Çözüm Japonya halkının sağlık harcamaları için yaptıkları katkılar, karşılaştırmalı olarak diğer gelişmiş ülkelerin altında tutuluyor.Japon halkının dengeli beslenmesi için her türlü tedbir alınıyor. İlaç seçimi ve aşılama son derece dikkatli yapılıyor. Japonya'da 127 milyon kişi yaşıyor. Japonlar en uzun yaşama sahip olmalarına rağmen, kişi başına düşen sağlık harcaması bakımından dünyada 18. sırada yer alıyorlar. Uzun yaşamalarının sırlarından biri, geleneksel olarak çok az koyu renk et (sığır, domuz) yemeleri olarak gösteriliyor. Japonlar, 1980 yılında yüzde 61.5 karbonhidrat, yüzde 14.9 protein ve yüzde 23.6 yağ tüketirlerken, Amerikalılar 1997'de 51.1 karbonhidrat, yüzde 12.6 protein ve yüzde 36.3 yağ tüketiyorlardı. Japonların uzun yaşamalarının, fakat en önemlisi, bu uzun yaşam sürelerini sağlıklı geçirmelerinin en önemli nedeni olarak "Japon sağlık sistemi" gösteriliyor: Ülkede hastane ve doktor ofisi açılması, küçük kısıtlamalarla tamamen serbest. Japonlar, ülkenin her yerinde sağlık karnelerini göstererek belli bir katkı payı ödemeleri şartıyla istedikleri doktor veya hastaneye gidebiliyorlar. İngiltere ve Almanya'nın aksine, bir "aile doktoru" uygulaması yok. Ancak, Japon hükümetinin gereksiz tedavi yapılmaması ve aşırı harcamaya gidilmemesi için yoğun tedbiri bulunuyor. Bir Japon, temel olarak sağlık masraflarının yüzde 30'unu kendisi ödüyor. Ancak bazı yüksek masraflı tedavilerde, ödediği bu paranın, yüzde 70'ine kadar bir bölümünü geri alabiliyor.Japonya'da tüm ilaç fiyatları yılda bir kez tamamen gözden geçirilip yeniden belirleniyor. 1967 yılından beri, eşdeğer ilaç üretimine önem veriliyor. Son yıllarda ise, eşdeğer ilaçları teşvik etmek amacıyla, bir seri tedbir alındı. Bunlar arasında, doktorların "eşdeğer ilaç yazdıkları reçete başına 20 yen ödenmesi" uygulaması var. Yine, geçen yıl eczanelere sattıkları her eşdeğer ilaç için 120 yen ödenmeye başlandı. Bizim de benzer tedbirler almamız gerekiyor. Eşdeğer ilacı teşvik ediyorlar "Journal Of Generic Medicines" dergisinin belirlemelerine göre, 2004'te AB'de ele geçirilen kaçak ilaçlar dahil sahte malların üretildiği ülkeler arasında Türkiye 4. sırada yer alıyor. İlk 3 sırada, Çin, Tayland ve Hong Kong bulunuyor. Türkiye'nin ardından ise ABD geliyor. Bu istatistik bile ülkemizde yalnız ilaç değil, her türlü mal üretiminin yeterince kontrol edilemediğini gösteriyor. Çin ve ABD ekonomilerinin büyüklüğü göz önüne alınırsa bizim ve Tayland'ın ne durumda olduğu daha iyi anlaşılabilir.Önümüzdeki yıllarda, sosyal güvenlik harcamalarında büyük açıklarla karşılaşacağımız anlaşılıyor. Sağlık konusunda, birçok iyi şey yapıldı ama yeterli tedbir alınamadı. Kontrolsüz sağlık harcaması, ya bütçe kontrolünü yok edecek ya da kısıtlamaya gidilmesi gündeme getirilecek. Bundan sonraki hükümetin işi zor. ytoruner@milliyet.com.tr Gelecek hükümetin işi zor