Yaman Törüner

Yaman Törüner

yaman.toruner@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Çözüm Türkiye'de çalışan işgücünün yüzde 46'sı kayıtdışı durumda. Bu oran, tarım sektöründe yüzde 88'e ulaşıyor. Yani, tarımda neredeyse herkes kayıtdışı çalıştırılıyor. Kayıtdışı işçi çalıştırılarak vergi kaçırılıyor. Üstelik, kayıtdışı işçilerin hiçbir sosyal güvenliği yok. Yani, bu işçiler ne sağlık sigortasından faydalanabiliyor ne de emeklilik hakkı elde edebiliyorlar. Devletin mevsimlik işçi almasının sınırlandırılması, bu konuda atılan iyi bir adım oldu. Ama, yeterli bir sonuç elde edilemedi.Türkiye'de işveren, ödediği ücretin yüzde 43'ünü sosyal güvenlik payı olarak ödüyor. Bu yüksek oran, kayıtdışı işçi çalıştırmanın en önemli nedeni. Bu oran, ABD'de yüzde 29, Meksika'da yüzde 15, Kore'de yüzde 18 ve OECD ülkeleri ortalaması da yüzde 39. Demek ki, bu konuda da önemli bir düzenleme gerekiyor. Kayıtdışı ekonomimiz, gayri safi milli hasılamızın (GSMH) yüzde 34'üne ulaşmış vaziyette. Bu konudaki OECD ortalaması ise sadece yüzde 16. Asya ülkeleri ortalaması bile, yüzde 31. Üstelik, bu konudaki en kötü ülke olan ve GSMH'sının yüzde 54'ü kayıtdışı bulunan Tayland da bu ortalamaya dahil. Kısacası, ülkemizdeki kayıtdışı ekonomi payı hâlâ çok yüksek. "Faiz dışı fazla" konusunda başarılı bir sınav veren Maliye, maalesef bu konuda sınıfta kaldı. Türk ekonomisi, ancak kayıtdışı işçi çalıştırarak yabancılarla rekabet edebiliyor. Yüksek vergi oranları, dalgalı kurun getirdiği dengesizliğin dezavantajları ve yüksek enerji fiyatları, işvereni zorunlu olarak kayıtdışı işçi çalıştırmaya itiyor.Öte yandan, sosyal güvenlik sistemindeki açığın en yüksek olduğu ülkelerin biriyiz. 2006 yılında, bu açık GSMH'nın yüzde 4.2'si oranında. Sosyal güvenlik konusunda yapılacak olan reform, 10 yılda açığın GSMH'nın yüzde 1'ine indirilmesini öngörüyor. Bu konuda alınacak tedbirler, bütçe açığının azalmasını da sağlayacak. Ama, hastanelerin birleştirilmesi ve hastaların istedikleri hastaneye gidebilmeleri gibi tedbirler, sağlık harcamalarının neredeyse ikiye katlanmasına neden oldu. Kısacası, yapılacak çok iş var. Ancak, ne yapılması gerektiği konusunda, partilerin seçim programlarında açık seçik söylemler yok. Sosyal güvenlik açığında rekor Türkiye'de genç nüfusun artmasına rağmen, sosyal güvenlik faturasının yükseliyor olması en büyük handikap. 2003 yılı itibariyle, ülkemizde nüfusun sadece yüzde 6'sı yaşlı sayılırken, bu oran Japonya ve Almanya'da yüzde 19, OECD ülkelerinde ortalama yüzde 14. Zaten, sosyal güvenlik faturası da bu yüzden durdurulamaz biçimde yükseliyor.Bu denli yüksek kayıtdışılığın bulunduğu bir ülkeye, bu denli yabancı sermaye gelmesi bile, çok iyi. Çünkü, yabancılar kayıtdışı ve kaçak iş yapmak istemiyorlar. Bizim yapacağımız en önemli iş, bu konuda neler yapılabileceğinin beklenmeden incelenmesi.Partilerin, ekonomi kurmaylarını bir araya toplayıp seçim öncesi sadece bu konuda neler yapabileceklerini sormak gerek. Ben birisini dinledim. "Yapacaklarımızı, iktidara gelince görürsünüz" diyor. Demek ki hiçbir şey yapmayacaklar. Neyse ki o partinin barajı geçme olasılığı az. ytoruner@milliyet.com.tr Yabancılar kayıtdışı istemiyor