2 Ekim 2009 itibariyle, Merkez Bankası’nda (MB) 70.096 milyon dolar döviz rezervi ve 3.727 milyon dolar değerinde altın var. Kriz sırasında MB döviz ve altın rezervi, en çok 65. 839 milyon dolara düşmüştü. Krizde MB döviz rezerv kaybı yaşamadı.
- Bankacılık sisteminin toplam döviz mevduat hesapları, 25 Eylül 2009 itibariyle, 122. 193 milyon dolar. Kriz boyunca, küçük dalgalanma olmasına rağmen, döviz mevduat hesapları da gittikçe arttı. Üstelik, Türk Lirası mevduatlar çok daha hızlı artıyor.
- Kamu sektörü geçen yıl, 15.727 milyon dolar; bu yıl da, 7 Ekim itibariyle 9.721 milyon dolar dış borç ödedi. Bu ödemelere, Hazine’nin ve diğer kamu sektörünün ödemeleriyle MB ve IMF’ye yapılan ödemeler dahil.
- Sanıldığının aksine, Protestolu Senetler, çığ gibi büyümüyor. Ocak 2009’da 144. 585 adet senet protesto edilmişken, Temmuz 2009’da bu sayı 136. 324’e ve Ağustos 2009’da 130. 291’e düştü. Yine, tutar olarak ocak ayında 739. 2 milyar TL’lik senet protesto edilmişken, bu rakam, ağustos ayında 633. 9 milyar TL’ye düştü.
- Ülkemize gelen yatırım, krize rağmen sürüyor. 2007’de 19. 9 milyar dolar olan yabancı yatırım, 2008’in ilk 9 ayında 11. 8 milyar dolar olarak gerçekleşmişti. Ekim 2008’den sonraki bir yıl içinde gerçekleşen yabancı doğrudan yatırım miktarı, 7.8 milyar dolar oldu.
- Özel sektörün, yurtdışına yaptığı borç ödemeleri de sorun yaratmadı. 2008’in ilk 9 ayı içinde özel sektör, 23. 1 milyar dolar yurtdışından borç almışken, son bir yılda, net anlamda 3. 9 milyar dolar dışarıya borç ödemesi yapabildi. Son bir yılda, özel firmalar ve bankaların toplam dış borç geri ödemeleri net anlamda 13. 5 milyar dolar oldu.
- MB’nin faiz indirimleri sürüyor. Reel faiz oranı % 3 civarında. Bu oran, enflasyona göre, oransal olarak hâlâ yüksek ve yabancılar için cazip. 2005 - 2008 arasında ortalama % 10 olan reel faiz oranlarının % 3’e düşmesi Hazine borçlanması bakımından da çok önemli.
- 2009 yılında Gayri Safi Milli Hasıla’nın % 7’si civarında gerçekleşecek olan bütçe açığı 2010 yılından itibaren gittikçe düşerek, 2012 yılında Gayri Safi Milli Hasıla’nın % 3.2’sine gerileyecek. Bu oranın, 2002 yılında % 11. 5 olduğunu biliyoruz. Oranının bu yıl ABD’de % 13.5, İngiltere’de % 11.6 olduğunu düşünürsek, bu konuda da başarılıyız.
- Hazine’nin borç stoğunun Gayri Safi Milli Hasıla’mıza oranı 2008 yılında % 39.5 oldu ve 2009 yılında da % 47.3 civarında.
- 2005-2008 yılları arasında kredi kullanımındaki yıllık ortalama büyüme, % 32 olmuştu. Gelecek yıl, % 12 daha fazla kredi verilmesi bekleniyor.
- Bankalar, mevduatta gelecek yıl % 10 civarında büyüme bekliyorlar. Bankacılık sektörünün toplam varlıklarındaki artış, 2009 yılında bir önceki yıla göre % 6.1 daha yüksek olacak. Bankacılık sistemi toplam varlıklarının, 2010 yılında 2009 yılına göre, % 10 daha artması öngörülüyor.
- Yine bu yıl, gayrimenkul kredilerinde önceki yıla göre % 6.3 artış gerçekleşecek. 2010’daki yıllık artış ise % 15.2 olarak bekleniyor. Bankaların diğer tüketici kredileri, bu yıl önceki yıla göre % 9.9 artacak. 2010’da oranın, % 14.3 olması bekleniyor. 2008 yılında bu konudaki yıllık artış % 32.2 idi.
-Ticari kredilerde, önceki yıla göre bu yıl % 1.5 oranında düşme var. Ama gelecek yıl % 11.4 artış bekleniyor. Artış, yoğunluklu olarak Türk Lirası kredilerinde görülecek.
Bankacılık sektörümüzün güçlü olması sayesinde, gelecek yıldan başlayarak krizin etkilerinin çok daha rahat aşılması bekleniyor.