da, borsa aracılara satılıp, "özelleştirdik" denilecek.
SPK Başkanı açıkladı: KOBİ Borsası geliyor. Özel sektör kimliğinde, piyasa aktörlerinin ortaklığında, elektronik ortamda tek merkezden yönetilen ama yerel bağlantılı, halka açılma şartları esnek tutulan bir borsa kurulacak. Açıklama vurucu. Güzel de, yeni bir borsa kurmaya gerek yok. İMKB bu işi bal gibi yapabilir. Hem daha ucuza gelir hem de yeni bir bürokratik yapı yaratılmaz. Ama, olmaz. Bir şeyler yapıyor görünmek lazım.
Tabii, ilk iş olarak toplantılar düzenlenmeye başlandı. Bankalar, aracı kurumlar, oda ve borsalar toplantıya çağrıldı. Amaç, "onlara da soruldu" denmesini sağlamak. Öyle ya, kurumun adı "Odalar ve Borsalar Birliği". Şimdiye kadar bir şey sorulmamış olsa da, adında "borsa" olan bir kuruma KOBİ borsasını sormak lazım.
Odayı anladık da, bu birlik hangi borsayı kurmuş ve çalıştırmış? Belli değil. Gerçi, Anadolu'da bazı yerel borsalar var. Örneğin, Afyon "Yumurta Borsası". Köylü buralara günlük yumurta getirir satar. Yolu bozuk olduğu için yumurtaların üçte biri yolda kırılır. "Borsalar Birliği" adı, bu tip zahire borsaları için kullanılmış. Artık, modern dünyada bunların geçerliliği yok. Üstelik, SPK bu yerel borsalarla hiç ilgilenmedi; yerlerini bile bilmez. İlgilenmesi de gereksizdi. Çünkü, bunlar "Sermaye Piyasası"na dahil borsalar değil. Ama, SPK bu kez "bankalar, aracı kurumlar, oda ve borsalar bu sistemin içinde olacak" diyor. Bu da, zaman kazanmak için iyi bir manevra.
Sayın ilgililer:
a) Sermaye piyasası ve borsaları malın değil, sermayenin olduğu yerde kurulurlar. Üstelik bu borsalarda, sadece hisse değil, mal da satılabilir.
b) Mal değiş tokuşunun yapıldığı yerlere ister borsa, ister pazar adını koyun, buralarda sermaye alışverişi olmaz. Güneş Taner de bir zamanlar toptancı halleri kurarak piyasalaşmayı geliştireceğini söylemişti. Olmadı.
c) SPK başkanlarını, borsa başkanlarını fazla sıkıştırmayın. Onlar inanın, ellerinden gelenin en iyisini yapıyorlar. Onları daha çok iş yapmaya veya yapıyor görünmeye zorlamayın. Zorlarsanız, kuyuya düşen taşı çıkaramazsınız.
d) KOBİ hisselerinin satılacağı piyasayı İMKB'de kurun. Bunların ürettiği mallar için de yine İMKB'de bir mal piyasası kurun. İşi bitirin.
Çok istiyorsanız, size 2.5 ay ücretsiz danışmanlık bile yaparım. Yeter ki, sistemi sulandırmayın!